reklam

23 Haziran 2004 Çarşamba
Ana Sayfa > Haberler

Sen de mi 'TCDD'?..

''Özelleştirme'' denince aklıma neler geliyorsa, bunun ''tam tersi'' ni çağrıştırarak yüreğime su serpen kurumlarımızın başında ''Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları'' (TCDD) gelir.

Sadece 10. Yıl Marşımızdaki ulusal coşkunun ''demir ağlarla'' simgelenmesinden ötürü değil... Bu kurumun gelmiş geçmiş tüm dönemlerine baktığımızda, ödünsüz bir yurtseverliğin ve sonuna kadar ulusal çıkarları savunmanın ''onurlu geleneğini'' görürüm...

Yurtsever bakışlar
Beş altı yıl önceki sert kış aylarıydı...

İstanbul'daki bir ulaşım kongresine ''karayollarındaki kar tıkanıklığı'' nedeniyle çoğu kimse katılamamıştı. Ankara'dan trenle gelen demiryolcularla ''az ama öz'' bir beraberlik yaşamıştık.

Ülkeyi demiryolu uygarlığında geliştirmek yerine karayolu açmazına tutsak eden politikalar kim bilir kaçıncı kez eleştirilirken, TCDD'nin geleceğine ilişkin en ciddi tehlikenin ''özelleştirmeye bulaşması'' olacağı da açıkça dile getirilmişti.

Özellikle uzmanlar ve sendikacılarla kimi yürekli bürokratlar bunu söylediklerinde, salondakilerin ''yüzlerini'' inceledim. Yaşantımda hemen tümü bu denli aydınlık, bu denli emektar ve bu denli ''yurtsever'' bakışlı bir topluluk görmemiştim desem yeridir.

Konuşma sıram geldiğinde, aynı gözlere hayranlıkla bakarak dedim ki: ''Ben, özelleştirmelerle ilgili toplantılara da katıldım. Hiçbirisinde siz demiryolculardaki şu anda da izlediğim sevdalı bakışlara rastlamadım. Bence sizlerdeki bu mangal gibi yürek ve bu ulusal bilinç var oldukça, ne TCDD'yi satabilirler ne de sizin kuşaktan kuşağa geçen demiryolcu bilincinizi yok edebilirler...''

Şimdi elimde bir duyuru metni, bir de haber kupürü var.

Duyuru, TCDD Genel Müdürlüğü'nden... ''Kentlerin kalbi olan 500 istasyonu ve tüm alanlarını özel sektörle işbirliği yaparak kente yeniden kazandırmak istiyoruz...'' diye başlıyor ve tüm gar binalarının ''istekte bulunacak girişimcilere kiralanacağı'' ilan ediliyor.

Haber ise İstanbul'daki ''Harem-Kadıköy'' arasında bulunan TCDD arazilerine ''gökdelenlerin'' sıralanacağını bildiriyor. Radikal'de Dilek Güngör 'ün yazdığına göre, bu bölgedeki limanın da kalkmasıyla birlikte ''boşalacak'' araziye, New York'taki dünyanın finans merkezi semti ''Manhattan'' görünümü verecek bir proje hazırlanmış... (08.06. 2004)

Önce TCDD duyurusunu düşündüm... O gar ve istasyon binaları ki sadece ülkemizin değil, aynı zamanda yine TCDD'nin de cumhuriyet tarihi içindeki ''uygarlık kültürünün'' en anlamlı ''ulusal mirası'' değil midir?

Böylesi ''örnek'' bir mimarlık ve sanat anlayışının ürünlerini ''elden çıkartmak'' isteyen Ulaştırma Bakanlığı yöneticileri, acaba yine TCDD'nin o emektar ve yurtsever yüzlerinden hiç etkilenmiyorlar mı?

Sonra yeniden Radikal'deki haberde kullanılan ''projenin resmine'' baktım... Şimdi Marmara Üniversitesi olan tarihi Haydarpaşa Lisesi binası, dev kulelerin arasında kaybolmuş. Aynı kıyıların mücevheri Selimiye Kışlası ne duruma düşmüş belli değil. Hele Haydarpaşa Garı binası, aynı gökdelenlerin yanında ''zavallı'' bir konumda...

Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, Marmara'dan İstanbul'a yaklaşırken, Boğaziçi'ne girişin Anadolu yakasındaki en önemli kentsel peyzaj alanında ''İstanbul kimliği'' tümüyle yok ediliyor. Yerine ''New York'' taklidi bir rant ve çıkar görüntüsü getiriliyor...

Biz Marmaray 'ı desteklerken, buna neden olan Ulaştırma Bakanlığı'ndaki ''TCDD ruhunu'' da kutlamıştık.

Acaba bu proje hangi ruhun ürünü dersiniz?..
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Haziran 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Sokakları, caddeleri, binaları, sorunları, keyifleri, artıları ve eksileri ile kentte yaşamak, kentli olmak üzerine söylemek istedikleriniz Kent ve Çevre forumunda

Arkitera.com/forum

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz