Aşırı
Ortamlarda Mimarlık
EPTAP İstasyonunun iki görevden
(1999&2001) sonraki bugünkü hali
Fotoğraflar: Pol Taylor, Marcelo Bernal
1999 yılında Antartika'nın affetmeyen ikliminde, kampçılık ve
yelkencilik methodlarından alınmış inşaa teknikleriyle Şilili bir araştırma
üssü kuruldu. Bu rapor, aşırı iklimlerde yaşama koşullarını araştıran
ARQZE (Arquitectura de Zonas Extremas -Uç Bölgelerde Mimarlık) adlı
grubun gelişimini açıklıyor.
Şili'de Buz İstasyonu
19 Kasım 1999 tarihinde Şili Hava Kuvvetleri'ne ait iki C-130 Herkül tipi uçak
Patriot Tepeleri'ne iniş yaptı. Seçilen iniş alanı, Arjantin ve Büyük
Britanya arasında tartışmaya yol açan TACH (Territorio Antártico Chileno)
adlı davalı bölgenin yanında bulunan ince bir şerit. Patriot Tepeleri'nin
seçimi jeopolitik sebeplerin yanısıra tam bir incelemenin sonucu. Katabatic rüzgarlar
bölgeye bakan dağlardan aşağı eserek buz kütlesinin yüzeyindeki karı süpürüyor.
Bu rüzgar, uçakların kayağa ihtiyaç duymadan iniş yapabileceği kıvrımlı
buzdan oluşan çok geniş bir alan ortaya çıkarıyor. İki uçak, katılaşmış
okyanusun üzerine, hava kuvvetleri ve kara ordusu personeli, sivil havacılık
memuru ve Şili Valparaiso'da bulunan Universidad Tecnica Federico Santa Maria
üniversitesinden üç profesöründen oluşan grubu boşalttı. Görevlerinin
amacı yapım metodlarındaki yenilikleri ve mekanlaşma ile ilgili yeni
kavramları denemekti. Uçaklar; tırtıllı araçlar [caterpillar vehicles],
motorlu kızaklar ve bir kutup istasyonun monte edilmemiş parçaları olan,
Avusturalyalı bir üreticiden altı tane fiberglass yaşama modülü ve Şili
yapımı, onları birbirine bağlayacak bir strüktürü de taşımıştı.
|
|
Ekip, 20 gün boyunca -15° ile -30°C arasında değişen hava sıcaklığına
maruz kalarak ve geceden yoksun bir şekilde, kutup yazında bir ay süre ile
kullanmak üzere tasarlanmış üslerinin birinci bölümünü monte etti. EPTAP
istasyonunun (Estación Polar Teniente Arturo Parodi) resmen göreve başlaması
7 Aralık 1999 tarihini buldu. EPTAP başarısını, projenin doğal sınırlamalarından
zekice fayda sağlayan, teknolojik ve yapısal çözümlerdeki stratejiye borçlu.
ARQZE araştırma birimini yürüten mimarlara verilen ilk görev, biri duş ve
tuvalet arıtması için iki ofis birimi ve üç yatakhaneyi kapsayacak basit
modülleri (yüksek irtifa ve kayak istasyonları için üretilmiş) birbirine
bağlayacak strüktürü tasarlamaktı. Projenin bütçesi 20.000$'dı ve inşaat
prototipleri için hiç bir olanak bırakmıyordu.
Tasarımcıların ters hava koşullarında hayatta kalması çözümün
uygunluğunun kanıtı olacaktı. EPTAP, Antartika'da kullanılan bina tiplerine
(genellikle, yerel coğrafik ve iklimsel koşullarla tezat oluşturan prefabrik
konteynerlardan oluşuyor) karşı çıkarak, bölgenin belirli
karakteristiklerinden faydalandı. Yaşama modülleri, basınç altında diklik
ve sağlamlık temin eden halka formunu sağlamak için, digatal ortamda
modellenen U-şeklinde yaylara asıldı. Halka, C-130'un gövdesine rahatça sığabilmesi
için kıvrılmış, bir seri çelik tüpten yapıldı. Ayrıca polyester bir ağla
güçlendirilmiş PVC zar tüplere yapıştırıldı. Sistem yelkencilik
teknolojisinden ve kamp çadırının monte edilmesinden esinlenilmiş.
