"İstanbul'da yaşayan birçok farklı kültürün insanları birbirine temas ediyorlar mı? Tarihimizde olumlu sonuçlarını gördüğümüz toplumsal birliktelik ve paylaşım, kentin doğru noktalarında tasarlanacak buluşma mekanlarında gelişebilir, hatta yeni bir boyut kazanabilir mi?" sorularına cevap ararken TEMASistanbul projesi kapsamında kentlinin içine sıkıştığı tanıdık çevresinin ötesinde İstanbul'un kamusal alanlarında bir araya gelebileceği, kendini ait hissedeceği ve bir farkındalık deneyimini yaşayabileceği temas mekanları ortaya çıktı. Temas mekanları fiziksel mekan olmaktan öte zihinsel temasın da gerçekleştiği buluşma noktalarıdır.

Yemek üzerinden bir temas gerçekleştirme fikriyle beraber, planlı ve örgütlenmiş bir eylem olan yemek kültürünü mekanla bütünleştirmek amacıyla tek bir eleman, kendi içinde örgütlenerek (katlanarak) doluluk ve boşluklarla temas mekanının strüktürünü oluşturuldu, tüm servis birimleri ise mekana eklemlenen kırmızı kapalı bir kutu içine alındı. Katlanmalar sonucu oluşan mekanda amaç kentlinin yemeklerini birlikte hazırlamaları, pişirmeleri, yemeleri sırasında zihinsel ve fiziksel bir birliktelik yakalamaları. Mekanda farklılaşan şey ise hizmet veren ve hizmet alan insan profiller. Kırmızı kutu içinde yer alan mutfak tamamen kendi dışına hizmet verirken, mekanın ortasında yer alan açık mutfak hem kendi içine hemde kendi dışına hizmet veriyor. Üretilen iki ara kotta kapalı ve açık teraslar yer alıyor.

Temas mekanının yer aldığı Bostancı, denize paralel olan minibüs, tren ve sahil yollarlarının Kadıköy-Kartal hattı arasında birbirine en çok yaklaştığı yer. Ayrıca vapur ve deniz otobüsü, Bostancı dolmuş durağıyla bir terminal gibi çalışan bu bölge tüm akışları denize dik olarak alıyor. Temas/yemek tren yolu sebebiyle geçiş yapılan alt geçitin tüm insan potansiyelinden beslenebilecek şekilde konumlandırıldı ve bu akışı oluşturan birbirine yabancı insanları buluşturmayı amaçlıyor.
İstanbul Ölçeğinde Temas Mekanları