Yunanistan'ın Parthenon
Mermerleri Planı

Nerdeyse ikiyüz yıllık bir hayal kırıklığından sonra Yunanistan'ın
yeni bir planı var: Tüm dünyanın gözlerinin Atina'nın üzerinde olacağı
2004 Yaz Olimpiyatları'nı -- bir zamanlar Parthenon'u süsleyen heykelleri
geri almak için -- İngiltere'ye baskı yapmakta kullanmak.
İngiltere'ye ait olduğunu söyleyenlere göre Elgin Mermerleri (1806 yılında Osmanlı Türkleri'nden
elde ettmişler) ve çalınmış olduklarını söyleyenlere göre
Parthenon Mermerleri, dünyada en çok paylaşılamayan sanat eseri haline
geldi. Fakat şimdiye kadar yapılan, tüm diplomasiye rağmen Atina'ya geri
getirilmelerinde başarılı olunamadı. İngiliz yetkililerin mermerlerden
neden vazgeçmedikleriyle ilgili öne sürdükleri birçok nedenden biri de
Yunanistan'ın uygun bir müzesi olmaması.
Bu nedenle Yunan Hükümeti'nin sponsorluğunda uluslararası bir yarışma düzenlendi
ve ünlü New York'lu mimar Bernard Tschumi, Akropolis'in ayakları altında
yeni bir müze inşa etmek üzere seçildi. Olimpiyatların başlamasıyla dünyadaki
tüm televizyonlar yeni müzenin fotoğrafını yayınlayacak ve Yunanistan'ın
kayıp ikonlarının muzaffer geri dönüşünü anons edecek. Mermerler geri
verilmemiş olursa bina İngiltere'nin uzlaşmazlığına karşı parıldayan
bir sitem olarak duracak.
Fakat tartışmayı yatıştırma niyetindeki yapının kendisi bir tartışma
konusu haline geldi. Bazı eleştiriler tasarımın yerleşimle çatıştığı
yönünde, bazıları ise arkeolojik bölgeyi tehlikeye attığını iddia ediyor.
Ve belki de en umut kırıcı olanı Olimpiyatlara yetişemeyeceği iddiası. Tüm
hayatı boyunca çalışıp da olimpiyata bir hafta kala bileğini burkan bir
atlet gibi Yeni Akropolis Müzesi de bir izlenim bırakmak için en iyi şansını
kaçırabilir. Auğustos'un 13'ünde Olimpiyat Meşalesi yandığında müze
Atinalılarda zaten çok olan bir şey gibi görünebilir: Dev bir hafriyat.
2.500 yıldan fazla bir zaman önce oyulan mermerler, yüzlerce Atinalı'nın
Akropolis'e giden geçit törenini betimliyor. İngiltere'nin Osmanlı Büyükelçisi
Lord Elgin, erken 19.yy'da mermerleri İngiltere'ye götürmesinin sebebinin
"onları saçma zevkleri için bozan kötü niyetli Türk'lerin elinden
kurtarmak" olduğunu iddia etmişti.
Birçok sanat tarihçisi heykelleri düzensiz sergileyen British Museum'un
"kahyalığını" kötülüyor. Lord Elgin'in iddiasının akla
uygunluğunu tatışmaya yasal uzmanlar da dahil oldu. New York'daki Cardozo Law
School'un dekanı David Rudenstine İngiliz Hükümeti'nin mermerler üzerinde
hak iddia ederek "sahtekarlık suçu" işlediğini belirtti.
Diplomatlar, mermerlerin onları yaratan kültür için çok önemli olduğunu,
sanat ve mülkiyetle ilgili diğer tüm argümanlardan özel bir vaka oluşturduklarını
belirttiler.
Atina'daki kötü nitelikli hava yüzünden mermerler Parthenon'un üzerine
yerleştirilemiyor.
Bernard Tschumi ve Atina'lı mimar Michael Photiadis ortak yaptıkları tasarımla,
Daniel Libeskind ve Arata Isozaki'yi geride bırakarak yarışmayı kazandılar.
Tschumi şeması için "bir anda geldi ve hiçbir şey bir daha değişmedi"
dedi.
Müze yüzlerce antika için yere sahip olacak fakat varoluşunun gerçek
nedeni, üst katta mermerlerin duracağı cam-duvarlı galeri. Galeri, alt
katlardan 23 derece döndürülerek 200 metre ilerdeki Parthenon'un yönlendirmesiyle
bire bir uyuşacak. 21 metreye 58 metre boyutlarında dışa dönük bir dikdörtgenin
içine yerleştirilecek heykeller 2.500 yıl önce oldukları gibi duracak ve
orijinal evleri arkalarından görünecek.
Bernard Tschumi'nin tasarımı, Parthenon'un mermerleriyle aynı zemini ve
binanın büyük Dorik desteklerini çağrıştıran narin beton kolonlarıyla,
kopyalamaya tenezül etmeden Yunan mirasının yankısını yapıyor. Tschumi müzenin
stili için: " Binanın tezi, çağdaş olup duygusal olmadan geçmişe
hitap etmesi, eski Yunanların çalışmalarında matematiksel bir kesinlik vardı,
ben de bu bina da ona eşit bir kesinlik yakalamaya çalışıyorum" diyor.
Akropolis'in baş arkeoloğunun da içinde bulunduğu bir grup Yunan arkeolog
binanın yapılmasına müzenin arsası 7. yüzyıla ait köy kalıntılarını
da içerdiği için karşı çıkıyor.
Tschumi'nin tasarımında, kazı çalışmalarının devam etmesine olanak sağlayacak
şekilde, zemin kat ayaklar üzerine kaldırılmış durumda. İlk katın çoğu
camdan yapılacak, müze ziyaretçileri altta süren kazı çalışmalarını
izleyebilme olanağına sahip olacak. Bernard Tschumi kazıyı neredeyse hiç
rahatsız etmeden bina inşa edilmesi fikrinin arkeologları heyecanlandırması
gerektiğini ve dünyada daha güzel sergilenen başka bir kalıntı olmayacağını
düşündüğünü söyledi.
Bernard Tschumi geçen mart ayında Atina'da üç gün geçirdi ve
arkeologlarla müzenin yapılması planlanan arsada incelemeler yaptı. Kolonların
dikileceği yerlere büyük beton borular döşendi ve arsa kumla dolduruldu.
Tschumi'ye göre müze tamamlandığında kum kaldırılacak ve kazı alanı
aynen arkeologların bıraktığı haline dönecek.
Müzenin tasarımını beğenmeyenler için, Tschumi "Lerner Hall'ı
(Colombiya Üniversitesi'nde öğrenci merkezi) inşaa ettiğimde aynı mektup
ve emaillerden almıştım, çoğu binanın nasıl olması gerektiğini gösteren
eskizlerle doluydu" dedi. Lerner Hall'dan sonra Tschumi Rouen Fransa'da
7.000 kişilik konser salonu ve Miami'de bir mimarlık okulu yaptı ve 2002 yılında
beş büyük mimari yarışma kazandı.
Olimpiyatlar yaklaşırken, Yunan Hükümeti projeyi ileri atma konusundaki uğraşlarında
oldukça eli ağır davrandı. Geçen aralık ayında, eşi görülmemiş bir
hareketle yerel otoriteler ve "başbelası" hakimler umursanmayarak
binaya inşaat izni verildi. Ve geçen Temmuz ayında da polis birimleri
Makryianni bölgesinde, yeni bina için yer açmak üzere yıkılacak olan
daireleri boşaltmak üzere emir aldı. Makryianni bölgesi 1970 yıllarında
yapılan konutlarla dolu, bölge sakinleri tam önlerinde yükselecek 60.000
m2'lik bina fikrinden hiç hoşlanmadı ve Koruma ve Restorasyon Kuruluna şikayet
yağdırdı.
Tschumi bölge sakinlerine "cömert bir ödeme" yapıldığını söyledi
ve "Akropolis de küçük bir tapınağın arsasına yapıldı, şehirler
katmanlar halinde inşa ediliyor aksi takdirde New York'da bir Kızılderili köyünde yaşıyor
olurduk" dedi.
Bernard Tschumi hala kendini protestocuların karşısındaki kurumun tarafını
tutuyormuş gibi hissetmiyor. Kendini "sola sempatim" var diye tanımlayan
mimar, yüzünde hala 1968 yılındaki Paris protestoları sırasındaki
tutuklanmasında olan bir yara izi taşıyor.
Fakat sol görüşten bile mermerlerin anlaşmazlığına bakmak için birden fazla
yol var. Kasım ayında Tschumi Brighton'daki bir sempozyum sırasında British
Museum'un direktörü, Neil MacGregor ile karşılaşmış. MacGregor Tschumi'ye
mermerleri Londra'da tutmanın sol görüşlü bir davranış olduğunu söylemiş
ve Karl Marx'ın Das Kapital'i British Museum'da yazdığını hatırlatmış.
MacGregor'a yorum yapması için ulaşılamadı fakat British Museum'un sözcüsü,
"yılda 5 milyon ziyaretçi, giriş ücreti yok, çalışan sınıf için
bir müze" demiş.
Yunan Kültür Bakanı Evangelos Venizelos, müze biter de mermerler geri
verilmezse, bu galerinin, dünya mirası için yerine getirilmemiş borcun
kararlı hatırlatıcısı olarak boş duracağını belirtti.
Tschumi duruma iyimser bakıyor ve binanın amacına hizmet edeceğini düşünüyor:
" Gerçekten inanıyorum ki müzenin bittiği gün mermerler geri
gelecek."
Ny Times / Fred A.Bernstein - Çeviren: Beliz Özgür
- Arkitera
Linkler:
Bernard Tschumi: http://www.tschumi.com/
British Museum: http://www.thebritishmuseum.ac.uk/
2004 Atina Yaz Olimpiyatları:
http://www.athens2004.com/
|