Türkiye’de binlerce binanın altında
bomba kat var
Binaların ilk katlarındaki işyerlerinin, ‘düzenleme yapma’ adı altında
duvarlarla oynaması facialara davetiye çıkarıyor.
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe,
‘yumuşak kat’ olarak nitelenen binaların alt katlarının bütün
kentlerin sorunu olduğunu belirtti. Gökçe, “Avcılar’da 5 tane bina kolon
ve perde kesilmesinden yıkıldı. Perde ve kolonların kesilmesinin sebebi ise
alt kattaki işyerlerinin genişletilmek istenmesidir.” dedi.
Dükkan kiralarının yüksek olduğu yerlerde daha geniş işyeri alanı
elde edebilmek için bina sahibinin, zemin katlara duvar örmediğini ifade eden
Cemal Gökçe “Bina müteahhitleri, düz alan oluşturarak giriş katını işyeri
olarak tutacak kişilerin ilgisini çekmeye çalışıyor. Ayrıca işyeri katında
kat yüksekliğinin artırılmasıyla narin kolon oluşuyor ve diğer katlarda
odaların bölme duvarları olmasına karşın bu katın açık olması
nedeniyle yumuşak kat meydana geliyor. Binanın yükünün bu katlarda yoğunlaşması
nedeniyle kolon ve kirişlere çok fazla basınç biniyor. Bu da çökmelere yol
açıyor.” diye konuştu. Gökçe bu tür sorunların önüne geçilebilmesi için
işyerlerinin meskenlerden ayrı olması gerektiğini kaydetti. Meskenlerin altına
işyeri yapıldığında daha geniş mekan elde etmek için duvarların kaldırılıp,
kolonların kesildiğini dile getiren Gökçe “Bunun önlenmesinin tek yolu, işyerlerinin
ayrı, meskenlerin ayrı yerlerde olacak şekilde yapılmasıdır.” ifadesini
kullandı.
İstanbul Üniversitesi İnşaat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof.Dr.Kerey
de, modern şehir anlayışında işyerleri ile meskenlerin birbirinden ayrıldığına
dikkat çekti. Binalar altındaki işyerlerinin zamanla taşınması gerektiğini
aktaran Prof.Dr.Erdal Kerey, “Bu işyerleri taşınana kadar şayet duvarları
yıkılmış, kolonları eksiltilmiş ise mutlaka bunlar takviye edilmeli. Yıkılan
duvarların yerine perde duvarlar konulmalı. Yüksek binaların en azından 4-5
katına kadar kolonlarına manto giydirilmesi lazım.” şeklinde konuşuyor.
Durduk yere hiçbir binanın yıkılmayacağını anlatan Cemal Gökçe,
“AB’ye girmek için siyasal ve hukuki değişiklikler yapılıyor; ama imar
ve mühendislik alanlarına yönelik bir değişiklik yapılmıyor. AB ülkelerindeki
yasal düzenlemelerin bizde de olması ile bu tür sorunlar çözüme kavuşturulur.”
diyor.
Türkiye Deprem Vakfı İkinci Başkanı Prof.Dr.Semih Tezcan ise zaman
kaybetmeden binaların güvenli olup olmadığını belirleyecek envanter çalışmasının
yapılması gerektiğini belirtti. Prof.Dr.Tezcan, envanter çalışmasının,
kat yüksekliklerindeki farklılıklar, kısa kolon, alt katlarda kesik kolon,
alt katlarda kesik perde, alt katta devam etmeyen dolgu duvarları, tek yönlü
kolon yerleştirilmesi, plan düzensizliği yani L ve T şeklinde inşa edilen
yapılar gibi depremde binaların yıkımına neden olan 27 kriterin puanlanması
yöntemiyle yapılacağını ifade etti.
Zaman
|