Korunaklı yürüyüş yolununun içindeki hava sıcaklığı, fiberglass
kapsüllerinden kaçan ılık hava geri dönüştürülerek -15° ila -5°C arasında
tutuluyor. Bölgenin morfolojik ve meteorolojik koşulları projenin seçimlerini
etkilemiş. Üssün yerleştirilmesi, karın üstünde "yüzeysel yüzmeyi"
[superficial floating] sağlamak için dikkatlice ölçüp biçilmiş.
Temellerin yokluğunda karın ağırlığı strüktürü yere sabitlemek için
kullanılmış.
Yapım geometrisi, termal
izolasyonu arttırarak ve zarara da sebep olmadan, üssün nerdeyse tamamen
karla kaplanmasına müsade ediyor. Rüzgar kuvvetine maruz kalan, halkanın uçlarının
ürettiği türbülans daha az kar yığılmasını sağlıyor. İşte bu
noktada, iki katlanmış polykarbonat levha yürüyüş yolunu oluşturmak üzere
birleşiyor. Bu yürüyüş yolu ziyaretçilerine dışardaki sonsuz büyüklükteki
kar ve buz manzarasını sunuyor. Kuzey Kutbu'nun 2001 yazında, ikinci bir
misyon başka bir hafif strüktürü Patriot Tepeleri'ne getirerek ilkine bağladı.
EPTAP'ın birbirini izleyen yapım aşamaları her zaman çevreye maksimum
saygıyı içerdi. Her türlü atık (biolojik olanlar da dahil) uçakla Şili'ye
götürüldü ve üs sadece güneş ve rüzgar enerjisiyle işledi. Yararlı yaşam
döngüsünün sonunda parçalara ayrılıp Şili'ye geri götürülecek. Catabatic
System (Catabatic Sistem) adlı ikinci modül üç simetrik aks üzerinde
konumlanan üç parabolik yüzeyden yapıldı. Bu modül kantin ve istasyonun
alan mutfağı olmak üzere tasarlandı. Parçalara ayrılmış ve katlanmış
Catabalic Sistem sadece iki metre küp alan kaplıyor ve 1.000 kilo geliyor. İlk
görevden toplanan deneyimler yapım detay ve tekniklerinin zarifleşmesini sağladı.
Cenderelenmiş aliminyum tüpler membran örtüye tutturuldu. Daha önce
polyester ve PVC'den yapılmıştı fakat farklı teknik özellikler yalıtım
seviyesini artırdı. Temeller yerine strüktür, bölgeye püskürtülen suyun
donması beklenerek elde edilen rigid düz platfromun üzerine inşaa edildi.
EPTAP İstasyonu
ARQZE modeli, gelişmiş bir ülkeden gelen tasarımdaki ustalığı gösteriyor.
Gelişmiş teknolojik çözümler yerel zanaatçı üretim standartlarına göre
yeniden şekillendi. Beklenmedik kombinasyon ve orijinal kullanıma seçenek
yaratan durumların türemesi ile uç koşullara dayanıklı malzemeler
tamamlandı. Pahalı rüzgar tüneli deneyleri yerine üç boyutlu bilgisayar
modellemeleri kullanıldı ve genel durumun kendisi de yapım malzemesine karın
şeklini verdi. Yarısaydam beyaz PVC halka yay, mavi fiberglas modüller ve
parlak kırmızı parabolik kantin (Şili bayrağının üç rengi) kutup
istasyonlarına yeni bir estetik kattı: daha haffif ve uçuk.
Hangar
2004 yılının Kasım ayında Shockwave 300 adlı bir hangar ve gelişmiş sıhhi
olanaklara sahip iki fiberglas modül Patriot Tepeleri'nin mavi buzu üzerine
yerleştirilecek.
Domus - Fabrizio Gallanti
Çeviren: Beliz Özgür - Arkitera
|