reklam

05 Ocak 2004 Pazartesi
Ana Sayfa > Haberler

İstanbul’a 100 trilyonluk cila

Kendimi iki gündür metin şerhi hocalarına benzetiyorum. Okuduğum haberlerin çağrışımlarıyla, geçmişe ya da geleceğe göndermelerle ilgili düşüncelerimi yazmaktan kendimi alıkoymam mümkün değil.

Hürriyet'teki haber hepinizi sevindirmiştir:

‘‘Hayalindeki İstanbul'a 100 trilyonluk start.’’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin kültür başkenti saydığım İstanbul'a bu yatırımı yapması benim gibi bir İstanbulluyu tahmin edemeyeceğiniz kadar sevindirmeliydi. Ama ben bu müjdeye sevinemiyorum.

Haberi okuyunca, bu paranın büyük bir bölümünün, esas yatırımlara değil de işin cilasına harcanacağından kaygı duymaya başladım.

Elbette Beyoğlu'ndaki binaların dış cephesi güzelleşmeli, elbette İstiklal Caddesi şıklaşmalı.

Gelelim Beyoğlu'nun yan sokaklarına. Orada yıkılmakta olan binalar için ne düşünülüyor? Çoğunluğu gayrimüslimlerin mülkiyetinde olan bu evlerin sahibi/sahipleri bulunamıyor.

Kısa bir süre önce, bu bölgedeki yanan, çöken, terk edilen yapılara ilgi gösterilmediğini yazmıştım, umarım İstanbul projesinde bunlar da düşünülmüştür.

Beyoğlu bugün bir ‘‘kültür merkezi’’ hüviyeti taşıyor mu? Tam anlamıyla ‘‘evet’’ denilemez.

Alışveriş merkezlerinin, ‘‘Cafe’’lerin, eğlence mekánlarının artması ile Beyoğlu'nun gelişmesini, güzelleşmesini doğru orantılı sayan, yüzeysel anlayışa karşıyım.

Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, daha önce Sultanahmet'teki Milli Eğitim Bakanlığı'na ait binanın da kendi bakanlığına verileceğinden, bu yapının da kültür adası içinde yer alacağından söz etmişti.

Sultanahmet'i böyle bir bütün içinde hayal ederken, bu kez de ramazan ayında orda kurulan barakalar gözümün önüne geldi, projeye inancım sarsıldı.

Modern anlayıştaki projelerin, yerel müdahalelerle bozulmasını, ortalığın panayır yerine çevrilmesini nasıl önleyeceğiz?

100 trilyon verilen İstanbul'un asıl önemli eksikliklerine dair tek bir cümle yoktu bu haberde.

İstanbul'un hálá Çağdaş ya da Modern Sanatlar Müzesi yok, olacağına dair bir belirtiye de rastlanmıyor.

Türk resmini, heykelini gösterecek bir müzemiz olmadan, kimi bu çabalarımıza inandırabiliriz?

Henüz bir opera, konser salonumuz yok.

Ayazağa'daki yarım kalmış bina neredeyse çürümeye başlayacak.

Unutuldu.

Kültür başkenti mi yapacağız İstanbul'u, yoksa alışveriş merkezi mi?

Ben İstanbul'u bir kültür başkenti olarak görmek istiyorum.
Hürriyet - Doğan Hızlan

 

Aralık 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Platform

"Taklit Sorunu ve Mimarlık" tartışılıyor.

Forum'da başlayan tartışmaya şimdi katılmak için tıklayın. Tartışma 15 Ocak'da İTÜ Mimarlık Fakültesi 109 No'lu Salon'da davetli konuşmacılar ile son bulacak.

Yönetici: Aykut Köksal
Konuşmacılar:
Jale Erzen, Hasan Bülent Kahraman, Uğur Tanyeli

Lamp 83' ün katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz