Müteahhitler
uyarıyor
AB'ye katılım sürecini başından beri desteklediklerini belirten Türkiye
Müteahhitler Birliği Başkanı Eren, yabancı bankaların sisteme egemen olmasının
sakıncalarına dikkat çekti
Türk müteahhitlerinin yurtdışında pek çok başarılı ihaleleri
kazanmalarına karşın teminat mektubu verecek banka bulamadıklarını
belirten Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren, sorunun acilen
çözümlenmesini istedi.
Eren, Prof. Dr. Hurşit Güneş başkanlığında Marmara Üniversitesi İktisat
Bölümü öğretim üyelerinden oluşan 3 kişilik bir grup tarafından hazırlanan
'İnşaat Sektörü Stratejik Planı Araştırması'nın açıklandığı
toplantıda yaptığı konuşmada, sektörün önündeki fırsatlarla
tehlikelere dikkat çekerek şunları söyledi:
AB bizim için çok önemli
Sektörün geleceğini planlamak için yaptırdığımız araştırmanın
sonuçları da, Türkiye Aralık 2004'te AB'den müzakere tarihi alırsa, içerde
de dışarda da sektörün önünde önemli fırsatlar çıkacağını gösteriyor.
2003'te yurtdışından 3.4 milyar dolarlık iş aldık. 2010'da bunun 12, yurtdışı
inşaat hizmet gelirlerinin de 7 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Bu büyük
bir fırsat ama, tersine tehlikelerle de dolu.
Teminat sorunu aşılmalı
Kısa dönemde en büyük sorun, teminat sorunu. 5 milyar dolarlık bir
ihale alabilmek için 1.2 milyar dolarlık teminat mektubu vermek gerekiyor. Yapı
Kredi, Akbank, Garanti, İş Bankası gibi bankalarımız sektöre yakın. Ama
yaşadığımız ağır krizin sonuçları ortada, bankacılık sektörü bunu
verebilecek durumda değil. En büyük kamu bankası sayılan ve görev alanı
çok farklı olan Ziraat'in bu işin teknik özelliklerini bilen bir yapılanması
yok. Ayrıca mevzuat sorunları da engeller oluşturabiliyor.
Yabancı banka teklikesi
Türkiye'deki yabancı bankalar ise, bize ardında başka niyetler aramamıza
neden olabilecek bir tutum içinde, teminat mektubu taleplerimizi reddediyorlar.
Diyelim ki iyimser senaryo gerçekleşti, AB'den tarih aldık. Bırakın yurtdışına
gitmeyi, ya içerideki ihalelerde bile bize teminat vermezlerse ne olacak? Evet,
bundan sonra da AB sürecine desteğimiz sürecek. Ancak tablo bu. Biz, yabancı
bankaların sistemde egemenlik kurmalarından çok endişeliyiz.
Bunu bize düşündüren, yıllardır milyarlarca dolarlık iş yaptığımız
yabancı bankaların iş yurtdışı ihalelere gelince taleplerimize karşı takındıkları
olumsuz tutum değil. Mesela Polonya'da bir şirketimiz, adları kalmış, mülkiyetleri
Avrupalılar'ın eline geçmiş iki 'eski' Polonya şirketi ile çalışıyor.
Bizde böyle olabilir mi? Acaba her satırına destek verdiğimiz yeni İhale
Kanunu'nun senaryosu farklı mı gelişiyor? Yasaya göre, içerideki ihalelerde
yerli firmalar, yüzde 15'lik teklif farkı bile olsa kollanıyor. Peki, ben
kredi ve teminat sorununu çözemezsem, Türkiye'deki ihalelere bile giremem
ki... Sakın bu süreçte Türk firmaları teker teker elden çıkmasın? Bu,
sadece bizim için değil, bütün sektörler için bir tehlike olmasın?
