|
Turizm potansiyeli
ile göz kamaştıran tarihi kent: Beypazarı
 Hititlere
kadar uzanan yaklaşık 3 bin yıllık tarihi, geleneksel mimarinin en güzel
örneklerinden olan evleri, doğal güzellikleri, yöresel yemekleri ve el
sanatlarıyla bilinen Beypazarı, barındırdığı turizm potansiyeliyle dikkat
çekiyor.
Yerli turistlerin yanı
sıra yabancı turistlerin de ilgisini çeken Beypazarı, zengin kültürel
birikiminin yanı sıra İnözü vadisi, Eğriova ve Benli yaylaları gibi doğal
güzellikleriyle de turizmin gözde mekanlarından biri olmaya aday. İpek Yolu
üzerindeki önemli ticari ve kültürel merkezlerden biri olarak tarihteki yerini
alan kent, son yıllarda ise sahip olduğu turizm potansiyeliyle cazibe merkezi
oldu.
Tarihi evlerin
korunması için UNESCO’ya başvuruldu
Beypazarı’nın tanıtımında en büyük katkıya sahip olan tarihi evler,
neredeyse ilçe ile özdeşleşmiş durumda. Genellikle üç katlı olan Beypazarı
evlerinde binanın dış yüzünü örten ahşap pervazlar, harç sıva ile sıvanmıştır.
Bu sıvaya ‘şamdolma’ denir. Zemin katlar taş, üst katlar ise ahşap iskelet içine
ahşap veya kerpiç dolgu sistemi ile yapılmıştır. Evlerin planı, yerel
özelliklerle yoğrulmuş geleneksel Türk evi planını yansıtır. Üst katlar asıl
yaşama katlarıdır. Çardak (sofa) etrafında yer alan odaların dışında tuvalet,
mutfak gibi servis mekanları da bulunmaktadır. Tavan arasındaki mahallin çatıdan
yükselerek çıkması yapıya farklı bir görünüm kazandırır. Yerel dilde buna
‘guşgana’ denir.
Evliya Çelebi’nin
Seyahatnamesi’nde “Hepsi 3060 tane iki katlı evleri vardır. Duvarları
kerpiçtendir. Yüzeyleri tahta ile kaplıdır.” diye bahsettiği tarihi evlerin
sayısı bugün 3 bindir. Bu tarihi evlerin korunma altına alınması için UNESCO’ya
başvuran belediye, ilçenin tarihi kentler listesine girmesi için çalışma
başlattı. Tarihi evlerin yanı sıra Boğazkesen Kümbeti, Suluhan, Eski Hamam,
Sultan Alaaddin Cami, Akşemseddin Cami, Kurşunlu Cami, Rüstem Paşa Hamamı, Gazi
Gündüzalp Türbesi, Kara Davut Türbesi, Karaca Ahmet Türbesi görülmeye diğer
tarihi mekanlardır.
Gümüş işlemeciliği
son yıllarda altın çağını yaşıyor
El sanatları bakımından da oldukça zengin olan ilçe, gümüş işlemeciliğinde
öne çıkmaktadır. Son yıllarda altın çağını yaşayan gümüş işlemeciliğinde
‘telkâri’ tekniği kullanılmaktadır. Telkari tekniğinde gümüş, eritilip tel
haline getirildikten sonra haddeden geçirilerek inceltilir. Telkâri tekniğinde
tel ne kadar ince olursa takının değeri de o kadar artar. Daha çok süs eşyası ve
takı amaçlı üretim yapan gümüş ustaları, bu sanatı, usta—çırak ilişkisiyle
yaşatmaya çalışıyor. Pazarlama ve turistik satım gücünün artması ise gümüş
işlemeciliğini ilçe için önemli bir gelir kapısı haline getirdi. Gümüş takılar,
ilçeyi ziyaret eden turistlerden yoğun ilgi görmektedir.
Doğal zenginlikleriyle
de dikkat çeken Beypazarı’nda, İnözü Vadisi, Eğriova ve Benli yaylaları başta
gelen mekanlardır. İlçeye 10 kilometre uzaklıkta bulunan Tekke Yaylası ile
Dereli köyü civarında peri bacalarını andıran yapılar ilçenin diğer ilgi çekici
yerleridir. Bütün bunların yanı sıra zengin mutfağı da Beypazarı'nı ‘ilgi
çekici’ kılmaktadır.
Beypazarı’nın sahip
olduğu turizm potansiyelini değerlendirmeye ve ilçeyi tanıtmaya çalıştıklarını
belirten Belediye Başkanı Mansur Yavaş, ilçenin son yıllarda ziyaretçi akınına
uğradığını söyledi. İlçenin kültür turizminde önemli yol kat ettiğine işaret
eden Yavaş, “İyi bir tanıtım yapmamızla birlikte ilçemiz turistlerin gözde
yerlerinden biri haline gelmiştir.’’ dedi. Yavaş, Beypazarı’nın tarihi evleri,
konakları ve yöresel yemeklerinin yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini
çektiğini anlattı.
Zaman - İsa Yazar |
