reklam

16 Eylül 2004 Perşembe
Ana Sayfa > Haberler

Boğaz'a köprü; 3 değil, 5 yetmez

İstanbul'un dünyanın en kalabalık 100 ili arasında 28. olduğu açıklandı. Avrupa'da ise İstanbul 4. sırada geliyor.

Bu hızlı nüfus artışına paralel hızlı bir şehirleşme, modernleşme yaşanıyor mu?

Hayır.

Başbakan Erdoğan önceki gün "İstanbul'da 3. köprüyü mutlaka yapacağız" dedi.

Bazıları yeni köprü inşasına karşı çıkıyor. Oysa nüfus artışı yani İstanbul'a göç durdurulmadıkça yeni yeni Boğaz köprülerine ihtiyaç doğacaktır.

Konu İstanbul olunca söylenecek söz o kadar çok ki... Örneğin, Eminönü'ndeki ve Boğaz'daki "balık ekmek" tekneleri. Kaldırılıyor. Onları savunmak Eminönü Meydanı'nda işportayı savunmaktan farklı sayılabilir mi?

Eskiden Eminönü'ndeki "balık ekmekçi"ler köprü dubalarına yanaşık satış yapardı, yani gözden uzaktı. Boğaz'da ise hiç balık lokantası teknesi yoktu.

İstenirse onlara şimdi "göz bozmayacak" kuytu bir köşe bulunabilir.

BİR süre önce "Turizmi Geliştirme Platformu" toplandı, İstanbul için bir rapor hazırladı. Dikkate alınmadıktan sonra raporlar ne işe yarar?

Yıllardır bu köşede biz de önerilerde bulunduk. 1993'ten beri bunları sık sık da tekrarlamışız.

Örneğin Boğaz'ın Anadolu yakasına sahil yolu, bugün mevcut olan yol üzerindeki yüksek duvarların indirilmesi. Tophane'deki depo ve antrepoların kaldırılması. Dolmabahçe Sarayı'nın ve Tophane'den Ortaköy'e, sahili ve tarihi eserleri perdeleyen duvarların yıkılması. Tophane'den Ortaköy'e sahil yolu yapımı. Tüm tarihi eserlerin ve özellikle 2 Boğaz köprüsünün geceleri "siluetleri"ni ortaya çıkartacak şekilde aydınlatılması.

Bu önerilerden bazılarını Turizm Geliştirme Platformu'nun raporunda da görmek herhalde İstanbul severleri ümitlendirmiştir.

BİR yabancı uzman, daha 1992'de şöyle diyordu:

"Avrupa Konseyi İstanbul'dan vazgeçip Venedik'i korumaya alıyor. Çünkü insanların düşüncesini değiştirmeden İstanbul'u kurtarmak mümkün değildir. Oysa insanlar İstanbul'u eritiyor, yok ediyor. Bu eğitim, bilinçlenme ve göçün önlenmesi meselesidir."

Bu görüş hala geçerli sayılmaz mı?

1999'da, yani bundan 5 yıl önce "World Future Society" adlı, merkezi Washington'da bulunan "Dünya Geleceği Araştırma Merkezi"nin ekonomi ve teknoloji uzmanlarından McKinley Conway, "İstanbul'un süper kent olmaya aday olduğunu" açıklamıştı.

İstanbul aday oldu ama, süper kent oldu mu?

Hayır.

En önemli nokta kente ait olma duygusunun ve kentlilik bilincinin pekiştirilmesi, geliştirilmesi ise biz bunu da başaramadık.
Milliyet - Doğan Heper

 

Eylül 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Kentin fiziksel çevresi, sorunları ve kentli olmak üzerine görüşlerinizi Kent başlığı  altında tartışıyoruz.

Arkitera.com/forum

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz