reklam

11 Şubat 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Kentlerde tarihe dönüş özlemi yaşanıyor

Göç ve betonlaşmaya verilen ödün yüzünden tarihsel dokularını yitiren kentlerimizin kültürel kimliklerine yeniden kavuşabilmeleri amacıyla Kültür Bakanlığı'nın düzenlediği sempozyum, ülkenin hemen her yöresinden sağlanan katılımla bir 'Türkiye buluşmasına' dönüştü.

Kürsüde konuşanın ancak arkasındaki dev ekrandan izlenebildiği ''1000 kişilik'' salon dolmuş. Belki birkaç yüz kişi de fuayede ya da bahçede, gruplar halinde ''hararetli konuşmalar'' yapıyor. Proje ve fotoğraf sergileri, kitap ve tanıtım standları olmasa, toplantının adını da bilmeyen birisi, bu kalabalığı görüp kendisini bir ''siyasal parti kongresinde'' sanabilir. Ya da bir büyük spor kulübü toplantısında... Oysa bu görülmemiş kalabalığın dev salonları ve fuayeleri doldurmasının amacı; ''kültüre özlem'' . Daha doğrusu, kentlerimizin kültürel kimliğini oluşturan ''tarihsel dokuların korunması'' özlemi. Yıllardan bu yana, Türkiye'de belki de ilk kez bu denli geniş bir katılıma tanık oluyoruz ''korumacılık'' konusunda. Ülkenin hemen her yöresinden belediye başkanları, meclis üyeleri, üniversite men supları, valiler, yerel ve merkezi bürokratlar, mimarlar, plancılar, arkeologlar, sanat tarihçileri, kültürel mirasla ilgili her kesimden insanlar, İçişleri Bakanlığı mensupları ve Kültür Bakanlığı'nın merkez ve il teşkilatlarından yetkililer, uzmanlar, Koruma Kurulu üyeleri, meslek odaları temsilcileri...

Böylesine büyük bir buluşmanın çağrıcısı Kültür Bakanlığı organizasyonu da üstlenirken Antalya-Kemer'deki Mirage Park Resort Oteli ve komşu otellerde aynı katılımcıların tarihi kent dokularının korunması için bir araya gelebilmelerine katkıda bulunarak ''destek'' olan ise turizm sektörünün tanınmış temsilcilerinden Öger Tours ...

Peki, ''koruma'' gibi yıllardır ilgili kesimlerin yeterince gündemlerine almadıklarından yakınılan bir konuda, bu görülmemiş katılımı sağlayan ''yeni durum'' acaba nedir?..

Dev buluşmanın ev sahibi, Kültür Bakanı İstemihan Talay özetle diyor ki: ''Avrupa Birliği adaylığında en güçlü ve sadece bizde olan zenginliğimizin, yani kentlerimizin tarihsel kimliklerinin ve kültürel mirasımızın önemini ve değerini görmekte artık daha fazla gecikemeyiz... Bizim sorumluluğumuzda olan bu ortak mirasın korunarak, ortak Avrupa mirası da olarak geleceğimize aktarmaktan hepimiz sorumluyuz...''

İşte bu ''daha fazla gecikme'' riski nedeniyle artık neredeyse tümüyle yitireceğimiz tarihsel kent dokularının korunması konusundaki ''ivedi harekete geçme'' isteği, kentlerinden yola çıkan yüzlerce ilgili ve ''sorumlu'' kişiyi ''Hep birlikte neler yapabiliriz'' diye birbirlerine sormak ve tartışmak üzere Antalya'da buluşturdu...

Bu özlemle Kültür Bakanlığı'nın hemen tüm kesimlere çağrı çıkardığı başarılı organizasyonu birleşince, kültürel mirasın korunması konusunda bugüne dek ilk kez gerçekleşen böylesi bir ''izdiham'' da katılan herkesi daha heyecanlandırdı ve ''sorumlu'' kıldı...

Toplantının açılışındaki konuşmalar arasında, bir ''turizmci'' olarak Vural Öger 'in sözleri ayrıca önem taşıyordu...

Doğa ve kültür değerlerimizin korunmasındaki eksiklikleri sorgulayan gençlerimiz için ''yurtsever gençlik'' tanımını kullanması, bu konunun temelindeki ''yurt sevgisini'' özetlerken aynı mirasımızın yok olmasının sadece fiziksel çevrede değil, ''sosyal yapıda'' da çöküntü yarattığını Öger şöyle vurguladı: ''Altyapısız, sosyal donanımsız ve kişiliksiz beton bloklar...''

Vural Öger, işte bu kentli tipinin geleceğe yön vermemesi için koruma bilincini yükseltmeye dönük bir eğitimin artık ''yaşamsal zorunluluk'' olduğunun altını çizdi.Yine açılış bölümündeki konuşmasında, toplantının hedefi olan ''kentsel korumayı'' bir ''yerel yönetim görevi'' olarak da yerine getirmek üzere 2000 yılından bu yana belediyeler arası dayanışma sürecini yaşama geçirdiklerini belirten Tarihi Kentler Birliği Başkanı Erdoğan Bilenser , özellikle imar politikalarında kültürel dokunun yaşatılmasının ''çekiciliğini arttıracak'' bir anlayışın artık egemen kılınması gereğini dile getirdi ''Tarihi Kent Dokularının Korunması ve Geleceğe Taşınması'' sempozyumu işte bu değerlendirmelerle başlayan bir ''Türkiye buluşmasına'' dönüşürken değişik konulardaki komisyonlar da iki gün süreyle ve aynı zengin katılımla çalışma yaparak öneriler geliştirdiler.

Şimdi sıra, bu büyük heyecanın bir an önce uygulamaya dönüşebilmesi için yasal altyapıyı güçlendirerek harekete geçmekte...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci 

Şubat 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz