reklam

Haberler
Mayıs 2004

Necati Abacı , '11 Galeri 11 Sergi'

Necati Abacı sergisinde grafiti, mizah, fotoğraf, resim gibi değişik türleri bir arada kullanmış.

Hep sorunsalın ardında
'Sanat sorunsalı nedir' sorusuna yoğunlaştım. Salt bir karikatürcüyü usta kabul etmedim, tüm sanatçıları ustam olarak gördüm. O yüzden de sergimi eleştirmenlerin çoğu 'karikatür sergisi' olarak nitelemedi. Uygun anlatım dilini kullandım, önemli olan o plastik lezzetinden de ödün vermemekti."

Necati Abacı , '11 Galeri 11 Sergi' etkinliği kapsamında, birikimini ve arayışını yansıttığı son dönem çalışmalarını sergiliyor 'Çizgili Fotoğraflar' adıyla. Abacı'yla, sanat görüşü ve son dönem çalışmaları üzerine konuştuk.

Yapıtlarınızı bir tür altında tanımlamak mümkün değil... Yüzey ve anlatım
öncelikli, ardından farklı sorular gelebiliyor.

Necati Abacı  - Bir düzlem içinde, desen, karikatür ya da grafik mizah olarak adlandırabiliriz bunu, tüm bunların bileşkesini o alanda kullanmak belki de... Adına karikatür mü denir, resim mi, pentür mü, bu beni çok da ilgilendirmiyor. Çünkü benim için sonuçta duvara asıldığı ve yayımlandığında, o düzlemin taşıdığı yapıt en önemlisi. O yüzden de dediğinize kesinlikle katılıyorum. Bu sergide özellikle grafik, mizah, fotoğraf, resim, desen, hepsini iç içe kullandım. Anlatmak istediğim bir söylem sadece, mesaj olarak adlandırmak doğru olmaz. İstediklerimi kaygısızca ne şekilde yansıtabileceğimin arayışı var öncelikle.

Çağın getirdiği olanaklar

Belli bir olanak ya da türe bağlı kalmayacağınız en baştan belli oldu sanırım.

Abacı  - Açtığım ilk sergilerde, 'Sanat İnsanları' dizisinde, hiçbir zaman Necati Abacı çizgisi diye bir deyim kullanmadım. Ve bu sergim, 'Çizgili Fotoğraflar' ... 'Sanat sorunsalı nedir' sorusuna yoğunlaştım. Salt bir karikatürcüyü usta kabul etmedim, tüm sanatçıları ustam olarak gördüm. O yüzden de sergimi eleştirmenlerin çoğu 'karikatür sergisi' olarak nitelemedi. Uygun anlatım dilini kullandım, önemli olan o plastik lezzetinden de ödün vermemekti.

Plastik yaklaşımınızın yansıması farklı dilleri kullanmanız, değil mi?

Abacı  - Tabii... Bir şey yapıyorum, sonuç asılı, izleyiciye ve sanatsevere saygımdan 'ben buyum'u ortaya koyduğum zaman mutlaka arka planda birçok donanımı edinmem gerek diye düşünürdüm. Yakın dostum Şahin Kaygun 'dan çok şey öğrendim fotoğraf anlamında. Nasıl yansıtırdım, çünkü boya da kullanacaktım... O anlamda bütün sanat disiplinlerini bir araya nasıl getirebilirdim, fotoğrafı, deseni, çizgiyi, karikatürü... Yapıtlarımda mizahla buluştular.

Amaca hizmet etmek için oradalar, teknik bir sorundan çok yine tema var.

Abacı  - Tabii. Örnek olarak, birebir fotoğrafı çekilecek temalar olsa da, çizgiyle ele aldığım oldu. Mesela Robert Capa 'yı, yaşamını, sanatını incelediğim zaman, kendi çizgimle nasıl yansıtabilirdim? Ana soru hep bu oldu. Dijital olanakları kullanıp birebir yapabilirdim, yani fotoğrafik de olabilirdi. Ama ben birçok işte dijital olanaklarla 'fotoğrafı çizgimle nasıl buluştururum bir düzlem üstünde' sorusunu yanıtladım.

Başlangıçta kendini başka şeylere kapamadan...

Abacı  - Evet. Her dalın ustasına büyük saygı duyuyorum ve onlardan öğrenilecek çok şey olduğunu düşünüyorum. Benim söyleyeceğim şarkının bana uygun olması gerekiyordu. Sanat eylemi söz konusu olduğunda, insan dünyayı izliyor ve saygıyla bakıyorsa, kendini kapatamaz. Disiplinlerin bağını göz ardı etmemek gerek. Mesela Turhan Selçuk , usta karikatürcü, siyah - beyaz dengesi, leke anlayışı, bir ressamınkine eşdeğer.

Dönemleriniz oldu mu size göre, bu temayla ilintili ya da teknik anlamda olabilir...

Abacı  - Çizgide her telden gibi bir görüntüye büründü. Üslubu biraz üslupsuzluk gibi görmeye başladım. Çizgili fotoğraflar da içinde olmak üzere, son yıllarda, desen - çizgi arasında gidip gelme oldu. Desen ve çizgiyle olan işlerimde bir üsluplaşma başladı, karar verme aşaması gibi. Deseni -grafik etkisi de söz konusu -, resim plastiğini öne almak belki. İkinci sırada 'hümor' veya mizah, tema ikinci planda... İlk algılama desenle olsun istedim bu kez.

Farklı temalara eğilmek

Mizaha bakışınız?..

Abacı - Absürd mizah çok önemli, içinde politik bir hiciv de olabilir. Siyasal duyarlığı hep taşıdım, hiçbir zaman ondan ödün vermek de istemedim. Tema açısından da geniş bir bakış açısıyla yaklaşıyorum. Absürd, eleştirel gerçekçi, toplumsal gerçekçi...

Felsefi bir yaklaşım mı? Ve türler arası denince, çağdaş bir sanatçı olduğunuz tanımı doğru olur mu?

Abacı  - Felsefe boyutu göz ardı edildiğinde bir açmaz vardır sanatçı için. Çağımızın en büyük getirisi çeşitli sanat dallarının gelişmiş olması; sinema, fotoğraf, karikatür, afiş tasarımı. Çağın olanaklarını kullanıyorum, ama çağdaş bir sanatçıyım iddiasıyla değil.
Cumhuriyet - Selcen Aksel

Arşiv

Sadece yazmak istediğinizde, ilgili ya da ilgisiz her konuda Kahve Molası forumuna yazabilirsiniz...

Arkitera.com/forum

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz