İstanbul'un uydu görüntüsü ürküttü
Son 16 yılda kentin sadece Avrupa yakasında kentleşme yüzde 116 artarken,
orman alanları yüzde 12, tarım alanları da yüzde 23 azaldı. Uydu görüntülerine
de yansıyan manzara bilimadamlarını düşündürüyor
İTÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şinasi Kaya, hızla betonlaşan İstanbul'daki
plansız kentleşmeye bir an önce dur denilmesi gerektiğini söyledi. Kaya,
"Sorunlarla yaşabiliriz, zihniyeti terk edilmeli. Uydu verilerinden
yararlanıp acil tedbirler almalıyız" dedi
İstanbul'un son 14 yılda geçirdiği değişim, uydudan alınan görüntülerle
analiz edildi. Uydu görüntüleri, nüfus artışını ve çarpık kentleşmeyi
gözler önüne serdi. İTÜ Uzaktan Görüntüleme Anabilim Dalı Jeodezi ve
Fotogrametri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şinasi
Kaya, 1987 ila 2001 yılları arasında, İstanbul'un Avrupa yakasını uydudan
izleyerek, kenti analiz etti. Kaya'nın geçtiğimiz günlerde tamamladığı
projeye göre, İstanbul'da son 14 yılda kentleşme yüzde 116, sanayileşme
ise yüzde 140 oranında arttı. Orman kaybı yüzde 12, tarım alanlarının
kaybı ise yüzde 23 oranında gerçekleşti.
Hızla betonlaşıyor
Şinasi Kaya, 1987, 1992, 1997 ve 2001 yıllarında, İstanbul'un Avrupa
yakasının uydu görüntülerini alarak, kentte yaşanan tahribatın boyutlarını
hesapladı. Kaya, "İstanbul Avrupa Yakası Mekansal Büyümenin
Tespiti" adını verdiği projesinde, NASA'nın Landsat 5TM adlı algılayıcılarından,
30 metre çözünürlükte uydu görüntüleri aldı. Araştırma sonuçlarına
göre, İstanbul'da son 14 yılda kentleşme yüzde 116 arttı. 1987 yılında
11 bin 800 hektar olan şehir alanı, 14 yıl içinde 14 bin hektar artarak, 26
bin 500 hektara ulaştı. Kompleks sanayi alanları ise özellikle İkitelli
civarındaki artışla birlikte, yüzde 140 oranında artarak 1700 hektardan 4
bin 100 hektara çıktı. Kentleşmenin en yoğun yaşandığı dönem ise 1992
ila 1997 yılları arasında oldu.
Araştırmanın sonuçlarına göre, çarpık kentleşme ve sanayileşme ile
birlikte, orman alanları ve bitki örtüsü hızla azaldı. İstanbul'da yeşil
alan miktarı yüzde 12 azalarak, 75 bin hektardan 66 bine düştü. Tarım
alanları 19 bin hektar azalarak, yüzde 23 oranında kayıp verdi. Su alanlarında
bir daralma gözlenmemekle birlikte, su havzalarının çevresindeki yapılaşma
hızla artıyor. 1987'de 53 bin 800 hektar olan su havzası, Sazlıdere Barajı'nın
yapılmasıyla 2 bin 217 hektar arttı. İstanbul'un kuzeyindeki maden alanları
ve yollar 9 bin 283 hektara çıktı. İstanbul nüfusunun dünya ortalamasının
iki katını aşarak, yüzde 4 oranında arttığını ve buna bağlı olarak
kentleşmenin de olağanüstü bir hızla plansız şekilde ilerlediğini
anlatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Sorunlarla yaşayabiliriz
zihniyetini doğru bulmuyorum. Uydu verileri ortada, bunlardan yararlanıp, acil
tedbirler almak gerekiyor.
Riskli bölgeler
Şinasi Kaya, projenin, İstanbul'da risk taşıyan ve acil olarak tedbir alınması
gereken bölgelerinin, projeyle birlikte net olarak ortaya çıktığını söylüyor.
İstanbul'un kuzeye ve batıya doğru plansız bir biçimde hızla betonlaştığına
dikkat çeken Kaya, Sarıyer, Kemerburgaz, Büyük Çekmece, Çatalca, Beykoz Çavuşköy
ve Pendik gibi orman sınırlarını belirleyen ilçeler için acil olarak özel
koruma projeleri hazırlanması gerektiğine dikkat çekiyor. Kaya, su havzası
yakınında yer alan Alibeyköy çevresindeki yapılaşmanın da önüne geçilmesi
gerektiğini belirtiyor.
Sabah
|