Karadeniz Sahil Yolu inşaatındaki çevreyi hiçe sayma anlayışı mahkemeden döndü. Mahkeme, "Yöreye ilişkin toplum yararı tartışılmalıydı. Kıyıyı başka bir yerde yaşatmak mümkün değil" dedi 

Trabzon İdare Mahkemesi, 2 ay önce Rize'de uğradığı silahlı saldırıda ağır yaralanan avukat Cihan Eren'in Karadeniz Sahil Yolu inşaatıyla ilgili açtığı iki ayrı davada yürütmeyi durdurma kararı verdi. Adeta çevre dersi veren mahkeme, "Kıyıyı kaybetme bedeliyle, kamulaştırma bedeli mukayese bile edilemez" yorumu yaptı.

Mahkeme, Rize Fındıklı Aksu Mahallesi'ndeki 3. derece SİT alanına deniz dolgusuyla yapılan ve halen inşaatı devam eden yolu, "Anayasa, Kıyı Kanunu, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu, şehircilik ilke ve esaslarına aykırı" buldu. Mahkeme 6 sayfalık gerekçeli kararında, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun "kamu yararı" gerekçesiyle SİT alanına sahil yolu yapılmasına izin veren Ekim 2004 tarihli kararını da mevzuat ve hukuka aykırı buldu.

SİT bozulacak
Mahkemenin bir başka kararı da, Aksu geçişinin deniz dolgusuyla yapılması yönündeki teklifi kabul eden Fındıklı Belediye Meclis Kararı'nın iptali istemiyle Eren'in açtığı davada yürütmeyi durdurma oldu.

Sahilden yol geçmesi halinde doğal SİT alanının yapısının bozulup yok olacağını belirten mahkeme, hukuksuzluğun nedenini şöyle vurguladı: "Sahil yolunun ülkeye gerçekten yararlı olması, detayda özenle yapılacak projelendirmeler ve önlemlerle sağlanabilir. Yol güzergahının yöresel özellikler dikkate alınıp değerlendirilmeden uygulamaya alınmış olması, sorunun kaynağını teşkil ediyor. Projelendirme aşaması, işin yapımını girişimciye bırakılması, detay araştırmalara yeterince özen gösterilmemesine neden olmuştur.

Yöreye ilişkin toplum yararı tartışılmalıydı. Kıyıyı başka bir yerde korumak, yaşatmak ve var olan SİT alanındaki plajı yeniden oluşturmak mümkün değil. Ancak transit yolun alternatifleri aranabilir."
Mahkeme, Karayolları'nın "Kamulaştırma bedelinin yüksek ve prosedürünün zaman alıcı olduğu" savunmasına karşı görüşünü de şöyle açıkladı: "Kıyıyı kamulaştırmayla, kıyıyı kaybetme bedeli arasında karşılaştırma yapıldığında, nicelik olarak ölçülmeyecek olan çevrenin ve kıyıların bozulması söz konusu. Ayrıca, kentlinin kıyıya erişiminin kısıtlanmasının maliyetinin, herhangi bir kamulaştırma maliyetinin üstünde olacağı da açıktır."

Yoğun bakımda
İstanbul Barosu avukatlarından Eren, sit alanı olan Aksu Mahallesi'ndeki kıyı şeridinin, Karadeniz Sahil Yolu adı altında denizin doldurulmasına karşı çıkarak hukuk mücadelesi başlatmıştı. Ancak 2 ay önce duruşma nedeniyle gittiği Rize'de 'Meşhur olmak istedim' diyen Serhat Karadeniz'in silahlı saldırısına uğrayan Eren, hala yoğun bakımdan çıkamadı ve hayati tehlikeyi atlatamadı.