Yarışma Projeleri

Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması

Tarih: Nisan 2006
Burcu Çidam ve ekibi


Ekip: F.Burcu Çidam (Peyzaj Mimarı), Fadime Kaya (Peyzaj Mimarı)

Orta Karadeniz bölümünde yer alan Ünye kenti 61.000 nüfusuyla Ordu ilinin en büyük ilçesidir. 2750 yıla dayanan geçmişiyle kent zengin bir kültürel ve sosyal altyapıya sahiptir. Bu süreç içerisinde Rumlar, Ermeniler ve Türkler kentte yaşamış ve kendilerinden izler bırakmıştır. Bu kültürel zenginliğin alışılmışlık ve kent problemleri nedeniyle kentin kullanıcıları tarafından iyi algılanmamasıyla birlikte, proje alanında bile kendinden yansımalarını görmek mümkündür. Plan kararları aşamasında, özellikle eski kent merkezlerinde meydanı meydan yapan ögelerin yaşanmışlıkları içinde barındıran ögeler olmaları düşüncesiyle bu yansımalar okunmaya çalışılmış ve altlarının çizilmeleri amaçlanmıştır.

Özellikle alanın kuzeyinde ve batısında geleneksel doku içerisinde yeni kent dokusunun gelişmeye başlaması, geleneksel dokunun tahrip ve kısmen yok olmasıyla sonuçlanmakla birlikte bu kültürel çeşitliliğin yansımalarının görülebileceği, koruma amaçlı bir yaklaşımla ait oldukları dönemin izlerini yansıtabilecek nitelikte geleneksel doku yer almaktadır.

İçermiş olduğu fonksiyonlar nedeniyle yayaların yoğun kullanımına neden olan ticaret alanları meydanın güneyinde yer almakta ve meydanın duvarlarından birini oluşturmaktadır. Bu bağlamda meydan hem yaya sirkülasyonu açısından hem de kentsel kullanımlar ve tarihin çeşitli dönemlerine tanık olmuş ögelerin kesişimi açısından bir odak noktası oluşturmaktadır. Ancak mevcut durum bu odak noktasının yayalar tarafından kullanımını güçleştirmekte, meydanın tüm görsel, sosyal ve kültürel niteliklerine rağmen algılanmasını ve kullanımını kısıtlamaktadır. Kuzeyde saray caddesi ile Taşbaşı sokak güneyde Belediye ve Hükümet caddeleri, batıda Hacı Emin caddesi ile doğuda, karayolundan alana ulaşan trafik, alanı kavşak haline getirmektedir. Bu trafik yükü içerisinde yayalar güvenlik ve alanı algılama sorunu yaşamaktadır. Bu nedenle meydanda araç ve yaya trafiğinin ayrılması ve yaya öncelikli planlama ve tasarım öngörülmüştür.

Alan bütüncül yaklaşımla ele alınmış ve proje alanının kent bütünüyle ilişkileri irdelenmiştir ve bu bağlamda ticaret alanları yerleşim alanları ve geleneksel dokunun meydanı besleyen öğeler olarak meydanla ilişkilerinin kuvvetlendirilmesi amaçlanmıştır. Öncelikle yaya kullanımının yoğun olduğu ticaret alanları ve geleneksel doku ile meydan arasındaki yaya bağlantısının kuvvetlendirilmesi amaçlanmıştır.

Yunus Emre Parkı meydanın devamı niteliğinde görülerek bu alanın kıyı boyunca sürekliliğinin sağlanması görsel, ekolojik ve rekreasyonel yönden gerekli görülmüştür. Bu nedenle Tabakhane deresi ile 100. yıl parkı arasındaki kıyı kesiminin yeşil bir sistemle birbirine bağlanarak işlevlendirilmesi ve bu alanların kent meydanı projesinin devamı niteliğinde görülerek kıyı düzenlemesinin yapılması önerilmektedir.

Planlama kararları oluşturulurken bir kenti diğer kentlerden ayıran ve özellikli kılan ögelerin kentin özgün değerleri olduğu düşüncesinden yola çıkılmış, toplumun kendini gösterdiği ve kentin kimliğini ortaya koyan merkez olarak meydanda yer alması istenen nitelikler de göz önünde bulundurulmuştur.

Planlama kararlarının temelini Ünye kentinin ve alanın sahip olduğu doğal ve kültürel değerlerin kente kimlik kazandıracak biçimde, yaya öncelikli ekolojik yaklaşımla planlanması oluşturmaktadır. Bu bağlamda Ünye’nin doğal ve kültürel değerleri, meydan kavramında simgesel olarak birleştirilerek kentliye sunulmuş ve kentin sahip olduğu değerle kimlikleştirilmesi amaçlanmıştır. Güneşin denizden doğup denizden battığı ender yerlerden biri olan Ünye’ nin sahip olduğu bu doğal değerin meydan konseptinde yer alması doğal ve kültürel değerlerle kente kimlik kazandırma düşüncesinin sonucudur.

Meydan kuzey ve batısında yer alan geleneksel dokudan, meydana cephesi olan mimari ögeler olarak cami, hamam ve geleneksel konutlar sosyal ve kültürel izlerin yansıtılma fırsatı olarak görülmüş ve ait oldukları dönemin izlerini meydana aktarmalarına katkı sağlanması amaçlanmıştır. Geçmişten günümüze tarihe tanıklık etmiş ve geleneksel yerleşmede bu alanın meydan olarak benimsenmesinde önemli etkisi olan çınar, meydanın özgün doğal kültürel odaklarından biri olarak meydanı simgeleyen önemli ögelerdendir.

Ayrıca kentin özgün değerlerinin korunmasının kentin kimlik kazanmasında önemli bir faktör olduğu gerçeğinden yola çıkılarak geleneksel dokunun ve doğal değerlerin korunması gerekmektedir. Büyük bölümü tahrip olmasına rağmen geleneksel dokunun bu kentin ifadesinde özgün bir yeri olduğu görülmekte yeni işlevlendirmelerle kent hayatına ve kimliğine geri dönüşünün sağlanması öngörülmektedir. Ayrıca restore edilen geleneksel yapılarda oluşturulacak konuk evleri, butik oteller vb. kullanımlar, koruma ve değerlendirme olanağı tanıyacak sokak ve kent dokusuna görsel ve kültürel açıdan farklı bir özellik kazandıracaktır.

Alandaki bitkisel doku korunurken yayalaştırmanın çevre üzerindeki olumlu etkilerinin yanında gül kurusu renkli tek doğal malzeme olan ünye taşının kullanımı ekolojik planlama yaklaşımının bir parçasını oluşturmaktadır

Araç ve Yaya Ulaşımı
Yayaların serbest dolaşımını öngören kent planlama ve tasarımın doğal ve kültürel çevrenin korunması, canlanması, yenilenmesi üzerindeki olumlu etkilerinin öngörülmesi planlama yaklaşımının bir parçasını oluşturmaktadır. Farklı kullanım alanlarının çevresiyle ilişkisini kuvvetlendirmek, toplumsal, kültürel bütünleşme sağlamak ve rekreasyonel olanaklar sunmak amacıyla proje kapsamında yaya alanlarının oluşturulması gerekli görülmüştür. Bu nedenle alanda yaya öncelikli planlama gerçekleştirilmiştir.

Belediye Binası ile Hükümet Konağı’ nın meydanda yer alması ve alanın yönetimsel merkez niteliğinde olması nedeniyle yaya yoğunluğunun alana taşınması, ticaret konut ve geleneksel doku arasında bağlantı noktası özelliğini içermesi nedeniyle kentin asıl sahibi yayalara ayrılması ve yaya merkezli ulaşım sistemi gerekli görülmüştür.

Bu nedenle alanın batısı, kuzeyi ve güneyinden meydana açılan caddelerden alana araç girişi engellenerek meydanın içerisinden geçen bu trafik yükünün kent merkezine en yakın ve kapasite olarak bu yollara eşdeğer görülen koruma alanı batısındaki yollardan ve ana arter olan karayolundan sağlanması önerilmektedir. Meydan yakın çevresinden meydana açılan yolların sunduğu ulaşım olanaklarının bu güzergahla gerçekleştirilebileceği görülmektedir.

Önerilen bu hat diğer ulaşım güzergahlarını meydan yakın çevresine ulaştırıcı niteliktedir. Diğer ulaşım güzergahları bu hat üzerine tutunmakta ve meydanla bağlantıyı bu hat üzerinden sağlamaktadır. Özelikle geleneksel sokak dokusu nedeniyle trafiğe uygun olmayan proje alanının batısını ana artere ve meydana bağlamaktadır. Ancak meydana giriş yapmayan yollar için bu hat kullanım zorunluluğu içermemektedir ve bu hatta bağlanan ara sokaklarla konutlara ulaşım sağlanabilmektedir. Bu toplayıcı hattın meydana uzaklığının yürüme mesafesi olan 500 metreyi geçmemesiyle birlikte bu hat meydanın güney ve kuzeyinden ana artere bağlanmakta ve bu yol üzerinden meydana ulaşmaktadır. Saray Caddesi’ nden meydana giriş yapan araçlar için bu caddenin kuzeyinden ana arterle bağlantı sağlanmakta Belediye ve Hükümet Caddeleri’ nden alana açılan araçlar içinse daha güneyden ana artere bağlantı yapılmaktadır. Güney yönünde belediye Caddesi’ nin bir bölümü tek yönlü trafiğe açılarak araçların alana geliş yönünde trafiğine izin verilmiş, bu yol mevcutta yer alan otoparkın bir bölümünün yol olarak kullanılmasıyla sağlanmıştır. böylece güneyde alana geliş yönünde ana artere alternatif bir ulaşım sağlanmıştır.

Karadeniz’ e kıyısı olan tüm kentlerin denizle bağlantısını koparan Karadeniz sahil yolunun bu bağlantıyı koparmayacak bir güzergahtan geçirilmesi zorunludur. Bu durum gerçekleştiğinde Samsun-Ordu Karayolu’ nu kullanan araçların yoğunluğu ve büyüklüğünde azalma görülecek, bu yol kent içi ulaşımı sağlar niteliğe dönüşecektir. Bu nedenle meydandan geçiş sağlayan araçlar için bu ana arter önerilmiş Yunus Emre Parkıyla meydan arasında yer alması nedeniyle yoğun yaya geçişi bulunan bu yolda yaya güvenliğini sağlamak amacıyla trafik yavaşlatıcı önlemler, yaya güvenliğini sağlayıcı refüjler ve bisiklet yolu gerçekleştirilmiştir.

Yaya öncelikli ulaşım planlaması yaparken amaç, yayaların alana kolayca ulaşımını sağlamaktır. Ayrıca ekolojik planlama yaklaşımının bir parçası olarak toplu taşının özendirilmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda mevcut toplu taşın güzergahları özel araçlarda olduğu gibi koruma alanı çevresinden geçen hatta bağlanmakta ve bu yolla meydana ve ana artere ulaşmaktadır. Ancak diğer araçların ulaşımından farklı olarak toplu taşının meydana ulaşımını kolaylaştırmak amacıyla Saray Caddesi’ nden alana girişleri sağlanmıştır. Bu sayede engelli, yaşlı ve çocukların meydana kolayca ulaşımı sağlanırken trafik yükü oldukça hafifleyen bu yolun meydanın bütünlüğünü bozması engellenmiş, alanın kuzeyinde yer alan geleneksel dokuyla bağlantıyı sağlayan bu cadde üzerinde yaya kullanımının artması amaçlanmıştır. Ayrıca trafik yükünün hafiflemesine rağmen meydanın özgün değerleri olarak görülen çınar ve Saray Camisi’ nin araç yolu ve trafikle alandan kopmasını engellemek amacıyla toplu taşın yolu çınarın kuzeyinden geçmekte ve meydana girmeden ana artere bağlanmaktadır. Meydan çevresinde alana özel araçla ulaşacaklar için otoparklara ver verilmiş, otoparklar yoğun kullanımı olan binalarla da ilişkilendirilmiştir.

Ulaşım çözümlemelerinde araç trafiğinden arındırılmış güvenli yürüme, dinlenme ve alışveriş alanlarının oluşturulmasının amaçlanması sonucunda Belediye ve Hükümet Caddeleri’ nin bir kısmı araç trafiğine kapatılarak ticari fonksiyonlar nedeniyle yaya yoğunluğu olan bu alanların meydanla bütünleşmesi sağlanmıştır. Aynı zamanda yoğun kullanımı olan Belediye binasının cadde üzerindeki girişinde bir rahatlama sağlanmıştır. Kadılar Yokuşu ve Hacı Emin Caddeleri geleneksel yapıyla bağlantı sağlayan, geleneksel sokak dokusunun büyük ölçüde korunduğu, üzerinde yer alan tarihi yapılarla koruma alanının meydanla bütünleşmesini sağlayan sokaklardır. Meydana araç girişinin yasak olması nedeniyle bu sokaklarda araç dolaşımının azalması, bu sokakların yalnızca konutlara ulaşım için kullanılması hedeflenmektedir. Ayrıca bu alanların otapark olarak kullanımlarını engellemek için Ünye'de mevcutta sorun olan otopark probleminin bu alanların yakın çevresinde mülkiyeti kamuya ait alanlarda çözülmesi önerilmektedir. Taşbaşı Sokağı, Hazinedaroğlu sarayı duvarının yanından kentin kuzeyindeki koruma alanını meydana bağlamaktadır. Bu sokak, geleneksek sokak dokusunu koruması, meydan geleneksel doku bağlantısını sağlaması ve surların alanla görsel olarak bağlantısının güçlendirilmesi amacıyla araç trafiğine kapatılmıştır.

Yayaların görsel ve fiziksel olarak kendileriyle eşleştirdikleri ve aitlik duygusu veren geleneksel sokak dokusunun korunmasında yayalaştırma çalışmalarının büyük ölçüde katkısı olacaktır. Yaya kullanımından doğan görsel niteliğin artırılması isteği bu alanlardaki geleneksel dokunun korunması ve restore edilerek sokak yaşamına katılması isteğini artıracaktır. Bu nedenle proje kapsamında yapılan yayalaştırma çalışmalarının benimsenmesi durumunda yeni yaya alanları oluşturulması önerilmektedir. Meydanın çevresinde yer alan gerek organik sokak dokusunda gerekse ticaret alanlarında yapılacak bu tür genişlemelerle oluşabilecek çıkmaz sokaklarda otopark ve oyun sokağı oluşturulması gibi çözümler düşünülebilir.

Araç trafiğine kapatılan alanlarda servis işlemlerinin gerçekleştirilebilmesi için yaya yoğunluğunun az olduğu belli saatlerde trafiğe kapatılan alanlara araç girişine izin verilmekle birlikte Saray Caddesi, Hükümet ve Belediye Caddeleri’ nden gelen araçların meydanı karşı yöne geçiş alanı olarak kullanmadan ana artere bağlanmaları gerekmektedir.

Konsept ve Tasarım
Meydan ve onun uzantısı biçiminde ele alınan proje alanının merkezini anıt ve güneşin denizden doğup denizden batmasını simgeleyen havuz oluşturmaktadır. Bu merkez yayaların hareketli olmasını amaçlayan prömenadla kesintisiz biçimde denize bağlanmakta ve prömenadın çekiciliğini artırmak amacıyla saat kulesi, çim derzler ve su gösterileri içermektedir. Meydanda yer alan dinlenme alanı meydan kullanıcılarına dinlenme olanağı sunmakta ve bir büfe ile ilişkilendirilmektedir. Promenadla meydana bağlanan Yunus Emre Parkı tüm kıyı kesiminde devam etmesi önerilen yürüyüş yolu ile oturma alanlarını, restoran, çay bahçesi gibi yeme içme birimlerini, çoçuk oyun alanını ve seyir terasını içermektedir. Fonksiyonların dağılımında meydanın toplayıcı niteliğinin yanı sıra Yunus Emre Parkı’ ndan denize açılım esas alınmıştır.

Proje alanı hem yönetim birimlerini içermesi bakımından yönetimsel merkez hem de geçmişten günümüze toplanma alanı olarak benimsenmesi nedeniyle sosyal merkez niteliğindedir. Bu nedenle tasarımda ve planlama ilkelerinde toplumun sosyal ve kültürel alt yapısını oluşturan ögeler yadsınmamış meydanla bütünleştirilmeleri ve bu alanda ifade edilmeleri sağlanmış, hem de yönetim birimleri ve toplum olarak çağdaş bir yaşama mekanı oluşturulması isteği dikkate alınmıştır. bu yaşama mekanı oluşturulurken Ünye’nin sahip olduğu doğal ve kültürel özelliklerin meydanda simgelenmesi ve kentliye sunulması esas alınmıştır. Tasarımın referans noktasını hükümet konağı önüne yerleştirilen Atatürk anıtı oluşturmaktadır. Bu anıt; üzerinde yer alan Atatürk ilkeleri çerçevesinde geleneksel toplumdan modern topluma geçişi simgelemekte, günümüz modern toplumunun hedeflerini simgeleyen denize yönelmekte ve kesintisiz biçimde ulaşmaktadır. Bu yönelimle planlama kararları çerçevesinde de belirlenen, özgün değerlere sahip çıkan ve koruyan, onların kültüre kattıklarını yadsımayan ve içinde barındıran toplum yapısının yanında bu toplumun ve siyasi erkin gelecek hedefleri, geleneksel dokudan ve hükümet konağından referans alarak denizle bütünleşen prömendla simgelenmektedir. Prömenad üzerindeki düz aks siyasi erki simgelerken meydanın formal yapısından kaynaklanan durağanlığı kıran çim şeritler toplumun canlılığını, hareketliliğini, denizle simgelenen hedefleri besleyen dinamik altyapısını, informal yapısıyla meydana hareketlilik katarak ifade etmektedir. Aynı zamanda bu aks siyasi erkle toplumun, anıt üzerinde yer alan Atatürk ilkeleri birleştiriciliğinde birbirine tutunduğu, büyük ve küçükle farklı ve aynıyla birbirine karışarak gelecek hedeflerinde keşistiği toplum yapısını simgelemektedir. Bu senaryonun merkezi olan Atatürk anıtı çevresinde yer alan su ögesi üzerinde, güneşin denizden doğup denizden battığı ender yerlerden biri olan Ünye' nin güneşi simgelenmiş, güneşin doğuş ve batışını temsil edecek su ve ışık gösterisi sunulmuştur.

Meydanda ikincil merkez olan saat kulesinden referans alarak devam eden ve oturma birimlerini içeren alan ve Yunus Emre parkı meydanın çeşitli rekeaktif olanaklar sunan uzantılarıdır. Bu alanların meydanla algısal, görsel ve fiziksel olarak bütünleşmesini sağlamak amacıyla kesintiye uğramayan aynı mimari dil kullanılmıştır. bu mimari dille meydana bağlanan Yunus Emre Parkı; meydanın, çevresindeki konut ve ticaret alanlarından topladığı ve kendine ulaştırdığı yayaları içerdiği fonksiyonlara dağıtmakta ve denize doğru bir açılım sağlamaktadır. Yunus Emre Parkı’nda mevcut bitkilerin korunması düşüncesiyle yapısal ögelerin yerlerinin değiştirilmesinden kaçınılmıştır. Mevcutta yer alan Pinus pinea’ların kısa ömürlü ve yetişkin ağaçlar olduğu göz önünde bulundurularak, yalnızca tasarım formunu destekleyenler tasarım projesinde gösterilmiştir. Parkta yer alan ve yoğun kullanımı olduğu görülen çay bahçesi ile ölçek ve yapısal olarak tasarımla çelişmeyen restoranın bu kullanımlarının bazı iyileştirmelerle devamına karar verilmiştir. Parkta kıyı boyunca devam eden ve sürekliliğinin sağlanması önerilen yürüyüş yolu yer almakta, bu yol ana aksla ve seyir terasıyla birleşerek denize açılmaktadır. bu alanda Ünye’nin kent merkezinde doğal doldurulmamış plajlara sahip olması özelliği de göz önünde bulundurularak mevcut dolgu alanda fazla değişiklik yapılmamıştır. parkta, restoran ve çay bahçesi yanında serbest oturma birimlerine yer verilerek denizden herkesin yararlanması amaçlanmıştır. çocuk oyun alanı, Yunus Emre Parkı’nı hareketli kılmak ve parktaki fonksiyonlardan yararlanan ebeveynlerin kolay kontrolünü sağlamak düşüncesiyle park alanında yer almıştır.

