reklam

15 Mart 2004 Pazartesi
Ana Sayfa > Haberler

Köyde halk sanatları müzesi açılıyor

Bayburt'un Baksı köyü, geleneksel halk sanatlarının sergileneceği ilk müzeye ev sahipliği yapacak. 123 ressam bu proje için açılacak ortak sergide bir araya geliyor

Bayburt'ta bulunan Baksı köyü, türünün ilk örneği olabilecek bir müze inşaatına tanık oluyor. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı ressam Hüsamettin Koçan'ın fikir mimarı olduğu sanat merkezi Baksı Müzesi Halk Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi adıyla açılacak. Müzenin ana ilgi alanı olan dokuma ve çömlekçilik gibi geleneksel halk uğraşlarının yok olduğunu vurgulayan Koçan, "Orada olup bitenlere seyirci kalamazdım" diyor. Müze yapımına finansal destek amacıyla 16 Mart-3 Nisan tarihleri arasında, 123 tanınmış sanatçının katılacağı "Şamanın güncesi" konulu bir de resim sergisi düzenlenecek.

Hüsamettin Koçan konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

Baksı Müzesi nasıl bir müze?
Baksı Müzesi Bayburt'ta, Bayraktar (Baksı) köyünün dışındaki bir tepede kuruluyor. İçinde bulunan atölyelerde hem çevredeki insanlar dokumacılık ve çömlekçilik faaliyetlerini gerçekleştirebilecek hem de başka şehirlerden gelen profesyonel sanatçılar sanatlarını icra edebilecek. "Etnoğrafik ev" dediğimiz bölümde günlük yaşama dair dokumalar, ehramlar, kadınların işlemeleri, halı, kilim gibi eserlerin yanı sıra benim Anadolu'nun çeşitli yerlerinden toplayarak oluşturduğum halk işleri koleksiyonum sergilenecek. Bunun dışında sanat ve edebiyatla ilgili yayınların olduğu bir kütüphane, 400 kişilik bir konferans salonu, 600 metrekarelik güncel sanat bölümü ve misafirhane olacak. Atölyeler, konuk evi ve etnoğrafik ev 1 Haziran'da açılacak. Mimariyi eski toprak damlı evlerden yola çıkarak belirliyoruz. Binaları yüzlerce yıl dokunulmamış ve üstü yosunla kaplanmış kına taşından yaptık. Duvarlar çok eskiymiş gibi gözüküyor.

Müze fikri nasıl oluştu?
Bu projenin amacı kaybolan geleneksel kültürün belleğe kazınması. Bunun dışında ben Baksılıyım. Hayatla ilk orada karşılaştım. O bölge son 20 yılda müthiş göç vermiş. İnsanlar kendi geleneklerini terk etmek zorundalar çünkü geleneksel üretim devam etmiyor. Bir yabancılaşma başladı. Orada olup bitenlere seyirci kalamazdım. Bu müzenin bir diğer sebebi de şu: Günümüz insanıyla günümüz sanatı yeteri kadar buluşamıyor. İstanbul gibi büyük şehirlerin dışında yeni merkezler yaratmalıyız. Çünkü merkez çok fazla kendini tekrar etmeye başladı.

Serginin teması neden "Şamanın güncesi"?
Baksı'da zamanında bir şaman yaşamış ve köyün adı bu yüzden Baksı. "Baksı" kelimesi Kırgız Türkçesinde şaman demek. Bizim orada çocukluğumda şaman ritüelleri hâlâ yaşıyordu. Tema ve projenin tutarlı olmasını istedik. Sayılar şamanizmde çok önemlidir, bu yüzden 41 sayısıyla bağlantılı olarak 41'in üç katı olan 123 ressamın katıldığı bir sergi açalım dedik. "Kırk bir kere maaşallah" deyimi de aslında şaman geleneğinden gelmektedir. Bu bir imece projesi ve müzenin ihtiyacı olan parasal katkı için düzenleniyor.
Milliyet - Gökçe Acar

 

Mart 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Diyalog

Korhan Gümüş ve Behiç Ak 21 Şubat-30 Mart 2004 tarihleri arasında Diyalog bölümümüze konuk oluyor.

Kamusal Mimarlık üzerine gerçekleşen Diyalog buluşmasını  okumak için  buraya tıklayın...

Kamusal Mimarlık hakkında görüşlerinizi bildirmek için buraya tıklayın...

 
Vitra'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz