reklam

09 Aralık 2004 Perşembe
Ana Sayfa > Haberler

Mimarların 'Kappadokya Bildirisi'

"Bizler, başta ABD olmak üzere Irak'ta asker bulunduran ülkelerin barışsever insanlarının kendi yönetimlerinin bu insanlık dışı tutumlarına karşı cesur haykırışlarını destekliyoruz; yüreklerimizin yüreklerinin yanında olduğunu duyuruyoruz. Bizler, insan aklının yaratıcılığının, sadece yeniyi üretmekle değil, bin yıllardır üretileni korumak ve uygarlık, kültür, sanat ve yaşam birikimlerini kollamakla da başarılı olacağına inanıyoruz."

Mimarlar Odası 'nın, ülkenin tüm yörelerinden delegelerle ve konuk katılımcılarıyla oluşan ''Genel Kurul'' u, Türkiye'de mimarlığın kültürel birikimlerimize ve sanatın evrenselliğine yakışır bir nitelikte yapılabilmesi için gerekli yasal kuralları belirlemek üzere 19-20 Kasım 2004 günlerinde Nevşehir 'deki Dedeman Oteli 'nde toplan(mışt)dı.

Anadolu'nun tarihsel merkezlerinden Kappadokya 'da gerçekleşen bu buluşma sırasında, ABD 'nin Irak'taki işgal kuvvetleri de Felluce kentindeki soykırıma varan katliamlarını gerçekleştiriyordu.

İnsan ve kent yaşamını daha uygarca kılabilmek için çağdaş mimarlık ilkelerini ele alan böyle bir toplantının, dünyanın en zengin kültür coğrafyasında gerçekleştiği günlerde, aynı uygarlık tarihinin ortak değerlerini taşıyan Mezopotamya 'daki insanlık dışı uygulamalar mimarlarımızı da derinden etkilemişti.

Gelişmeleri genel kurul gündemine taşıyan delegeler, ABD'nin sözde ''demokrasi'' adına gerçekleştirdiği bu ''terör'' ün herkesi ''isyan etme noktasına'' getirdiğini belirterek Kappadokya'da uygarlık adına toplanan mimarların yüreklerindeki tepkiyi de topluca dile getirmelerini önerdiler.

Oybirliğiyle kabul edilen bu öneri üzerine hazırlanan ''Kappadokya Bildirgesi'' de yine oybirliğiyle onaylandı ve ülkemiz mimarlarının savaşa ve ilkelliğe karşı tarihsel tepkileri olarak ilan edildi.

Mimarlar Odası tarafından Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA) ile özellikle ABD Mimar Birliği 'ne (AIA) de ''desteklemeleri'' için iletilen bu insanlık seslenişini özetleyerek aktarıyorum.

Uygarlık kan ağlıyor
''Tarihin doğduğu bölgeler, teknolojinin en son ürünü silahlarla bombalanıyor, yıkılıyor; arkeolojik SİT alanları düzleştirilerek helikopter pisti yapılıyor; kutsal mekânlar, mabetler çatışma mevzileri olarak kullanılıyor.

Sıfatı ne olursa olsun terör, terördür, insanlık suçudur ve herkes tarafından lanetlenmelidir. Şu veya bu terörü hoş görmek, türlü gerekçeler uydurarak benimsemek, ses çıkartmayarak kabullenmek terörü desteklemekten başka bir şey değildir. 11 Eylül'de ikiz kulelere yapılan saldırı ne kadar kınanmayı hak ediyorsa Amerikan birliklerinin aylardır Irak'ta yaptıklarını da aynı oranda, hatta daha da fazla kınamamız gerekir.''

Savaş değil katliam
''Kaldı ki bugün ortada eşitsiz koşullarda ve hiçbir hak ve dengenin söz konusu olmadığı, tek taraflı bir saldırıya dayalı, tüm yönleriyle insanlığın yüz karası bir 'katliam' söz konusudur.

Dünyanın en büyük silahlı gücü, yıllardır diktatörlük baskısı altında bunalmış, BM ambargosu nedeniyle zayıflamış bir ülkeyi yerle bir etmek için bütün gücüyle saldırmaktadır.

Bu politikalarla dünya daha güvenilir olmamıştır. Topraklarında terörün bir daha olmaması için güvenlik arayan Amerikan halkı, kendi askerlerinin, dilini hatta alfabesini bile bilmedikleri, kültürüne yabancı bir ülkeye gönderilmesini onaylamışlar, evlatlarının cenazelerini karşılamaya başlamışlardır.''

Mimarlık adına kınıyoruz
''Bizler, yeryüzünün en köklü uygarlıklar ülkesinin mimarları olarak, savaşın gölgesinde yaşamak istemiyoruz. Tüm insanlığa ait tarihsel birikimleri taşıyan ve evrensel miras olan Irak'taki kültür talanına ve tahribatına nefretimizi gösteriyoruz. Hangi görüşten, ırktan, dilden, dinden olursa olsun insan yaşamına değer verilmesini, 'öteki' leştirerek dışlaştırdığımız insanların ölümlerine seyirci kalınmamasını istiyoruz.

Bizler, başta ABD olmak üzere Irak'ta asker bulunduran ü lkelerin barışsever insanlarının kendi yönetimlerinin bu insanlık dışı tutumlarına karşı cesur haykırışlarını destekliyoruz; yüreklerimizin yüreklerinin yanında olduğunu duyuruyoruz. Bizler, insan aklının yaratıcılığının, sadece yeniyi üretmekle değil, bin yıllardır üretileni korumak ve uygarlık, kültür, sanat ve yaşam birikimlerini kollamakla da başarılı olacağına inanıyoruz.

Yaşadığımız coğrafya böyle bir ilgiyi hak ediyor ve buna gereksinimi var. İnsanlık duygularımızla ve barışçıl özlemlerimizle derleyebileceğimiz tepkinin gücü, bu erdemlere sahip olmayanların en gelişmiş teknolojik silahlarının bile erişemeyeceği bir dil olacaktır.''
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Aralık 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Koruma, restorasyon, sanat tarihi ve arkeoloji sorunlarını, düşüncelerinizi Koruma ve Restorasyon forumuna yazabilirsiniz. 

Arkitera.com/forum

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz