|
Gökkafes'e karşı Tayyip Bey'e destek olalım
Dün sabah bizim gazetenin manşetini görünce içimi sevinç kapladı. Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Ritz - Carlton'da yapıldığı için, Sermaye Piyasası Kurulu
SPK'nın toplantısına katılmaktan son anda vazgeçmiş.
Ben de açıldığı günden beri Ritz - Carlton'u protesto ettiğim halde, Erdoğan'ın
tavrı maalesef gözümden kaçmış. Üstelik İstanbul Belediye Başkanı olduğu
dönemde, dünyanın en güzel şehri İstanbulumuzun göğsüne bu hançer vurulmasın
diye alabildiğine mücadele edişini dikkatle izlediğim ve takdir ettiğim halde...
Bu vesileyle 24 metrelik inşaat iznini 134 metreye çıkartarak Gökkafes çıbanının
yolunu açan ANAP'lı Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ı, ardından yapılmasın diye
yoğun mücadele veren CHP'li Belediye Başkanı Nurettin Sözen'i ve 1998'de
başbakan olarak RP'li Beyoğlu Belediyesi sınırları içinde olan arazinin, ANAP'lı
Şişli Belediyesi'ne intikalini sağlayan Mesut Yılmaz'ı da anmadan geçmeyelim.
Eski yazılarımdan alıntı yapmak adetim olmadığı halde, çevreyi ve yasaları
katleden Gökkafes için bugün bir istisna yapmaya karar verdim. Belki Erdoğan'ın
bu kişilikli duruşundan sonra sizler de gerek davet veren, gerekse davete icabet
eden olarak konuyu yeniden düşünürsünüz diye...
Ritz'de cilt bakımı!
18 Ekim 2001, Gökkafes'e adımımı atmayacağım- Ritz - Carlton Oteli'ndeki
aktivitelerle ilgili olarak son dönemde davet üzerine davet geliyor. Önce
sinemanın açılışı. Ardından mağaza açılışları. Son olarak da çoğu kadın
gazetecinin kolay kolay reddedemeyeceği bir çağrı: 10 - 31 Ekim tarihleri
arasında bize uygun bir gün ve saatte ücretsiz cilt bakımı, yüz temizliği ve
makyaj yaptırabilirmişiz bu lüks otelde. Eh artık gazeteye döndükten sonra
otelin özellik ve güzelliklerinin çarşaf çarşaf anlatıldığı köşe yazılarını
beklemek hakları! Erkek köşe yazarları için de cilt bakımı ve makyaj yerine
geçecek "gel gel"leri vardır herhalde... Ritz - Carlton adına bunu yapanları
kınamıyorum. Ama İstanbul'un tam göbeğinde, yasaları - öngörünümü falan hiçe
sayarak, ilçe belediye sınırlarını bile değiştirtmeye (izin vermeyen belediyeyi
dışlamak için) cüret eden, kaçak binaların en pervasızı, en yüzsüzü olan
Gökkafes'i protesto ettiğim için onlar da beni kınamasınlar. Gökkafeslere
yenilerinin eklenmemesi için, o oteli kullanabilecek maddi güce sahip
İstanbulluların da tavır koymaları gerek aslında.
Lüks konutlar boş
25 Kasım 2001, Gökkafes gözden düştü - Başlığı görünce sanmayın ki Gökkafes'in
gözden düşmesinin nedeni, benim "Gökkafes'e adımımı atmayacağım"ı bu köşeden
ilan etmem! Bütün suç, Usame Bin Ladin'in adamlarında! Amerika'daki İkiz
Kuleler'e uçaklarla dalış yapmasalardı, Gökkafes de bugün pekâlâ revaçta
olabilirdi. Bir zamanlar Gökkafes'teki süper lüks konutlara sahip olmak "in"di.
Bugünlerde ise tam tersine Gökkafes'teki mülk sahipleri, dairelerini ellerinden
çıkartmak üzere birbirleriyle yarışıyorlarmış.
28 kasım 2001, Gökkafes'teki törenin sırrı - Fon Bankaları Ortak Yönetim Kurulu
Başkanı Tevfik Altınok, bugün 16.00'da Gökkafes kompleksi içinde yer alan
Kentbank'ta bir tören düzenleyerek, Fon'a devredilen bankaların yöneticilerine
teşekkür mektubu verecek. Ben kendime Gökkafes'le bağlantılı her türlü mekâna
giriş yasağı koyduğum için, bu köşenin okurları törenin ayrıntılarını
öğrenmekten mahrum kalacaklar.
İstanbul'a duyarsız
20 Ocak 2002, İstanbullu sanayici İstanbul'a duyarsız! - İSO'da yeni yönetim,
ilk büyük davetini Gökkafes'te yapıyor. Ben Gökkafes'e adımımı atmayı kendime
yasakladığım için, İSO yetkililerinin 25 Ocak akşamı gözleri yollarda kalacak!
Tabii bu arada bendeniz de İstanbullu sanayicilerle yabancı misyon
temsilcilerinin güncel yorumlarını, 2002'ye bakışlarını bir çırpıda öğrenme
olanağından mahrum kalacağım. Ama ne yapalım, hepimizin kendimize göre ilkeleri,
öncelikleri, tercihleri, özetle hayatta bir duruşu var. Ve tüm yasaları
çiğneyerek İstanbul'u tam kalbinden hançerleyen Gökkafes'in varlığını o mekâna
giderek onaylamak, benim hayattaki duruşuma ters düşüyor.
Milliyet - Meral Tamer |
