Sekiz Kule ve Bir
Uçan Halka
Amerikalı mimar Steven Holl, Pekin’in
tarihi duvarlarının dışında, 2.500 kişi için, “uçan bir halka şeklinde” kamusal
alanla çevrilmiş “şehir içinde şehir” inşa ediyor.
Steven Holl’un Çin’deki son projesinin gece renderlarının yarattığı ani
izlenim “sinemasal kentsel alan”. Kulelerin içerden ışıklandırımış tepeleri,
saplantısal düzenlilikteki pencereleri ve havada giden geçitlerle bağlanmaları,
futuristik, soğuk ve soyut bir şehrin görüntülerini uyandırıyor zihinde. Plan,
bir film seti için yaratılmış izlenimi veriyor.
Kendisini çevreleyen park ile kıyaslandığında burdaki mimarlığın ölçeği
devasal; binaların arasında sallanan köprüler, ara sıra hafifçe eğilmeye
kalkışan tuhaf sert kollara benziyor. Holl bu kez etkisini, çok geniş
oranlardaki konut bölgesinde kullanmaya çalışmış. Müşteri, projenin, 21. yy’ın
kent yaşamını ultra modern bir şekilde ifade ederken, aynı zamanda
sürdürebilirlilik sorununa da odaklanmasını istemiş.
Steven Holl kentsel düzenin içinde izole olmuş objelerden hoşlanmıyor. Bu
nedenle, bu alan için, dikeylik ve yataylık arasında, melez bir tipoloji
yaratmış. Uzun tabanların üzerinde, alta doğru genişleyen, çeşitli
yüksekliklerdeki sekiz kule ve 17. ve 20. katların arasındaki asma geçitler,
açık-düzensiz halkanın şeklini oluşturuyor. Tasarımın biçimsel “bozukluk”u,
oturanları, çeşitli mekanların-konuttan, ticariye, eğitim yapılarından eğlence
yapılarına-içinde kalabalığa karışmak için cesaretlendirirken bir takım çapraz
ilişkilerin ilerlemesini sağlıyor.
Havuzlar panoramaya karmaşıklık
ekleyerek kamu mekanını genişletiyor. |
Havai köprüler, “21. yy’a uygun” kamu
mekanı yaratmak için kuleleri birleştiriyor. |
Aynı ızgara ambalajın monoton algısının yerini, özel ve ortak-en yüksek
noktasına üst katların arasında yayılan gezinti yerlerinin mimarisinde ulaşıyor-
alanların birbiriyle ilişkisi alıyor. Çoğu boş zaman etkinlikleri burda
konumlanmış: sanat ve mimarlık galerileri, spor salonu, kütüphane, kafeteryalar,
hatta bir caz klubü. İnsanlar içerde dolaştıkça, bu panoramik noktadan;
aşağıda, küçük şehirlerinde neler olduğunu görebiliyor, aynı zamanda
kalabalıkların üzerinde yüzerken gözlemlenebiliyor.
Üst bir mekanla birbirine bağlanmış sekiz
kuleden oluşan kompleks; 750 daire, dükkanlar, hemşire okulu ve bir çok
katlı yeraltı otoparkına hizmet edecek. Kazı toprağı ile yaratılmış
yapay tepeler, Çocukluk Tepesi, Orta Yaş tepesi, Yaşlılık Tepesi ve
Sonsuzluk Tepesi olarak isimlendirildi. |
Peyzaj tasarımı, kazı toprağının kullanılması ile biçimlendirilmiş beş
tepeden oluşuyor. Her bir tepe belirli bir boş zaman etkinliğine hizmet ediyor.
Parkı kullanma hakkı kamusal iken, faaliyetler elektronik olarak görüntüleniyor
ve sadece oturanlara ayrılmış durumda.
Domus - Rita Capezzuto / Çeviren: Beliz Özgür
- Arkitera |