reklam

19 Haziran 2004 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

Devlet Sultanahmet’ten çekiliyor

Unesco tarafından Dünya Kültür Mirası Merkezi listesine alınan Sultanahmet Arkeolojik Sit Alanı yeniden düzenleniyor. Yeraltı ve yerüstünde yapılacak olan düzenleme kapsamında İl Genel Meclisi binası yıkılacak ve arsası yeşil alan olarak düzenlenecek.

Sultanahmet Adliyesi yıkılarak, altında bulunan Lausos Sarayı, Hipodrom’un tribünleri, Aya Eufemia Kilisesi ve Trikdinyum yapısına ait arkeolojik kalıntılar açığa çıkarılacak. Tapu Kadastro İdaresi ise turizme hizmet vermek için özelleştirilerek otele dönüştürülecek.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, seçimden bir süre önce açıkladığı İstanbul turizm planını kademe kademe hayata geçirmeye başladı. Talimhane’den başlatılan çalışma hızlı bir biçimde Sultanahmet’i de kapsamına aldı.

Sultanahmet’in çehresini olduğu gibi değiştirecek olan yeni düzenleme için kurumlar arası protokoller imzaya açıldı. Adliye binası için Tarihi Yarımada dışında kalan üç alternatif üzerine durulurken, İl Özel İdaresi’nin ve Tapu Dairesi’nin de surdışına çıkarılması planlanıyor.

Türk turizminin başkenti olarak bilinen ve geçmişi 3000 yıl öncesine kadar uzanan Sultanahmet, 1940’lardan sonra başta kamu binaları olmak üzere yüzlerce yeni yapı tarafından istila edildi ve meydan tarihi karakterini kaybetmeye başladı.

Başkan Kadir Topbaş’ın, ‘Kentleşme serüvenimizin, en talihsiz ve büyük hatası’ dediği bu değişimi tersine çevirmek için Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde bir proje hazırlandı. ‘Sultanahmet Arkeolojik Sit Alanı Rehabilitasyon Projesi’ başlığını taşıyan bu proje, tarihi eserler üzerinde tazyik yapan ve sit özelliği taşımayan kamu binalarının yıkılmasını öngörüyor. Tarihi karaktere sahip yapıların ise işlev değiştirilerek konaklama amaçlı hizmet vermek amacıyla turizm işletmelerine dönüştürülmesini hedefliyor.

İstanbul Valiliği de bu projede belediye ile birlikte çalışıyor. İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı, Sultanahmet ve çevresinde yer alan tüm kamu binalarının kademe kademe bölgeyi terk edeceğini, Yerebatan Caddesi üzerindeki Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün binalarının da tahliye edileceğini söylüyor: ‘Tarihi yapılar özel bakım ve ilgi istiyor, kamu bu eserlerin bakımını gerektiği şekilde yapamıyor. Ayrıca bu güzel yapıların sadece ilgili kamu kuruluşuna işi düşen vatandaşlara değil, tüm insanlığa açık hale getirilmesi gerekiyor.

Turizm seferberliği için kamunun tüm topluma öncülük etmesi gerekiyor.’

Adliye Sarayı yıkılıyor, hazineler açığa çıkıyor

İl Genel Meclisi binası yeri yeşil alana açılıyor

Saray binasındaki Tapu İdaresi otele dönüşüyor

Tarihi Sarnıç üzerimdeki İl Genel Meclisi
Yerebatan Sarnıcı’nın üzerine inşa edilmiş olan İl Genel Meclisi merkezi, 1600 yıllık sarnıcı yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmıştı. İstanbul’un sembollerinden biri olan sarnıç, su mimarisi açısından dünya kültür mirasının da en değerli parçası sayılıyor.

Osmanlı döneminde bu arazinin üzerinde bir ahşap konak vardı. Cumhuriyet döneminde bu konak yıkılarak yerine 44. İlkokul inşa edildi. Erken dönem Cumhuriyet mimarisinin izlerini taşıyan bu yapı 1974’te yok edildi ve araziye İl Genel Meclisi binası yapıldı.

Yapının bir kısmı Yerebatan Sarnıcı’nın üstünde yer alırken bir bölümü de Yerebatan’ın tahliye sarnıçlarının üstüne oturtuldu. İl Genel Meclisi buraya yerleştikten sonra İstanbullular ve turistler bu sarnıçları göremedi. Tahliye sarnıçlarının bir kısmı da Meclis binasının karşısındaki Muhterem Efendi Sokak, 15 numarada bulunan Fazilet Neşriyat AŞ adlı bir şirket tarafından kağıt ve hurda deposu olarak kullanılıyor.

İl Genel Meclisi binasının yeri İstanbul Valiliği tasarrufunda. Valilik geçtiğimiz yıl Fatih İlçesi sınırlarında belirlenen bir arsa üzerine yeni Meclis binasının inşası için planlama yaptı. İl Özel İdaresi bütçesinden 7 trilyon 600 milyar lira ayırdı. Fakat Anıtlar Kurulu büyük kamu binalarının Tarihi Yarımada dışına taşınması gerektiği yönünde görüş bildirince inşaatın yapımına başlanamadı.

Kültür ve turizmden sorumlu İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı, ‘Yeni bina için birkaç arazi tespit ettik. Uzman arkadaşlarımız hangisini uygun görürlerse orada binanın yapımına hızla başlayacağız’ diyor. İl Genel Meclisi’nin yıkılmasının ardından Sultanahmet’e yaklaşık 3 bin metrekarelik bir yeşil alan kazandırılmış olacak ve tahliye sarnıçları ziyaretçilere açılacak.

Adliye Sarayının Altında Hazine Yatıyor
İbrahim Paşa Sarayı ile Binbirdirek Sarnıcı arasında kalan Adliye Sarayı, deprem sırasında ağır hasar gördü. Taşıyıcı duvarlarında derin çatlaklar oluşan yapının önceleri çelik taşıyıcılarla takviye edilmesi düşünüldü. Kısmı bir tadilattan geçirilen binanın çatlakları sıvalarla kapatıldı.

Kritik davalar sırasında sürekli eylemlere ve çatışmalara sahne olduğu için çevredeki turizm esnafı ve sivil toplum örgütleri adliyenin başka bir yere taşınması için defalarca başvuruda bulundu.

Adliye Sarayı’nın inşaatı sırasında birbirinden ilginç olaylar yaşanmıştı. Ayasofya’nın karşısında bulunan eski adliyenin 1933’te yanmasının ardından yeni bir bina yapılmasına karar verilmiş çalışmalar yıllarca sürmüş ve araya İkinci Dünya Savaşı girince ertelenmişti. Yeni Adliye Sarayı için 1949’da bir yarışma açılmış, yarışmayı dönemin ünlü mimarlarından Sedat Hakkı Eldem ile Emin Onat’ın birlikte çizdiği proje kazanmıştı. Fakat proje düşünüldüğünden daha hacimli çıkınca İbrahim Paşa Sarayı’nın bir bölümünün yıkılmasına karar verilmiş bu karar çok hararetli tartışmaların yaşanmasına neden olmuştu. Ama bu tartışmalar sarayın bir bölümünün yerle bir olmasına engel olamamıştı.

Temel kazısı sırasında ise ikinci bir sürpriz yaşanmış, yüzyıllardır kayıp olan Bizans eserleri kazmaların keskin uçlarına takılıvermişti. 1958’de yapılan kazılar sırasında Ayia Eufemia Kilisesi, Lausos Sarayı ve Hipodrom’un tribünlerinin bir bölümünün kalıntıları ortaya çıkmıştı. 415-420 yılları arasında inşa edilen sarayın içinde Bizans döneminde antik eser koleksiyonu varmış. Daire şaklindeki kabul salonu 20 metre çapında bir kubbe ile örtülü olan sarayın zeminini eşsiz güzellikte mozaik panoyla kaplıymış. Kalıntılarda ortaya çıkan Ayia Eufemia Kilisesi ise 7. yüzyılda yapılmış.

Başkan Topbaş, Adliye Binası’nın boşaltılmasından sonra uzmanların da görüşüne başvurularak, tarihi eserlerin üstünde bulunan binanın tamamen yıkılmasının ya da turizme hizmet vermesinin gündemde olduğunu söyledi. Adliye Sarayı yıkıldığında İstanbul çok geniş bir arkeolojik sit alanı ve yeni bir açık hava müzesi daha kazanmış olacak...

Talimhane 30 gün içinde yayalaştırıldı
Kadir Topbaş’ın Beyoğlu Belediye Başkanı olduğu dönemde planladığı Talimhane Yayalaştırma Projesi 30 gün gibi kısa bir zamanda bitirilerek bugün İstanbulluların hizmetine giriyor. Bir zamanlar Taksim Kışlası’nın talim alanı olarak kullanıldığı için Talimhane adını alan ve içinde çok sayıda turistik oteli barındıran bölgede beş cadde araç trafiğine kapatıldı. 6 trilyon liraya malolan çalışma kapsamında, tüm altyapı yenilendi. İlk kez uygulanan bir sistemle, cadde ve sokaklara sekiz tane kırılmaz boru, tüm binalara da üç boş altyapı borusu monte edildi. Böylece elektrik, telefon gibi hatların döşenme ve arızalanması durumunda kaz-boz yapılmadan, döşemelere zarar verilmeden altyapı çalışması yapılabilecek. Yollar granit plak kaplama ve acil araç trafik sirkülasyonu için de granit küptaş ile döşendi. Kullanılan doğal granit malzemesinin yüzde 95’i yerli. Taşlar; Ankara, Alanya, Bergama, Erdek, Aksaray ve Bulancak’tan getirildi.

Çelik gergiler üzerine yerleştirilen kataner aydınlatma sistemi sayesinde bölge gündüz gibi aydınlık olacak. Bölgenin 24 saat devrede olacak özel güvenliğini işletme sahipleri karşılayacak.

Tapu Kadastro Eski Bir Saray Binası
Tapu Kadastro Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğu bina, Sultanahmet’te turizme kazandırılacak ikinci önemli yapı. Türk İslam Eserleri Müzesi’ne dönüştürülen İbrahim Paşa Sarayı’nın bahçesi olan arazide 1881’de inşa edilmiş. 150 metrekarelik merdiven sahanlığı mermer basamaklarla yükselen dört katlı yapının altında Binans tonozlarının üstüne kurulmuş sarnıçlar, ambarlar var.

Yüksek tavanlı yapının bünyesinde 120’ye yakın ofis odası bulunuyor. Sultanahmet Camii ve Ayasofya Müzesi manzaralı olan eser, meydanın batı cephesinin yaklaşık dörtte birini kaplıyor. Eski eser onarımı dikkate alınmadan yapılan tadilatlar dolayısıyla oldukça hasar görmüş Tapu İdaresi’nin konaklama merkezine dönüştürülmesi hedefleniyor. Başkan Topbaş, Adalet Bakanlığı’yla bu konuda mutabık kaldıklarını, yeni bölge müdürlüğü binasının inşa edilmesinden sonra Tapu İdaresi’nin boşaltılacağını söylüyor.
Hürriyet - Ersin Kalkan

 

Haziran 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Diyalog

Aydan Balamir, Ziya Tanalı
 ve Abdi Güzer
27 Nisan - 29 Haziran 2004 tarihleri arasında Diyalog bölümümüze konuk oluyor.

Ulusal Mimarlık Ödülleri üzerine gerçekleşen Diyalog buluşmasını  okumak için  buraya tıklayın...

Ulusal Mimarlık Ödülleri hakkında görüşlerinizi bildirmek için buraya tıklayın...

 
Vitra'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz