MOMA
Kendini Yeniledi
Manhattan’daki MoMA (Modern Sanatlar Müzesi)geçtiğimiz haftasonu açıldı. 75
yıllık tarihe sahip binanın bu seferki tasarımcısı Japon mimar Yoshio Taniguchi.
Frank Gehry’nin Bilbao’daki Guggenheim’ı ve Richard Meier’ın Los Angelas’taki
parıldayan kalesinden sonra Taniguchi’nin yapısındaki zerafet bu iş için çok
uygun olduğu izlenimini veriyor. Ancak Manhattan Caddesi’ne girdiğiniz andan
itibaren -tatlı bir eğimle alçalarak, sizin yükseklerden süzülmenizi sağlayan
girişi ile- onun tarzı, becerisi ve sanatı fikrinizin kesinlik kazanmasını
sağlar.
Işık Seli
6 katlı olan yapının cam perde duvarları, galeriyi kentin değişmezi yaparak New
York’ta yaşayanları -bir ışık seli gibi- içeri davet ediyor.
Taniguchi iç duvarların kalınlığını 2.5 cm’den az tutarak, onların katı bir
cisimden ziyade bir perde gibi görünmelerini sağlamış ve bu sayede hafiflik
duygusu veriyor.
Birbirine eklenmiş olan mekanlar ziyaretçilerin tablo ve heykelleri sınırsız
biçimde görmelerini sağlayan sade bir mimarlık örneği oluşturuyor.
Galerinin tablo ve heykellerden sorumlu yetkilisi John Elderfield “Yeni MoMA
binasının en güzel tarafı heykel ve tablolara farklı bir bakış açısıyla
bakabilmenizi sağlaması.” dedi.
MoMA Yıldızları
Matisse’den Van Gogh’a, Hopper’dan Picasso’ya pek çok MoMA yıldızı burada yer
alıyor.
Ayrıca geçen sene hassasiyeti nedeniyle taşınması sırasında dikkatleri çeken
Les Demoiselles D’Avignon tablosu da şu an sergileniyor.
Bunun yanısıra Jasper Johns, Donald Judd ve Jeff Wall gibi isimlere ait
görmeye değer yeni eserler de burada bulunuyor.
MoMA müdürü Glenn Lowry “Bu Amerika’nın zaferi ile ilgili bişey değildir, bu
modern sanatın dünyadaki geçerliliğin göstergesi.” dedi.
Özel olarak bir sanatçıya ayrılmış iki büyük galeri burada yer alıyor; biri
Matisse diğeri ise Pollock. Tabloların sergilenişi ziyaretçiyi kronolojik sırada
dizilmiş öğretici bir yolculuğa çıkarmaktan ziyade, modern sanatın hikayesini
anlatacak biçimde düzenlenmiş. Görkemli bir salon 5. katta tasarlanmış; burada
modern sanatın 1880’den 1940’a kadar ki oluşum periyodu anlatılıyor.
“Kesişen Yollar” diye adlandırılmış bir galeride, Chirico, Brancusi ve
Picasso’ya ait tablolar sergileniyor. Bu galeriye 5 ayrı yerden girilebiliyor,
bu buluşma farklı tarzların nasıl bir noktada kesiştiklerinin ve birbirlerini
beslediklerinin göstergesi. Burada müthiş bir yakınlık var.
MoMA halen oluşmakta olan yeni sanat eserlerine de yer verecek biçimde
tasarlanmış. MoMA müdürü Glenn Lowry 1929’daki kurucusu Alfred Bar’ın izinden
giderek MoMA’nın laboratuvar havasını koruyor.
BBC - Alev Özkan |