reklam

18 Şubat 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

İstanbul'un zemin haritası yok

Olası Marmara depreminde Anadolu yakasında hasarın daha fazla olacağını savunan Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Oğuz Gündoğdu, hasarlı ya da güçsüz olan tüm binaların yıkılıp yeniden yapılması gerektiğini söyledi. Gündoğdu, 30 yıl içinde olması beklenen Marmara depreminin büyüklüğünün 7'nin üzerinde olacağını belirterek ''Avcılar ve Küçükçekmece olası bir depremde kırılmanın yanında kalacak. Kırılma doğu-batı yönünde olacağından Anadolu yakasında hasar daha çok olacak'' dedi.

Senaryolar farklı
17 Ağustos 1999 depreminden sonra olası Marmara depremiyle ilgili birçok senaryo üretildi. Deprem uzmanları, depremin ne zaman olacağı, fayın kaç parçalı kırılacağı, ''tsunami''nin (dev dalgalar) oluşup oluşmayacağı, depremin İstanbul'da en çok hangi bölgede hasar yaratacağı konularını hâlâ tartışıyorlar.

Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanlığı'na yeniden seçilen Oğuz Gündoğdu , 30 yıl içinde olması beklenen Marmara Depremi'nin büyüklüğünün 7'nin üzerinde olacağını belirterek ''Avcılar ve Küçükçekmece olası bir depremde kırılmanın yanında kalacak. Kırılma doğu-batı yönünde olacağından Anadolu yakasında hasar daha çok olacak'' dedi.

Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin 7. Genel Kurulu'nda yeniden başkanlığa seçilen Oğuz Gündoğdu, odanın çalışmalarını ve Marmara'da beklenen depremi gazetemize değerlendirdi. Gündoğdu, beklenen Marmara depreminde sürekli İstanbul'un ön plana çıkarılmasından yakınarak Gölcük, Yalova ve Adapazarı'nın da bu depremden etkileneceğini söyledi. Gündoğdu, 17 Ağustos depreminden sonra arama-kurtarma çalışmaları açısından önemli bir yol kat edildiğini, ancak mühendislik alanında çok kötü durumda olunduğunu vurguladı.

Güçler birleştirilmeli
İstanbul'un depreme hazır olabilmesi için radikal kararlar öneren Gündoğdu, İstanbul'da hasarlı ya da güçsüz olan tüm binaların yıkılıp yerine yenisinin yapılması gerektiğini söyledi. İstanbul'un hâlâ bir zemin haritasının olmadığına dikkat çeken Gündoğdu, İstanbul için sadece bilimsel dayanağı olmayan jeolojik birim haritaları yapıldığını söyledi. Gündoğdu, valiliğin deprem senaryolarının içinin doldurulması gerektiğini ifade ederek ''Hastanelerin, okulların, yolların durumu belli değil. Önce okul ve hastaneler kontrol edilip sağlamlaştırılmalı. Sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin, valilik ve belediyelerin ortak senaryolar içinde güçlerini birleştirmesi gerekiyor. Ama birleştiremiyorlar, bu bize çok pahalıya mal olacak'' diye konuştu.

Gündoğdu, oda olarak Devlet Su İşleri'nin kuyularını takip ettiklerini, yeraltı sularının ısısını, kimyasını, manyetik alanı, radon gazını ve küçük depremleri takip ettiklerini anlatarak, ''Depremi 3-4 saat ya da 2-3 gün önceden tahmin edebiliyoruz. Emin olursak devletin ilgili birimlerine haber vereceğiz. Çaresiz kalırsak halka duyuracağız'' dedi.

Zemin etüdü
Odanın 17 Ağustos'tan önce deprem tehlikesine dikkat çekmeye çalıştığını ifade eden Gündoğdu, ''Uyarılarımız, 17 Ağustos 1999 depremine kadar hiç dikkat alınmadı. Ancak depremden sonra ilgi arttı. Zemin etüdü yapan firma sayısı 15-20 iken 17 Ağustos'tan sonra bu sayı 100'ü aştı'' dedi. Toplumun can güvenliği sağlamak için ülke çıkarları adına uyarmaya devam edeceklerini belirten Gündoğdu, jeofizikçilere gereken önemin verilmediğini, her yerel yönetim bünyesinde bir jeofizikçi, jeolog olması gerektiğini söyledi.
Cumhuriyet 

 

Şubat 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz