Jaime
Lerner'le 'Biz Bize'
Geçen hafta Uluslararası Mimarlar Birliği 'nin
(UIA) Brezilyalı Başkanı Jaime Lerner ile bazı UIA yöneticilerini ağırladık.
2005'in Temmuzu'nda Mimarlar Odası'nın ev sahibi olacağı ''Dünya Mimarlık
Kongresi ve UIA Genel Kurulu'' nun hazırlıklarını incelemek üzere gelmişlerdi.
İstanbul Kongresi'ni şimdiden dünya gündemine taşıyan
''Yaşasın Kentler'' temalı fikir yarışmasında Türkiye'den derecelere
giren projelerin de sergisine ve ödül törenine katıldılar. Hem hazırlıklardan
memnun kalarak hem de İstanbul'da geçirdikleri birkaç günün ''dostluk ortamından''
etkilenerek mutlu ve hoş duygularla Türkiye'den ayrıldılar.
Dünya mimarlarının başkanı J. Lerner ile arkadaşımız
Leyla Tavşanoğlu da Cumhuriyet gazetesi için bir söyleşi yaptı. Basınımızda
en başarılı ve en özgün ropörtajlara imza atan Tavşanoğlu'nun Lerner'le
konuşmasını okumak için sabırsızlanıyorum. Kim bilir neler sordu ve kim
bilir nasıl yanıtlar aldı?
Bana düşense yine Lerner'le ilk geceki yemeğimizde,
resmi olmayan bir arkadaşlık ortamında gerçekleşen ''içtenlikli konuşmalarımız''
dan bazılarını sizlerle de paylaşmak
Meyhane söyleşisi
Yaklaşık çeyrek yüzyıl Brezilya'nın Crutiba kentinde, üst üste 6 dönem
belediye başkanlığı yapan bu çevreci ve ''mücadeleci'' mimarla bir İstanbul
sofrasında adeta ''meyhane arkadaşı'' gibi konuşmak doyumsuzdu
İçki olarak da zaten ''rakıyı'' yeğlemişti...
Bense her keyifli akşamımdaki gibi ''beyaz şarabımla birlikte'' Lerner'i
dinlemeye başladım.
Kendisini ''bizden biri'' olarak gördüğümüzü söylediğimde,
UIA Başkanı kimliğini bir kenara bırakıp mimarlar arası ''dertleşmenin''
keyfi içinde en insancıl itiraflarını yaparak unutulmaz anlar yaşattı.
Konuğumuza, bu yıl Mimarlar Odası'nın 50. yılını
kutladığımızı ve yarım yüzyıldır mimarlık ve şehircilik kurallarına
aykırı kent ve çevre politikaları yüzünden iktidarlarla hep çatıştığımızı
anımsattığımda, dedi ki; ''Ben de hükümetlerle 30 yıl aynı kavgayı yaptıktan
sonra anladım ki bunun sonu yok ve iktidar olmaya karar verdim; belediye başkanı
oldum.''
Crutiba'da yaptıklarını ve daha önce tarihi doku içinden
yollar açmaya başlayan yöneticilerin tahribatını gidermek için hangi yöntemleri
uyguladığını anlatırken bu kez o sordu:
''Neden sizler de belediye başkanı olmuyorsunuz?''
Halkın ve dostlarının kısaca ''Jimmy'' olarak andıkları
UIA Başkanı'nın aynı zamanda Brezilya Mimarlar Birliği' nin de en çalışkan
başkanları arasında ün yaptığını anımsatayım.
Bunu da bilerek ve biraz da gülmek için, eğer
belediye başkanı olursak önce Mimarlar Odası'yla aramızın açılacağından
korktuğumu söylediğimde ise ''ah..'' dedi ve daha bir içtenlikle ekledi;
''Aynı dert benim başımda da vardı. Belediye başkanlığımda en çok kendi
meslek kuruluşumdan çektim!..''
Jaimer Lerner, kentinin sorunlarıyla daha mimarlık
öğrencisiyken ilgilenmeye başlamış ve çevreye zarar veren imar
hareketlerine karşı eylemler örgütlemiş. İlerleyen yıllarda da sürdürdüğü
bu tutumuyla öylesi bir güven sağlamış ki önce ''atamayla'' , derken doğrudan
halkın oylarıyla hep belediye başkanı seçilmiş.
Bakalım, Sevgili Leyla Tavşanoğlu'yla da neler konuştu
ve ''hepimize'' neler söyledi. Merakla bekliyorum.
Cumhuriyet - Oktay Ekinci
|