Homeros
heykelinin baş ve gövdesi birleştirildi.
İlyada
ve Odysseia destanlarının yazarı olan ve İzmir’de doğduğu kabul edilen
ozan Homeros’un Helenistik döneme ait heykelinin başı, yıllarca süren
tartışmalardan sonra Efes Müzesi’nden İzmir’e getirilerek, gövdesiyle
birleştirildi.
İzmir Arkeoloji Müzesi Müdürü Mehmet Taşlıalan,
yaptığı açıklamada, Homeros heykelinin gövdesinin 1950 yılında
Klaros’ta (Ahmetbeyli) kazı yapan Lui Robert tarafından ortaya çıkarılarak
İzmir Arkeoloji Müzesi’ne getirildiğini, başının ise 30 yıl sonra aynı
yerde bulunduğunu ve Efes Müzesi’ne götürüldüğünü belirtti.
Heykelin baş ve gövde bölümünün birleştirilmesi
için 1992 tarihinden bu yana girişimde bulunulduğunu dile getiren Taşlıalan,
“1992 yılından bu yana heykelin başı ile gövdesi birleştirilemedi. 12 yıl
boyunca ‘gövde Efes’e getirilsin, baş İzmir’e getirilsin’ tartışmaları
oldu. Ancak uzun uğraşlardan sonra İzmirli kabul edilen Homeros’un
heykelinin İzmir’de bulunması gerektiğini belirterek, heykelin başını müzemize
aldırdık. Heykel, İzmir’in tarihi açısından önemli olduğu kadar,
turizme katkı açısından da çok önemli” diye konuştu.
Taşlıalan, Homeros heykelinin seyahat acenteleriyle
yapılacak işbirliği sonunda, önemli sayıda turist çekeceğine inandığını
belirtti.
Homeros Kimdir?
Genel görüşe göre Homeros, İonia’daki Smyrna’da (İzmir) doğdu ve
M.Ö. 750-700 yılları arasında yaşadı. İzmirli olan babası Maion, genç
yaşta ölünce Homeros’un yaşamı zorlaşmış ve annesi onu Kyme’deki
ailesinin yanına götürmüş. Orada da olmayınca, Homeros’u Larisa’daki
dayısının yanına bırakmış ve kendisi İzmir’e dönmüş.
Bazı zengin ailelerin yün yıkama, eğirme işleriyle,
evlerin hizmetçilik işlerinde çalışan annesi, Homeros’u İzmir’de
okulu, dershanesi bulunan ve gençlerin eğitimiyle ilgilenen bir öğretmene
vermiş. Öğretmeni, ondaki güçlü belleği, şiir-şarkı birikimini ve
yeteneği keşfederek onu işlemeye çalışmış.
Homeros büyüdükçe, eğitimi ilerledikçe adı ve
ünü yayılmaya, yakın, uzak şehirlerde aranmaya başlanmış. Homeros ozan
olarak yollara düşmüş, kuzeydeki savaş ve destan kaynağı olan Troia’ya
kadar bütün Aiollia şehirlerini, güneydeki İonia şehirlerini ve adaları
gezip, kopuz çalmış. Destan, şiir, şarkı söylemiş ve yeni derlemeler
yapmış.
Bazen de deniz ticareti yapan tüccarlar, onu gemilere
bindirerek, yolda yolcuların, vardıkları limanlarda da müşterilerin eğlenmesi
için konserler, şölenler düzenlemişler. Bazı şehirlerde uzun süre kalıp
sanatını icra eden Homeros’un gözlerinin kör oluşu, belleğinin gücü,
sesinin ve sazının etkileyiciliği, onu çağının en büyük destan şairi,
en ünlü sanatçısı yapmış.
NTVMSNBC
|