Meydan tasarlanırken insan ölçeğinde, insanın mekana ait olma duygularını artıran geleneksel yapıların korunması ve varlıklarının vurgulu hale getirilmesi yanında gelecek hedeflerinin de var olduğu gelenekselle modernin birleştiği bir kent mekanı oluşturulması tasarım kriteri olarak görülmüştür. Bu bağlamda meydan çevresinde yer alan tarihi yapılardan hamam, cami ve geleneksel konutların meydana katkılarının vurgulanması aynı zamanda bu alanlardan yaya geçişinin yönlendirilmesi amacıyla sert zemin üzerinde döşeme farkları ve yaya kullanımını etkilemeyecek ölçülerde çim derzlere yer verilmiştir. Bu derzler güney yönünde hem tarihi yapılardan hem de ticaret alanları ve belediye binasından yayaları ana aks merkezine toplayıcı niteliktedir. Saray Camisi yönünde ise aynı mimari dille cami ve oturma alanı ile ana aks bağlantısını sağlayan döşeme farkları ve çim derzler, bu ögelerin meydana yönelimi ve katkısı sağlamıştır. Çınar büyüklüğü ve simgelediği yaşanmışlık nedeniyle meydanı vurgulayan en önemli ögelerdendir. Bu bağlamda çınarın tarihe tanıklıkla alana kattıkları ve bu tanıklığın devamında yer alması düşüncesiyle ana aksa yönlendirilmiştir.

Ana aks üzerinde meydanda amaçlanan senaryoyo bağlı olarak yer alan Atatürk anıtı çevresinde fonKsiyonelliği esas alınan su ögesi yer almaktadır. Konser, tören, kutlama vb. kullanımlar sırasında, yayaların alanı kullanımını engellemeyecek biçimde tasarlanan fıskiyelerin kapatılmasıyla alanın farklı kullanımlar için uygunluğu sağlanmıştır. Mevsime, görsel etki ve kalite isteğine göre fıskiyelerin bir kısmı kapatılabilmektedir. Havuzda güneşin denizden doğuşunu ve batışını simgeleyen aydınlatma kullanılmış, meydanda bu aydınlatma elemanlarının devamı niteliğinde yerden aydınlatma kullanılarak estetik ve güvenli alanlar oluşturulmuştur.

Meydan içerisinde yer alan Pinus pinea ‘lardan oluşan bitkisel doku alanı vurgulamakta ve Yunus Emre Parkıyla bağlantı sağlamaktadır. Tasarımda sert zemin üzerinde tasarım formunu da desteklemeyen konumlarda yer almalarından çekinilmemiştir. Ağaçların meydanda kendi bulunmak istedikleri yerlerde bulundukları varsayılmış, alana katacakları meydanın algılanması kaygısının önüne geçmiştir.

Meydana cephesi olan yapılardan alanın özgün değerleri olarak kabul edilen Hamam, Saray Cami, kafe ile konut olarak kullanılan geleneksel konutlar yanında biçim, ölçek ve renk bakımından meydanın görsel kalitesini bozucu nitelikte yapılar da bulunmaktadır. Bu yapılarla meydanın bütünlüğünü sağlamak amacıyla cephe ve renk önermeleri yapılmıştır. Bu önermeler meydan tasarımının bütünlüğünü sağlayıcı niteliktedir ve meydanın duvarları olarak görülen yapıların alanda algılanmasının rahatsız edici olmaktan çıkarılması amaçlanmıştır.

Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Ünye Belediyesi Kent Meydanı Yunus Emre Parkı Kentsel Tasarım Proje Yarışması
Yarışma Projeleri Arşivi
Dönem içinde yayınlanan projelerin listesi aşağıdadır. Ayrıntılarına ulaşmak istediğiniz proje başlığını listeden seçiniz.