Amaç Ortadoğu'yu 'korumak'
Kültür Girişimi'nin 8-10 Kasım 2004 günlerinde İstanbul'daki The
Marmara Oteli'nde İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'yla birlikte düzenlediği
''Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi (GOP) Sempozyumu'' sırasında,
Yaser Arafat henüz yaşama veda etmemişti.
Değişik ülkelerden 33 konuşmacının yer aldığı uluslararası
sempozyumda Filistin halkının tarihsel liderine ilk sağlık dileyen konuşmacı
Erdal İnönü oldu. Yeryüzündeki bu en köklü kültür ve tarihsel uygarlıklar
coğrafyasına ''kalkınma ve demokrasi'' getirmek adına ABD'nin önerdiği GOP
için düşündüklerini de şöyle özetledi; ''Aynı amaçla işgal edilen
Irak'ta varılan sonuç, başlangıçtan daha kötü...''
Nitekim yine aynı günlerde Irak'taki ABD ordularının Felluce kentini yine
''demokrasi uğruna'' (!) bombalamaları da ''GOP dayatmasının'' ne denli ''güncel''
olduğunu kanıtlıyordu. Kültür Girişimi sözcüsü Şakir Eczacıbaşı açılış
konuşmasında, ''bu girişimlerine'' neden olan durum saptamasını Bruce
Atkinson 'un şu sözüyle özetliyordu:
''Her savaştan sonra, kurtarılacak daha az demokrasi kalır...''
''Acaba'' diyordu Kültür Girişimi; ''Seksen yıldır, hiçbir komşusuyla
savaşa girmeyen, Ortadoğu'da barış isteyen, hem ABD'nin müttefiki, hem NATO
üyesi, hem de AB'ye katılmak üzere olan Türkiye Cumhuriyeti'ni, GOP uygulanırsa
nasıl bir gelecek bekliyor ?..."
Yazarlarımız ve GOP
İşte bu sorunun Türkiye'de ilk kez hemen tüm yönleriyle ele alındığı
GOP sempozyumunu tanıtmak için kimi köşe yazarlarımızla 2 Kasım 2004 günü
akşam yemeğinde bir araya gelinmişti.
Kültür ve politika konularında isim yapmış yazarlarımızın, ''Kültür
Girişimi'yle bu konunun ne ilgisi var?'' şeklindeki soruları kolay yanıtlanmıştı.
Çünkü GOP'la, kendi tarihi henüz 200 yıllık olan bir ülke, dünya
tarihinin beşiğindeki tüm ülkelere ''gelecek'' belirlemeyi hedefliyordu.
Ancak, aynı yazarların; ''yoksa bu sempozyum ABD'nin sözcülüğüne ortam
mı hazırlayacak?'' şeklindeki kaygılarına ise ne denilmeliydi? Yaşamları
boyunca Türkiye'nin onurunu ve bağımsızlığını savunmaktan ödün
vermeyen Kültür Girişimi üyeleri, aynı tutumu son yıllarda ''aşırı
ulusalcılık'' şeklinde eleştirenlerden gelen bu soruya ancak şunu söyleyebildiler:
''ABD'nin, söylemiyle uygulaması arasındaki çelişkiyi herkes görüyor;
ama bu çelişkinin arkasındaki planların, yani GOP'un ne olduğu açıkça
bilinmeden, geçmişimizin özgünlüğünü de görerek kendi geleceğimizle
ilgili önlemleri nasıl alabiliriz?...''
Hemen her görüşten ve ''taraftan'' yerli ve yabancı uzmanların katıldığı
sempozyumda, yazarlara yapılan bu açıklamayı doğrulayan konuşmalar, GOP'un
özellikle Türkiye açısından ne anlama geldiğini hemen tüm ayrıntılarıyla
açığa çıkardı.
O kadar ki Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu bile, aslında ''bakan''
kimliği yerine sadece ''tartışmacı'' olarak bu ortamda bulunmayı istediğini
belirtirken, Türkiye'nin bölgeye ''model'' olarak önerilmesini de şöyle eleştiriyordu:
''Çünkü bizim tarihimiz, Anadolu'nun kültür kökleri ve laiklik temeline
dayalı 80 yıllık çağdaşlaşma deneyimlerimiz başka hiçbir bölge ülkesinde
yok ve yaşanmadı.''
Benzer anımsatmaları yapan yabancı konuşmacılar arasında, örneğin
eski BBC Türkiye Masası Şefi Andrew Mango da şunları söylüyordu: ''Bölgede,
Türkiye dışındaki hemen tüm ülkeler hep yabancı idare altında yaşadılar.
Şimdi artık bundan da ders alabilirler. Ama bugünkü Türkiye yerine 1930'ların
Türkiyesi'ne bakarlarsa ve şimdi nasıl bu hale geldiğini incelerlerse,
kendilerini düzeltecek daha çok şey öğrenebilirler...''
Sonuç bildirgesi
Sempozyumun son oturumunda, 3 gün süren tartışmaların ''genel değerlendirmesi''
yapılarak ''sonuç bildirgesi'' ne yansıtıldı. İşte, GOP konusunda sadece
ülkemiz kamuoyuna değil, tüm bölge ülkelerine ve dünyaya verilecek en
''gerçekçi'' uyarıları içeren bildirgeden özetler:
Genel olarak GOP; küresel sistemin kriz ortamından çıkışı için önerilen
jeopolitik, ekonomik, kültürel kapsamlı bir girişimdir. Büyük güçler, bölgeyi
paylaşmayı ve yönetiminde de egemenliği hedeflemektedir. Dünya petrol
kaynaklarının yüzde 69.2'si, doğalgaz kaynaklarının da yüzde 49'u bulunan
bu coğrafyayı, kendi petrol kaynakları giderek tükenmekte olan ABD'nin
denetimi altına almak istediği de açıkça ortadadır.
Amerika'nın Irak'a girme gerekçelerinin doğru olmadığı anlaşılmıştır.
Demokrasi, ancak laik temeller üzerinde ve insan haklarına dayanması ile
olanaklıdır. Yoksa, ''ılımlı İslam demokrasisi'' diye saptırılmış bir
model ters tepecek ve ilerde terörün de yaygınlaşmasına yarayacaktır. Bu
nedenle, ''Ortadoğu'da çeşitli cemaatlerin sivil toplum örgütünden sayılması''
yanlışlığı da terk edilmeli; siyasallaşmış dinin ''sivil'' olamayacağı
bilinmelidir.
''GOP karşısında Türkiye'' de önlemlerini şimdiden almalıdır.
Projenin getireceği olası istikrarsızlıklar ve tehditler karşısında
kendini koruyabilmek için, Türkiye'nin ''ABD'den ve AB'den bağımsız''
stratejiler geliştirmesi gerekir.
Türkiye'ye biçilen ''ılımlı İslam'' rolünün, ülkenin çıkarlarına
ve laik demokratik yapısına ters düştüğü açıkça belirtilmelidir. Türkiye'nin
model alınmasından çok, geçirdiği süreçten dersler alınmalıdır. Örnek
alınacaksa, bu, 1920'lerin, 1930'ların Türkiye'si olmalıdır.
...Ve kültürel kaygılar
İşte bu vurgulamalar ışığında acaba GOP, uygarlık tarihi binlerce yıl
öncesine giden Ortadoğu ülkelerindeki zengin kültürleri nasıl etkileyecek?
Sempozyumda, insanlığın geçmişine ait kalıntıları özel bir önem taşıyan
Irak'taki SİT alanlarının yağmalanması; tarihsel kentlerin yerle bir
edilmesi; kültürel dokuların ve mirasın geri kazanılamaz şekilde tahribatı;
Bağdat ve Musul müzelerinden 15 bin eserin yok olması da anımsatılarak şu
sonuca varıldı:
''Yaşanan tüm bu gerçekler, GOP düşüncesinde kültürün korunması
yerine yok edilmesi hedeflerinin öne çıktığını göstermeye yetmektedir.''
Oysa bölgenin uygarlık açısından geleceğinde de geçmiş uygarlık
birikimleri en güçlü olanakları sağlıyor. Ortadoğu ve Kuzey Afrika
halklarının elinden bu eşsiz tarihsel olanağı bile almaya aday bir ''savaşla
demokrasi'' politikasının, istikrar yerine kültürel açıdan da tam bir ''sömürgeciliği''
hedeflediği, Kültür Girişimi'nce düzenlenen sempozyumun en yaşamsal
saptamaları arasında yer alıyor...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci |