reklam

Haberler
Temmuz 2004

İslâm'ın farklı yüzleri Paris'te buluştu

“Dünyaların Dünyası” koleksiyonu, Latin Amerika, Mali ve Afrika’nın ardından İslâm dünyasını büyüteç altına alıyor. Paris'teki ‘Müslümanlar’ sergisinde İstanbul, Dakar, Tahran ve Kahire gibi İslam şehirlerinden yansımalar var.

Son günlerde Türkiye'de yeniden gündeme gelen başörtüsü tartışmaları, beraberinde daha kapsamlı bir soruyu getiriyor: "Geleneğiyle ilişkisini kendi isteğiyle ve şiddetli bir şekilde koparmış bir ülkede nasıl Müslüman olunur?" Aynı soru Paris'te bir sergi kataloğunun "İstanbul" bölümünde de yer alıyor.

Paris'in önemli kültür merkezlerinden Parc de la Villette'da açılan 'Müslümanlar' sergisi, küreselleşmenin farklı İslam ülkelerine getirdiği sosyal ve kültürel değişime kapı aralıyor. Her biri farklı coğrafî, tarihî ve siyasî özelliklere sahip dört 'İslam şehri': İstanbul, Dakar, Tahran, Kâhire. Ve hepsinin bir arada 'azınlık' olarak yaşadığı Hıristiyan Paris. Küreselleşme ile birlikte dönüşen farklı kültürler üzerinde yoğunlaşan "Dünyaların Dünyası" koleksiyonu, Latin Amerika, Mali ve Afrika'nın ardından, belgeseller, sanat eserleri ve fotoğraflarla İslam dünyasının farklı hallerine büyüteç tutuyor. Her şehre ayrılan iki salonun birinde fotoğraflar ve plastik sanatlara dair eserler sergilenirken diğer salonda da o şehre dair bir belgesel gösteriliyor.

Kur'an ve ezan sesleriyle girilen sergide önce Kâhire çıkıyor karşımıza. Ekonomik ve sosyal krizlerin sebep olduğu ümitsizliği yaşayan şehir, Batı'ya karşı reaksiyoner bir kimlik arayışı içinde. Sonra Tahran; otoriter bir rejim, öğrenci gösterileri... Karma halde top oynayan gençler ve kafeler ise her şeye rağmen Tahran'ın da küresel kültürden nasibini aldığını gösteriyor. Dakar'da öne çıkan kareler ise tarikatların sosyal hayattaki etkisi üzerine.

Serginin bilim danışmanı İslamolog Olivier Roy, dünyaya açık, değişen ve çok kültürlü metropollerde yaşayan Müslümanların, dinlerini nasıl yaşadıklarıyla ilgilendiklerini söylüyor: "Dindarlık, kimlik arayışı, eğlence, iş, sanat, tüketim alışkanlıkları. Müslüman, ibadetlerini harfiyen yerine getiren kişi mi, yoksa dindar olmasa da o kültürün izlerini taşıyan mı? Helal fast-food'lar, örtü modası ve "uydurma" eğlenceler: Yoksa küreselleşme İslamileştiriyor mu?"

Sergide İstanbul'a ayrılan salonun giriş duvarına Atatürk'ün harf inkılâbı konulu fotoğrafı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Atatürk portresi önünde çekilmiş bir fotoğrafı asılmış. Girişte elimize tutuşturulan basın dosyasının İstanbul kısmı, "Geleneğiyle ilişkisini kendi isteğiyle ve şiddetli bir şekilde koparmış bir ülkede nasıl Müslüman olunur?" sorusuyla başlıyor. Salonların birinde, Nilüfer Göle'nin, görüntüler eşliğinde modern Türkiye'yi anlattığı bir belgesel var; sergi salonu ise Manuel Çıtak ve Patrick Zachmann'ın fotoğrafları ile Canan Şenol ve Murat Morova'nın plastik eserlerini ağırlıyor. Başı açık ve örtülü iki bayanın Boğaz'da kafe sefası, denize giren örtülü bayanlar, askerler, -artık kalmayan- Eminönü halk pazarı, bir eğlence merkezinde eğlenen iki bayan ve bir Alevî töreni, salondaki fotoğraf karelerinden bazıları.

Kâhire, Tahran, Dakar ve İstanbul'da çekilen fotoğraflar, İslam'ın tek olmasına rağmen yaşanma biçimlerinin çok farklı olduğunu gösteriyor. Peki ya Müslümanlar Paris'te, Müslüman olmayan bir şehirde, baskın sosyal ve kültürel hayata nasıl uyum sağlıyorlar? Paris'ten yansıyan görüntüler Müslümanların dinî vecibelerini yerine getirmede karşılaştıkları zorlukları gözler önüne seriyor: Sokaklarda namaz, çoğu resmî olmayan daracık mescitler, gizli kurban kesimi, etnik kökenli bir yapılaşma... Paris salonunu hazırlayanlardan siyasal bilimci Valerie Amiraux, İslam'ın kamusal alandaki varlığıyla ilgili sorunlara çözüm getirecek hukukî ve idarî düzenlemenin olmadığına dikkat çekiyor.

Sergiyi ziyaret eden Parisli Müslümanların 'halleri' de serginin bir parçası gibi adeta. Sergi müdiresi Yolonde Bacot, banliyölerde yaşayan Müslümanların ziyaretinden çok memnun; bunu bir başarı olarak yorumluyor. Sergiyle ilgili sorularımızı cevaplandıran Bacot, Müslümanların bir yandan dinlerini yaşamaya çalışırken diğer yandan sürekli değişen metropol hayatına uyum sağlamaya çalıştıklarına dikkat çekiyor. Girişi ücretsiz olan sergi 14 Kasım'a kadar görülebilecek.
Zaman - Ali İhsan Aydın

Arşiv

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz