Dünyanın Gözü
Pekin'in Üzerinde…
Soho China
Dünyada benzeri olmayan bir şehirdesiniz. Pekin ne Çin'in New York'u, ne
kuzeydoğu Asya'nın Londra'sı ne de doğunun Mexico City'si. Birkaç yıl içinde
Blade Runner'ın ya da Fritz Lang'ın Metropolis'inin setini tüm bu diğer şehirlerden
daha fazla andırabilir.
2008 yılında başkentte tamamlanmış olacak hırslı projeler arasında
CBD (Çin Dünya Kompleksi) bölgesinde 10.000.000m²'den fazla inşaat;
148,5km'lik yeni hafif raylı sistem ve metro hatları; Pekin'e 718km'lik çevreyolu
ve binlerce kilometrelik otoyol sağlayan Fifth Ring Road, Sixth Ring Road ve
Pekin-Miyun Çevreyolu; kent merkezindeki 318km'lik sokak yapım ve genişletilmesi
sayılabilir.
Bu rakamlar Pekin XXIX. Olimpiyat Oyunları Organizasyon Komitesi (BOCOG)
tarafından yayınlanan istatistikler ve Xinhua raporlarından derlenmiştir. Çin'de
ve dışarıdaki gazetelerde neredeyse her gün farklı rakamlar duyurulması bu
şehrin birkaç yıl içerisinde neye benzeyeceğini tahmin etmeyi zorlaştırıyor:
herşey değişim halinde.
Yeni altyapı projelerinin ve farklı yapıların inşasının ardında yatan
sebepler var: bazıları yıllardır süregelen yapım sorunlarını hafifletmek
için tasarlanıyor, bazıları özellikle Olimpiyatlar için planlanıyor,
fakat hepsi atletler ve izleyiciler şehirden ayrıldıktan sonra da şehrin çevresine
katkıda bulunmaları ümidiyle inşa ediliyor. Sonuçları ne olursa olsun 2008
yılı Pekin'i bugün bildiğimiz şehirden dramatik biçimde farklı olacak.
İyi Bir İlk İzlenim
Pekin Uluslararası Havaalanı en son 1999'da Pekin Mimarlık Enstitüsü'nün
(BIAD) tasarımlarına bağlı olarak yenilendi. Kapasiteyi artırmanın yanı sıra
gelen ziyaretçilere Pekin'e ve tüm Çin'e dair bir ilk izlenim verecek üçüncü
bir terminalin inşası için yeni bir plan yapıldı.
Tasarım, künyesinde HSBC Binası, Chek Lap'teki Hong Kong Havaalanı ve
Londra'daki kötü şöhretli, Gherkin diye de bilinen Swiss Re Binası bulunan
Norman Foster'a ait. Havaalanının kendisi değişen tek tesis değil. Halen
Pekin Havaalanı'ndan şehre ulaşım shuttle otobüslerle ve pek de iyi
kokmayan taksilerle sağlanırken, 2008'de Dongzhimen'e kadar giden hafif raylı
sistem yapılacak.
Pekin'in ulaşımla ilgili planları vahşi kentleşmenin sürdürülebilirliğine
bağlı. Dongzhimen değişimi havaalanını şehrin metro sistemine, uzun
mesafe otobüs garlarına ve tabi ki Olimpik Köy'e bağlayacak. Pekin'in diğer
ulaşım altyapı planları arasında ise Olimpiyatlar'da ve sonraki oyunlarda
kullanılacak iki yeni hatla metro sisteminin genişlemesi ve şu anda kenti
kesen birkaç ana güzergah boyunca yol kapasitesinin artırılması var.
Buna karşılık bir grup, Dongzhimen ve Xizhimen'de giderek artan ulaşım
merkezlerinin zaten sıkışık olduğuna dikkat çekerek bu derece büyük ulaşım
değişikliklerinin gerekliliğini sorgulamaya başladılar bile. Projeye yakın
bir kaynak bu merkezlerin kapasitelerini artırmanın trafik sıkışıklığını
azaltmaya değil onlar üzerindeki baskıyı artırmaya yarayacağını
belirtti. Özellikle Dongzhimen, havaalanına yakınlığı nedeniyle tek bağlantı
noktası olacağı için daha da az gerekli olabilir. Yolların sıkışıklığı
ve insanları şehir içinde başka yerlerden Dongzhimen'e getiren kalabalık
metroyla birleşince, insanların yalnızca bir trene binmek için Dongzhimen'e
özel bir yolculuk yapmaya sıcak bakmaları pek ihtimal dahilinde değil. Araba
sahipleri havaalanına bir 20 dakika daha sürmeye devam edecek gibiler.
Bölgenin bir başka ilginç özelliği de gelecekte havaalanından şehre
varan uluslararası yolcular, uzun mesafe otobüslerle kırsal kesimden şehre
gelen insanlar ve Dongzhimen değişimini çevreleyen yeni apartmanlarda oturan
yüksek sosyo-ekonomik gruba mensup sakinleri arasındaki tezatlık olacaktır.
Dongzhimen'in güneyindeki büyük ölçek alışveriş merkezi ve Oriental
Kenzo Apartman Kompleksi şimdiden iş yapmaya başladı. Ünlü film yönetmeni
Zhang Yimou, su geri dönüşüm tesisatı ve yeşil ısıtma teknolojisi yüzünden
çevre dostu olarak satılan Dongzhimen'in kuzeyinde hala inşa halinde bir gelişim
olan MOMA'nın en üst katınının tümünü yakın zamanda satın aldı.
Dongzhimen'den Olimpik Köy'e metroyla, hafif raylı sistemle veya otobüsle
gitmek mümkün olacak. İki başlıca Olimpik proje "Kuş Yuvası" adıyla
anılan Olimpik Stadyum ve aynı zamanda "Su Kübü" olarak da bilinen
Ulusal Yüzme Merkezi. Kuş Yuvası İsviçreli Herzog & De Meuron firması
tarafından tasarlandı. Firmanın daha önceki işleri arasında Londra'da
Thames Nehri kıyısında eski bir güç istasyonunun yenilenerek Tate Modern
Sanat Müzesi'ne dönüştürülmesi de bulunuyor. Herzog & De Meuron ayrıca
geçen yıl Londra'nın dışındaki Laban Dans Merkezi tasarımıyla Sterling
Mimarlık Ödülü'nün de sahibi oldu.
Su Kübü 2000 Sydney Oyunları'nda Uluslararası Atletik Merkez ve Aquatic
Merkez'i Ove Arup Engineering ile birlikte tasarlayan Avustralyalı firma PTW
tarafından tasarlandı. PTW Çin'de pekçok proje yaptı ve Şangay ile
Pekin'de ofisleri bulunuyor. Ove Arup ise havaalanının yeni terminali,
Dongzhimen değişimi ve CCTV genel merkezi de dahil olmak üzere Pekin'deki
yeni projelerin büyük çoğunluğunun mühendislik işlerinden tek başına
sorumlu olan bir firma.
Güç Kulesi
Bu yapı muhtemelen Olimpik ziyaretçiler için görülmesi gereken bir
turistik bölge olacak. CCTV binası Çin'in hatta dünyanın daha önce gördüğü
hiçbir şeye benzemiyor. Yapı Çin'deki tümü yabancı mimarlar tarafından
tasarlanmış büyük mimari projelerin insanların algılarındaki rollerini değiştirecek.
CCTV projesi Rem Koolhaas tarafından yürütülen OMA firması tarafından
tasarlandı. 1980'ler ve 1990'larda Koolhaas, başlıca tasarımlarının hiçbiri
inşa edilmeden çok önce yazdığı Delirious New York gibi kitaplarla adını
duyuran uluslararası mimarlığın kötü çocuğuydu. Koolhaas'ın künyesinde
New York'taki Prada mağazası ve Berlin'deki Hollanda Başkonsolosluğu yer alıyor.
Şu sıralarda ise Avrupa Parlamentosu yeni genel merkezini tasarlama göreviyle
yükümlü.
CCTV genel merkezi Pekin'in en avantgard yapısı olabilecekken Koolhaas bir
yandan da Pekin'in hutonglarının tahribatı ve korunması üzerine bir rapor
yazmak üzere seçildi.
CCTV binasının yaşadığı bazı sorunlar ve eleştiriler Çin'e gelen
uluslararası mimarlık firmalarının karşılaştığı zorlukların
temsilcisi oluyor: tasarımlarının yeterince Çinli olmaması ve bu hırslı
projelerin yabancı mimarların Çin'i tasarımları için, yaşamak zorunda
olmadıkları deneysel bir oyun alanı olarak kullanmaları gibi.
Yumurta Kabuğu Üzerinde Yürümek
En tartışılabilir yeni yapılardan biri de, Fransız mimar Paul Andreu
tarafından tasarlanan "Yumurta Kabuğu" olarak anılan, Tian'anmen
Meydanı'ndaki Great Hall of the People'ın batı yakasındaki yeni Ulusal
Tiyatro. Paul Andreu'nun daha önceki işleri arasında Osaka Denizcilik Müzesi
ve Dubai Havaalanı yer alıyor.
Tiyatronun oval kubbesi tamamlanmaya başlıyor ve çevresindekilerle zıtlık
oluşturuyor. Bu yapıyla ilgili Pekin merkezinin feng shui'sini bozduğu ve ne
Great Hall of the People ile ne de yakındaki Yasak Kent'in geleneksel ev
tipleriyle uyuştuğu yolunda şikayetler bulunuyor. Yine de Çin'in modern kent
planlaması Tianjin, Şangay ve Harbin gibi şehirlerde kentsel yerleşimlerin
ızgara planlarından başlayarak Amerika'nın spagetti kavşaklarını anımsatan
yakın zamanlı otoyollarıyla her zaman Batı'ya bakar olmuştur. Pekin'in
sivri uluslararası mimarlardan yana olan tercihi, modern dünya seviyesine yükselme
isteğinin ve Çin'in 21. yüzyıl başında "modern"den ne anladığının
tahmin edilebilir bir manifestosudur. Dünyaya kendini tanıtmanın en önemli
aracı olan Olimpiyatlar da işin içine girince insan dikkate değer, büyük
ve görkemli projeler beklemeden edemiyor.
Kırmızı Bölgede
Bu projeler ölçekte gerçekten Olimpiyatlar'la ilgili olsa da ve Pekin'in
ufuk çizgisini ne kadar fantastik ve fütüristik hale getirseler de sonunda
sadece 2008 Oyunları'nın yalnız anımsatıcıları olarak da kalabilirler.
Olimpik Köy'ün kurulması CBD'yi (Çin Dünya Kompleksi) karşılayan bölgede
emlak fiyatlarının artmasına yardımcı olsa da hala Pekin'in kuzey bölgelerinde
sosyal veya kamusal bir merkez olmaktan çok uzak. Projenin başlangıçtaki yatırımını
telafi etmesi ve Olimpiyatlar sonrası da finansal olarak yaşayabilmesi amacıyla,
Su Kübü gibi tesisler dışarıya kiralanacak ve yüksek-sınıf spor salonları
olarak kullanılacak. Pekin Olimpiyat Oyunları'nın finansal direktörlerinden
medyaya gönderilen tüm işaretler temel amaçlarının bu yapıların ticari
olarak yaşayabilmesini sağlamak olduğu yönünde.
Organizatörler Barselona Oyunları'nı örnek almışlar ve 1992'deki
Oyunlar'ın Barselona'da olduğu gibi 2008 Oyunları'nın da Çin'in başkentinin
de profilini yükselteceğini umuyorlar. Belediye başkanı Oyunları kentin tüm
gözardı edilmiş sorunlarını tanımlamak ve çözmek için bir fırsat
olarak gördüğü için Olimpiyatlar Barselona'ya tüm diğer Olimpiyat şehirlerine
yaptığından daha fazla katkıda bulunmuştu. Barselonalılar şimdi bir dönem
atletlerin kaldığı villalarda ikamet etmekte ve Olimpik Köy kentin canlı kısmı,
bir iş ve sanat merkezi olarak tamamen birleştirilmiş durumda. Şehri değiştirmek
için gereken güç ve hız açıkça orada olsa da Pekin'in de aynı sona
varacağını söylemek bu aşamada zor gözüküyor.
Olimpik projeleri bekleyen sorunlardan bir diğeri ise bu dünya çapındaki
mimarlar arasındaki tutarsızlık ve işçilikle yüksek kalite malzeme elde
etmek konusundaki problemler. Mimarlar her zaman en son detayına ve malzemenin
dokusuna kadar binalarının bitmiş halinin nasıl görüneceği konusunda tam
bir görüşe sahiptirler ki bu bitmiş proje de her zaman beklendiği gibi işlemez.
Umut Işığı
Herşeye rağmen Olimpiyatlar'a dayalı gelişmenin şu andaki aşaması, şehir
için pek çok imkan ortaya koyuyor. Tüm mimari firmaları Çinli bir ortakla
çalışmaya zorlayan bir yönetmelik var. Bu Çinli ve yabancı mimarlar arasında
benzersiz bir etkileşim şansı sağlıyor ve potansiyel olarak yeni,
kozmopolit bir Çinli mimar kuşağına işaret ediyor.
Bu değişim şimdiden görülüyor. Bazı özel sektör mülk müteahhitleri,
20. yüzyıl sonu Çin kentsel tasarımını karakterize eden beton bloklar ve
yapay Çin çatılarından radikal bir kopuş niteliği taşıyan cesur mimari
tasarımlar öne sürüyorlar. Bu bağlamda fark edilebilir bir başarı,
Pekin'in kuzeydoğusunda Wangjing yakınlarında bir apartman kompleksi olan
CLASS. Özgün tasarımlarıyla pazarlanan CLASS, CBD'ye kıyasla
dezavantajlı konumuna rağmen tüm dairelerini satmayı başardı. Daha önce sözü
edilen MOMA, CBD'deki Central Park (bir Hong Kong Land projesi) ve Amerikan inşaat
firması Hines tarafından yapılan Park Avenue yüksek kalitede inşaat ve
tasarımın bilincinde olan özel sektörün örnekleri.
Bu yaklaşıma öncülük eden müteahhit ekip, Pan Shiyi ve Zhang Xin tarafından
yürütülen "SOHO Çin"dir. SOHO ilk olarak ismini, geçen yıl
Venedik Bienali'nde modern mimariye katkılarından ötürü Pan ve Zhang Ödülleri'ni
kazanan Çin Seddi yakınındaki Commune projesiyle duyurmuş ve ilk kez Çinliler
bu derece uluslararası bir takdir elde etmiştir.
SOHO daha sonra, bu aşamada hem finansal olarak başarılı hem de yeni
modern komplekslere yaklaşımları açısından benzersiz gibi görünen
"SOHO Yeni Kent"le (Xiandaicheng) ve henüz tamamlanan "Jianwai
SOHO"yla devam etti. Her iki proje de tanınmış mimarlarla yüksek
kaliteli uluslararası standart konutlaşmayı Pekin'e taşıyarak kendilerini açıkça
pazarladılar. Aynı zamanda bu projeler, belli yüksek-gelirli kişiler için
uygun olsa da Pekin sakinlerinin yaşam standartlarını direk olarak etkileyen
projelerdi.
SOHO, şu sıralar dünyanın en büyük ve en hırslı özel sektör mimari
projelerinden birine girişmiş durumda: "SOHO City". Pekin'in güneydoğusunda
Tianjin otoyolunun yanında konumlanmış SOHO City 1.000.000m²'lik bir
apartman, ofis, dükkan ve parklar topluluğu. Proje, Nobel Ödülü'nün mimari
karşılığı sayılan Pritzker Mimarlık Ödülü'nün sahibi olan Irak doğumlu
İngiliz vatandaşı Zaha Hadid tarafından tasarlanıyor. Hadid'in daha önceki
işleri arasında Cincinnati'de yeni tamamlanan Rosenthal Çağdaş Sanatlar
Merkezi ve Leipzig'deki BMW Tesisi Merkez Binası yer alıyor.
SOHO City birlikte akması gereken ve insan ve etkinlik akışını kolaylaştıran
asimetrik bir dizi farklı yapıyı kapsıyor. SOHO City'nin sıkışıklığa
ve Pekin'in gelişme sorunlarına karışmadan organik olarak büyüyüp gelişen,
kendi sosyo-kültürel yaşantısıyla bir mikro-şehir olması ümit ediliyor.
Ama tabi ki pazarlama taleplerini sorgulamak için SOHO City inşa edilene ve
insanlar yerleşene kadar beklemek gerekiyor.
Daha önemlisi özel mülk sektörü oyuncuları iyi kalite konuta yatırımın
rağbet gördüğünü ve finansal olarak başarılı olduğunu gösteriyor. Bu,
hala dünyanın en kalabalık nüfusa sahip ulusunun kentsel tasarımının
geleceği için iyi bir gelişme.
Bu durumda 2008'de Olimpiyatlar için ilk ziyaretçiler geldiğinde
kendilerini anime bir Neo-Tokyo'yu andıran bir şehirde mi bulacaklar? Şehir,
içinde yaşanacak bir yer olarak mı işleyecek yoksa uluslararası mimarlık için
sözgelimi bir vitrin mi olacak? Pekin'den geriye belirleyici Çinli bir şey
kalacak mı?
Bu soruları yanıtlamak imkansız. Kesin olan şu ki; önümüzdeki birkaç
yılda Pekin avantgard mimarlık için dünyada bir sıcak nokta ve de 21. yüzyıl
şehrinin inşasında yaşayan bir deney olmaya devam edecek.
Xinhuanet - Ezgi Kocahan - Arkitera
|