Bir inat uğruna
fabrika çürüdü
Mardin’de kurulu bulunan Martuğ tuğla fabrikası, 3,5 yıldır devam eden
grev sebebiyle kullanılamaz hale geldi. Fabrikanın atıl vaziyette
beklemesinin yol açtığı zarar 8 trilyon lirayı buluyor.
Çalışanlar sonu gelmeyen grevden vazgeçip başka işlere geçerken, yönetim
yeniden faaliyete başlamak veya özelleştirme gibi alternatifler üzerinde
duruyor. Ancak araç gereçlerin paslanmaya başladığı tesiste çarkların
yeniden dönmesi için 400 milyar liralık bakım yapılması gerektiği ortaya
çıktı.
1988’de açılan ve Türkiye’nin ilk depreme dayanıklı tuğlasını
(gazbeton) üreten fabrika, şehrin önemli bir geçim kaynağı haline gelmişti.
Üretilen tuğlalar Suriye, Irak, İran ve AB ülkelerine ihraç ediliyordu.
Ancak Ocak 2001’de başlayan grev krizi yeni bir sürecin başlangıcı oldu.
Bu tarihte sendikanın grev kararına fabrikayı işleten İl Özel İdaresi
lokavtla (faaliyeti durdurma) karşılık verdi. Grevin sürmesi üzerine üretim
durdu. Bir süre sonra çalışanların “Sıfır zammı kabul ediyoruz.”
teklifine rağmen idare, tesisin açılmasına yanaşmadı. Konuya yakın
kaynaklar, grev krizinin kamuoyuna yansımayan boyutları olduğunu öne sürerek,
“Başka firmaların önünü açmak için 15 milyon dolarlık yatırımın
çürümesine göz yumuluyor.” dedi. AK Parti Milletvekili Beşir Hamidi,
fabrikadaki durumun içine sinmediğini belirterek, “Orta-da suçlu varsa bunu
çıkarmak bizim görevimizdir. Konuyu sanayi bakanımıza ileteceğim.” diye
konuştu.
Martuğ fabrikası işçi temsilcisi Musa Atasavur da şunları kaydetti: “İl
Özel İdaresi’nin inadı yüzünden fabrika kapatıldı. 45 işçi, hamallık
ya da taksi şoförlüğü yaparak geçimini sağlamaya çalışıyor. İşverenin
bütün tekliflerine evet dedik. Ama işveren anlaşmaya yanaşmadı.” “İki
aylık bakıma ihtiyaç var.” diyen Mardin Valisi M. Temel Koçaklar ise işçilerin
tazminatlarının en kısa zamanda ödeneceğini belirtti. Valilik, fabrikayı 6
ay içinde özelleştirmeyi planlıyor. İl Özel İdare kaynaklarına göre
Martuğ yıllık 200 bin metreküp tuğla üretme kapasitesine sahip. Bir metreküp
tuğla 35 dolara satılıyor. Fabrikanın yıllık cirosu ise 2,5 trilyon liraya
ulaşıyor. İnat yüzünden kapalı olan Martuğ 3,5 yıl kapalı kalmasaydı
yaklaşık 7,5 trilyon lira ciroya ulaşacaktı. Bu rakama fabrikanın açılabilmesi
için 400 milyar lira da bakım gideri eklenince Martuğ’un kaybı 8 trilyona
ulaşıyor.
Türkiye gibi deprem kuşağında bulunan bir ülkede depreme dayanıklı tuğla
üreten bir fabrikanın kapısına kilit vurulması hayretle izleniyor. Dünya
kalitesindeki teknoloji ile son sistem bilgisayar donanımıyla kurulan
fabrikada şimdi ise makineler paslanmış ve çürümüş durumda. Bir yandan
kapalı durumda bulunan fabrikanın zararı bir yandan da çürüyen tesis milli
servetin heba olmasına neden oluyor. Fabrikanın şu anda yeniden çalışabilmesi
için bakım ve revizyon için en az 400 milyar liraya ihtiyaç bulunuyor.
Gazbeton yöntemiyle depreme dayanıklı tuğla üretimi yapan ve alanında
Ortadoğu’nun en büyük tesisi unvanına sahip Martuğ, bir inat uğruna göz
göre göre çürümeye terk edildi. Geçen yıl İl Özel İdaresi tarafından
ihale usulü ile satışa çıkarılan Martuğ tuğla fabrikasına talip olan işadamı
Şakir Nuhoğlu, yapılan ihalede en yüksek teklifi vererek 5 trilyon 250
milyar ile kazandı. Ancak Özel İdare’nin ihaleye karşılık istediği 6
trilyon teminat mektubuna karşılık işadamı Şakir Nuhoğlu ihaleden çekilmek
zorunda kaldı.
Fabrikayı inceleyen AK Parti Milletvekili Beşir Hamidi ise 3,5 yıldır
kapalı durumda bulunan fabrikadaki durumun içine sinmediğini söyledi.
Hamidi, “Ortada suçlu varsa bunu çıkarmak bizim görevimizdir. Bunun için
ne gerekiyorsa yapılacaktır. Ortadoğu’nun en büyük fabrikası konumunda
olan ve ürettiği depreme dayanıklı tuğla ile başta Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine
ihracat eden fabrikanın kapalı bulunması son derece yanlış.” diye konuştu.
Martuğ fabrikası işçi temsilcisi Musa Atasavur ise, “Fabrika bir hiç uğruna
3,5 yıldır üretime kapatıldı. Bu nedenle fabrikada çalışan 45 işçi 3,5
yıldır evine ekmek götüremedi. Fabrika adeta bir inat uğruna göz göre göre
kapatıldı. 15 milyon dolarlık fabrika çürümeye terk edildi. İşverenle görüştük.
İşverenin bütün tekliflerine evet dedik. Ama işveren anlaşmaya yanaşmadı.
İl Özel İdare yönetiminin bir inadı yüzünden bu duruma geldik.” şeklinde
konuştu.
Mardin Valisi M. Temel Koçaklar, fabrikada çalışan işçilerin
tazminatlarının en kısa zamanda ödeneceğini belirtti. 6 ay süre içerisinde
kiralanması veya satılması halinde söz konusu işçilerden bazılarının işe
alınacağı şartı koyduklarını ifade eden Koçaklar, “Mevcut şartlarda
fabrikanın çalışabilir haline gelmesi için iki ay gibi bir bakıma ihtiyaç
vardır. Şu anda İstanbul, Elazığ ve Mardin’den kiralama ve satın alma
teklifleri vardır. Bu teklifleri değerlendiriyoruz. Devletin malına sahip çıkmak
bizim namus borcumuzdur. Fabrikayı tekrar eski haline getirmek için bütün
alternatifleri değerlendiriyoruz.” dedi.
Konu hakkında görüşlerini açıklayan Türkiye Kristal-İş Sendikası
Genel Sekreteri Razı Sami Aydoğan da, fabrikanın satılması veya kiraya
verilmesi halinde işçilerin tekrar işe alınması gerektiğini dile getirdi.
38 sendikalı 8 müdür, 24 taşeron işçisiyle toplam 65 kişinin istihdam
edildiği fabrikanın çalışmaması yüzünden 3,5 yıldır süren greve katılan
işçilerin şu anda kimi taksicilik, kimi de inşaat işçisi olarak çalışmak
zorunda kalmış. Mardin Organize Sanayi Bölgesi’nde 1985 yılında temeli atılan
gazbeton fabrikası Martuğ, 1988 yılında üretime geçerek, kısa sürede bölgede
büyük bir pazar payına sahip oldu. Avrupa ve Ortadoğu ülkelerinin ilgisini
çeken Martuğ gazbeton fabrikası, ihracatın büyük bir bölümünü Suriye,
Irak, İran, Kıbrıs ve çeşitli Avrupa ülkelerine gerçekleştiriyordu
Zaman - Şeyhmuz Ediz,Ahmet Bedir
|