Hükümet çözebilir
Özellikle Ziraat Bankası, mevzuat sorunları çözümlenerek bu tıkanıklığı
gidermeli. Bunu hükümetimize ilettik. Ankara'daki yoğunluk nedeniyle bazı
aksamalar oluyor
ama iyiniyeti de görüyoruz. Son olarak Sayın Tüzmen'e gittik. Derhal, yanımızda
bir telefon trafiği kurdu, konuyu önümüzdeki
Ekonomik Kurul'un gündemine aldılar. Dosyayı da DPT'ye ilettik. Toplantıda
bizi de dinleyecekler. Çözüm bekliyoruz
Sorunlar AKŞAM'da masaya yatırıldı
AKŞAM Yayın Grubu bünyesinde yer alan Platin Dergisi'nin altıncısını
gerçekleştirdiği 'Platin Sektör Buluşmaları'nın bu ayki konuğu Türkiye
Müteahhitler Birliği idi. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren
ile Yönetim Kurulu'nun diğer üyeleri Emin Sazak, Adnan Çebi, Erhan Boysanoğlu,
Levent Güray, Emre Aykar, Cengiz Köksal, Kemal Tankal, Yaşar Eren ve Selçuk
Polat, önceki akşam gerçekleştirilen 'İnşaat Sektörü Stratejik Planı
Araştırması'nın basına sunumundan önce AKŞAM'ı ziyaret ederek sektörle
ilgili sorunları dile getirdiler. Platin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Gülçin
Tahiroğlu'nun düzenlediği toplantı, AKŞAM Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Nurcan Akad'ın ev sahipliğindeki öğlen yemeğinden sonra gerçekleştirildi.
Toplantıda, Gazetemiz yazarlarından Oya Berberoğlu ve Ekonomi Servisi Müdürü
Hasan Eriş de hazır bulundu.
İnşaat sektörünün gelecek 10 yıla bakışı
İyimser senaryo
Türkiye, AB'den müzakere tarihi alırsa;
Ülke 2014'e kadar yılda ortalama yüzde 8 büyüyecek.
Ortalama enflasyon yüzde 5 olacak.
İnşaat yapı ruhsatları 2003'te 43 milyon metrekareden, 2014'te 98 milyon
metrekareye ulaşacak.
Sektörde istihdam 2003 sonunda 1 milyon kişiydi. 2014'te yüzde 131'lik artışla
yaklaşık 2.2 milyon kişiye çıkabilecek.
Ilımlı senaryo
Türkiye, kesin bir tarih verilmezse;
Büyüme hızı 2014'e kadar yılda ortalama yüzde 5,
Yıllık ortalama enflasyon yüzde 7,
Ortalama reel faiz yüzde 8 olacak.
Karamsar senaryo
AB tam üyelik perspektifinden uzaklaşırsak;
Türkiye yılda ortalama 3.5 büyüyecek,
Ortalama enflasyon yüzde 15,
Ortalama reel faiz yüzde
12 olarak gerçekleşecek.
l İnşaat yapı ruhsatları 2014'te ancak
71 milyon metrekareye ulaşabilecek.
AB'li senaryoya göre 900 bin kişilik iş kaybı olacak.
Sektörün güçlü yönleri
Risk alabilen, rekabetçi, teknolojik düzeyi yüksek, ulusal ve uluslararası
deneyim.
Sektöre girdi sağlayan seramik, çimento gibi malzemelerinin çoğunun
uluslararası kalite normlarında ilk sıralarda olması.
Sektörün zayıf yönleri
Ölçek sorunu, iş gücünün meslek bilgisindeki yetersizlik, işçilik
maliyetlerinin yüksekliği ve teknik müşavirlik hizmetlerinin yeterince
kullanılamaması.
Sektörün fırsatları
Kamu kesimine ilişkin reform sürecinin tamamlanabilmesi
Türkiye'nin AB üyelik perspektifi
Irak'ın yeniden inşaası
AB'nin yeni 10 üyesindeki 220 milyar Euro'luk yatırım potansiyeli.
Olası tehditler
Ekonomik programın sekteye uğraması
AB, Kıbrıs, Ortadoğu gibi dış politikaya ilişkin konulardaki olumsuz
gelişmeler
Ulusal Meslek Standartları Kurumu Kanun Tasarısı'nın henüz yasalaşmaması.
Akşam
|