Park Otel inşaatı bir 'onay'a
kaldı
1989’da yapımına başlanan ve Nurettin Sözen tarafından 1994’te inşaatı
durdurulan otele yeniden kazma vurulması için artık top Anıtlar
Kurulu’nda.
Taksim'de Sürmeli Ailesi tarafından 15 yıl önce yapımına başlanan,
ancak kentin estetiğini bozduğu gerekçesiyle dönemin belediye başkanı
Nurettin Sözen tarafından inşaatı durdurularak 20 katı yıkılan Park Otel
yeniden inşa edilmeyi bekliyor. Bölgenin SİT alanı ilan edilmesi nedeniyle
Anıtlar Kurulu'ndan onay bekleyen Sürmeli Ailesi, otelin neden olduğu görüntü
kirliliğini ortadan kaldırmak için gerekli izni alır almaz, inşaatı 5 yıldızlı
bir otele çevirmenin planlarını yapıyor. Gümüşsuyu'nda Sürmeli Ailesi
tarafından 1989 yılında temeli atılan Park Otel'in ruhsatını dönemin İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan verdi. Ancak Dalan'dan sonra başkan
olan Nurettin Sözen, otelin inşaatının durdurulması için dava açtı.
Turgut Özal başbakanlığındaki hükümet ise inşaatın devamı için Büyükşehir
Belediyesi'nin imar yetkisini elinden alarak bölgeyi turizm merkezi ilan etti.
Ancak hükümetin bu kararına rağmen, mahkeme, 1994 yılında inşaatı süren
otel hakkında yıkım kararı verdi ve otelin 20 katı yıkıldı. Park Otel,
yalnızca vatandaşların ve şehir planlamacılarının değil, Sürmeli
Ailesi'ni de rahatsız ediyor. Otelin sahibi Meral Sürmeli, "Onay çıktığında
çalışmalar başlayacak. Yeni otel proje olarak eski Park Otel'e
benzeyecek" diye konuşuyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız İstanbul
Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu, "20 katın yıkılması bir kazanım.
Silüeti bozan bir yükseklik ve kütle vardı. Kent suçu niteliğindeydi.
Burada halen altyapı ve silüet sorunu oluşturan bir kütle var. Bu kütleye
de operasyon yapılmadır. Daha sonra şehre yakışan bir mimari bulunur"
diyor. İTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan ise binaların 50 ve 70 yıl
ömürle değerlendirildiğini, binanın bu kriterlerde ömrünün üçte
ikisini tamamladığını ifade ederek "Binanın ıslaklığa açık
olmaması gerekiyor. Zamanında ziftlenerek beton bölümlerinin yalıtılması
gerekiyordu. Islaklık çürümeyi getirir. Çürüme zaman içinde ilerler.
Normalde burada beton yıpranması söz konusudur. Betonun niteliği zaman içinde
düşer. Bu binanın yapıldığı sırada kaymaya karşı çok iyi önlem alınmıştı..
Ama 1999 depremi geçirdiğini de unutmayalım. Eğer yeniden inşaat başlanacaksa
kontrolden geçmesi lazım" şeklinde görüş bildiriyor.
Sabah - Hasan Erşan
|