reklam

18 Kasım 2004 Perşembe
Ana Sayfa > Haberler

12 Kasım Depremi Ne Değiştirdi?

12 Kasım’da Düzce’de meydana gelen depremin üzerinden 5 yıl geçti. 17 Ağustos daha sonra bölgenin yaraları sarılmadan meydana gelen Düzce Deprem dikkatleri tekrar deprem konusuna çekmişti.

Deprem ve depremin etkileri hala tartşılıyor ve Türkiye genelinde önlemler alınmaya çalışıyor. Bu konuda önemli çalışmalar yapan Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), dış etkilere ve depreme karşı dayanıklı ve güvenli yapılaşma için ciddi adımların hızla atılması için yetkilileri ve kamuoyunu uyarıyor. Yayınladığı basın bülteninde kaliteli beton kullanımının üzerinde önemle duruyor.

“12 Kasım Düzce depreminin 5 yıldönümünde Deprem veya Konya’da olduğu gibi kendi kendine binaların yıkılması hem devlet hem vatandaş olarak depremlerden yeterli dersleri almadığımızı gösteriyor. Geçtiğimiz yıllara baktığımızda, depremlerin etkisiyle 1999 yılından sonra beton dayanım sınıflarının kullanımında olumlu artışların yaşandığı gözlenmiştir. 1999 yılında toplam % 41.2 olan C20 ve üstü beton üretimi 2003 yılında % 80.7’e yükselirken hala bölgelere göre çok büyük farklılıklar bulunmaktadır. İstanbul. Ankara, İzmir vb. büyük illerde elle üretilen betonların kullanımı sona ererken diğer illerde hala kullanımı devam etmektedir. Bu nedenle sağlanan bu olumlu gelişmeler henüz yeterli seviyeye ulaşmamıştır. Kendi kullanımı için bina yapanlar kaliteli ve yüksek dayanım sınıflarında hazır beton kullanırken yap-sat şeklinde yapılan binalarda genelde kalitesiz ve düşük dayanım sınıfında hazır beton veya elle üretilen betonlar kullanılmaktadır. Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar hakkındaki yönetmelik deprem bölgelerinde C20 dayanım sınıfının altında beton kullanılmamasını öngörmektedir. Ancak betonda dayanıklılığın sağlanması için bu sınıf yeterli olmamakta, en az C30 dayanım sınıfında beton kullanılması gerekmektedir. Yönetmeliğin tadil çalışmalarına başlandı, beton dayanım sınıfının yükseltilmesi için THBB olarak başvuru da yapıldı.

Düzce’deki mevcut duruma baktığımızda; yıllık 350 bin metreküplük betonun % 20’sinin elle üretilen betonlar olduğunu görüyoruz. Düzce’de faaliyet gösteren 8 hazır beton firmasının sadece 3’ü Kalite Güvence Sistemi (KGS) denetimlerinden geçiyor. Yurdumuzun heryerinde olduğu gibi Düzce’de de mutlaka C30 dayanım sınıfı üstündeki betonlar kullanılmalıdır.

Devlet ve vatandaş olarak yapmadığımız çok şeyin olduğuru görüyoruz. İnşaatlarda Kalite Güvence Sistemi (KGS) Belgeli hazır beton kullanılıp kullanılmadığına bakılmıyor. Uygulamada betonun yerleştirilmesine ve bakımına özen gösterilmiyor. Belediyelerin teknik kadroları yetersiz. Ruhsat dosyalarında hazır beton fatura ve irsaliyesi aranmıyor. Hala elle üretilen beton kullanılıyor. İnşaatlardaki beton kalitesizliği hala önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Bir yapının can damarını oluşturan betonarme, taşıyıcı iskeletin ana malzemesi olan beton, yapının genel maliyetinde yüzde 10’u bile bulmadığı halde, çoğunlukla inşaatın en az özen gösterilen ve en çok “tasarruf edildiği sanılan” bölümünü oluşturuyor. Yapılan araştırmalar yüksek dayanım sınıflarında hazır beton kullanıldığında yapı maliyetinin yükselmediğini aksine tasarruf sağlandığını kanıtlıyor. C14 yerine C35 dayanım sınıfında beton kullanılması durumunda 1. derece deprem bölgesinde % 4, 2. derece deprem bölgesinde % 6 oranında tasarruf sağlanıyor.*

Beton konusunda uzman bir mesleki kuruluş olarak depreme ve dış etkilere dayanıklı yapılaşmanın bir dizi önlemle sağlanabileceğini savunuyoruz.

- Standardlarda kullanılması öngörülmeyen ama herhangi resmi bir karar ile de yasaklanmayan elle üretilen betonun taşıyıcı sistemlerde kullanılması artık yasaklanmalıdır.

- İnşaatlarda kullanılması zorunlu en düşük beton dayanım sınıfı C30 olmalıdır.

- Standart dışı - Kalite Güvence Sistemi (KGS) belgesi olmayan beton kullanımı yasaklanmalı. KGS Sistemi, bütün üreticileri kapsayacak şekilde onaylanmış bir belgelendirme kuruluşu yapılmalıdır.

- Yapı Denetimi güçlendirilmeli ve sigorta sistemiyle denetlenmelidir.

- Belediyeler hazır beton tesislerine ruhsat verirken sadece çevre koşullarına bakıyor. Standartlara uygun beton üretilip üretilmediğine bakıp ona göre ruhsat vermeli. İnşaat ruhsatlarında KGS belgeli hazır beton kullanılıp kullanılmadığna bakmalı irsaliye ve fatura istenmelidir.

- Eğitimsiz ve sertifikasız inşaat kalfası çalıştırılmamalıdır.

* Karaesmen, E., Erkay C. , “Beton Basınç Mukavemetindeki Değişikliklerin Yapı Maliyetine ve Kalitesine Etkileri”, Türkiye Hazır Beton Birliği Araştırma Projesi, 1998.”

Arkitera

 

Kasım 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
diğer aylar için tıklayın

Platform

Arkitera Platform 2004 - 2005, 27 Kasım 2004 tarihinde Antalya'da gerçekleşecek.

Yönetici: İhsan Bilgin
Davetli Tartışmacılar: 
Emre Arolat, Osman Aydın, Mert Eyiler, İsmail Kahyaoğlu


Kale Grubu'nun  katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz