Türk modern
heykel sanatının öncüsü
Kuzgun Acar'ın retrospektif sergisinin Nisan 2004'te açılması bekleniyor
İş Bankası'nın Kibele Sanat Galerisi yirmi sekiz yıl önce kaybettiğimiz
Kuzgun Acar 'ın retrospektif sergisini hazırlıyor. Nisan 2004 içinde açılması
planlanan sergi ile birlikte kapsamlı bir kitap yayımlanması için de çalışmalara
başlandı.
Kuzgun Acar'ın adı, sanat tarihimizde dramatik bir olayla hatırlanıyor.
Sanatçının Ankara'da Kızılay Meydanı'nda bulunan, Türkiye'nin ilk ''gökdelenleri''
arasında yer alan ve bir dönem kentin simgesi gibi görülen Emek İş Hanı'nın
ön girişinin üzerine 1966 yılında yaptığı, büyük boyutlu metal ''Türkiye''
heykeli, 1974 yılında sökülmüştü. Önce bir hurdalığa atılan heykel
daha sonra kaybolmuştu. Eşi Fersa Acar, Kuzgun Acar'ın olayı duyunca, üzüntü
içinde, ''Bekliyordum zaten. Benim hiçbir yapıtımı bırakmayacaklar. Ama
ismimi de sökemeyecekler'' dediğini belirtiyor.
Sanki hayat sanatçıyı doğrulamak istemiş gibi, heykel sökülürken
sanatçının adının yazıldığı küçük plaket duvarda unutulmuştu. Sanatçının
bazı önemli yapıtları da ''Türkiye'' heykelinin kaderini paylaştı. Bazı
yapıtları ise son anda kurtuldu/kurtarıldı. O zamanki adıyla Metal-İş Gönen
Tesisleri için yaptığı heykel de 1980 askeri darbesinden sonra sökülerek
bir depoya kaldırılmış, çok sonra 1997 yılında sanatçının Milli Reasürans
Sanat Galerisi'nde açılacak sergisi nedeniyle hatırlanmış ve depodan çıkarılarak
yerine asılmıştı.
1975 yılında Antalya'da düzenlenen Heykel Sempozyumu sırasında yaptığı,
büyük boyutlu ''el'' heykeli de bir süre sonra depoya kaldırılmıştı. Bugün
ise Antalya'nın girişinde güzel düzenlenmiş bir kavşakta, kente gelenleri
karşılıyor.
1928 yılında İstanbul'da doğan ve 1953 yılında DGSA Heykel Bölümü'nde
sanat eğitimini tamamlayan Kuzgun Acar Türk modern heykel sanatının öncü
isimleri arasında yer alıyor.
1961 yılında, Türk heykel sanatına, yurtdışında bugüne kadar kazanılmış
en büyük ödülü armağan eden ve Paris Uluslararası Genç Sanatçılar
Bienali'nde birincilik ödülünü kazanan Kuzgun Acar, heykelin yanı sıra
sinema ve tiyatroyla da ilgilenmişti.
Tiyatro dekorları da yaptı
1967-68 yıllarında politik sokak tiyatroları için masklar yapan sanatçı,
1974 yılında Mehmet Ulusoy 'un Paris'te kurduğu ''Özgürlük Tiyatrosu'' nda
sahnelediği Brecht 'in Kafkas Tebeşir Dairesi oyununun da masklarını, çok
özgün yorumlarla, savaştan kalma eski çelik ve lastik malzemeleri kullanarak
hazırlamıştı.
Kuzgun Acar'ı 4 Şubat 1976 günü geçirdiği kaza sonucu kaybetmiştik.
1980'li yıllardaki askeri yönetim ve sonrasındaki yeni dönemde sanatçının
yapıtları kaybolur ve dağılırken adı da hızla unutulmaya başlanmıştı.
Sergi için sanatçının çeşitli dönemlerde yaptığı heykelleri ve
desenleri toplanıyor. Bu arada bazı büyük heykellerinin de yerlerinden sökülerek
sergilenmesi planlanıyor. Tiyatro maskları da sergilenecek. Galeri yetkilileri
sanatçının, özellikle ilk dönemlerinde yaptığı, Türkiye'nin ilk soyut
ve hareketli heykel çalışmaları arasında yer alan yapıtlara ulaşmakta
zorlandıklarını, herkesten bu konuda yardım beklediklerini belirtiyorlar. Kısa
ömrünü, taşıdığı öncü ruhuna uygun olarak coşkular, heyecanlar, düşler,
atılımlar, başarılar, hayal kırıklıkları içinde dalgalanmalarla yaşayan
sanatçı, yine öncü ve yaratıcı olmanın sanki kaçınılmaz kaderini de yaşamış,
bir süre unutulmuş, anımsanmamıştı. Kuzgun Acar Retrospektif Sergisi ve
kitabının, sanatçının Türk sanatının ''adı silinemezleri'' arasında
yerini almasına katkıda bulunması bekleniyor.
Cumhuriyet
|