reklam

18 Şubat 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Yastık altındaki 32 bin ruhsatla deprem denetimsiz bina yapılacak

Anayasa Mahkemesi, 26 Mayıs 2001’de binalara deprem denetimini şart koşan kararnameyi iptal etti. Yenisi yürürlüğe girene kadarki üç aylık boşlukta, inşaat ruhsatı alımında patlama yaşandı. Deprem denetimine tâbi olmamak için alınan 32 bin ruhsat yastık altında bekletiliyor.

17 Ağustos depreminden sonra çıkarılan yapı denetimiyle ilgili kanun hükmünde kararnamenin iptali ile aynı muhtevalı yeni kanunun çıkması arasındaki üç aylık dönemde ruhsat alımında patlama yaşandı. 2001 yılının ilk 6 ayında toplam 22 bin ruhsat alınırken, 2001 yılı Haziran–Eylül ayları arasındaki mevzuat boşluğunun olduğu dönemde 32 bin bina için ruhsat verildi. Bu ruhsatlar beş yıl için geçerli olacak.

Marmara depreminden sonra binaların depreme dayanıklı inşa edilmesi ve denetlenmesi için çıkarılan 595 sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’yi (KHK), 26 Mayıs 2001 tarihinde Anayasa Mahkemesi iptal etti. İptalden sonra aynı hükümleri içeren 4708 sayılı Yapı Denetim Yasası ise 13 Ağustos 2001’de yürürlüğe girdi. Ancak arada geçen 3 aylık boşluk döneminde, binlerce kişi denetimsiz inşaat yapabilmek için belediyelerden tam 32 bin ruhsat aldı. Belediyeler, bir dilekçe ve projeyle kendilerine başvuranlara, 3–4 milyarı bulan harç alarak yapı denetimine tabi olmadan inşaat yapma imkanı tanıyan binlerce ruhsat dağıttı.

Bu 3 aylık dönemdeki ruhsat patlamasının, yapı denetiminden kaçanlar tarafından meydana getirildiği sektördeki herkes tarafından kabul ediliyor. Bu dönemde özellikle büyükşehirlerden alınan ruhsatların binlercesi, denetimsiz inşaat yapmak isteyen fırsatçı müteahhit ve arsa sahiplerine verildi. İnşaat sektörü uzmanlarının ‘yastık altı ruhsatları’ adını verdiği kaçamak inşaat ruhsatları, yapı denetim şirketlerinin denetimine tabi olmadan bina yapılması anlamına geliyor. Müteahhit ve yapı denetimcilerin verdiği bilgiye göre alınan bu ruhsatlar, inşaatların temeli 2 yıl içinde atılırsa 5 yıl geçerli.

Üstelik bu ruhsatlar, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinden sonra, yeni inşa edilen binaların denetimlerinin yeterince yapılamadığı yönünde yoğun eleştiri alan 3194 sayılı İmar Kanunu’na tabi olacak.

Uzman Yapı Denetim Şirketi danışmanı Prof. Dr. Halit Demir, “Biz ‘yapılar denetime tabi olsun, depremlerde yıkım olmasın’ diye çalışırken birileri de yasal boşluktan yararlanıp 2–3 ayda fırsattan istifade edip denetimsiz inşaat yapabilmek için ruhsat aldı.” dedi. Demir, 2 sene içinde binasının temelini atan herkesin 5 yılda hiçbir denetime uymadan inşaatlarını tamamlayabileceğine dikkat çekti.

“Üç ayda 1–2 yıllık ruhsat alındı. Ruhsatlar yastık altına gitti. Bu, 5 yıl içinde yapı denetimine tabi olmadan inşa edilecek binlerce bina demek.” diyen Yapı Denetim Şirketleri Birliği Başkanı Mustafa Pınar, hem denetime tabi olmadan inşaat yapmak isteyen vatandaşların hem de verdikleri ruhsat başına 3–4 milyar harç alabilmek için belediyelerin bu işte sorumluluğu olduğunu söyledi. Pınar, şöyle devam etti: “Yasal olarak ruhsat başvurularında tapu, mimari, statik, elektrik ve tesisat projeleri ve zemin etüt raporu isteniyor. Projesinde eksik olmayan her dilekçe sahibi, belediyeden bir ay içinde ruhsat alıyor. Eksiklikleri olanlara müracaat tarihinden itibaren 15 gün içinde bunlar bildiriliyor. Ancak eksikliklerin tamamlanması için herhangi bir zaman sınırı olmadığı için, o dönemde proje eksiklikleriyle birlikte binlerce ruhsat onaydan geçti. Ruhsat alma hakkı kazananlar 1 yıl içinde projeleriyle ilgili eksikliklerini tamamlayabiliyor.”

Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir, “Belediyeler yangından mal kaçırır gibi denetimden uzak bina yapmak isteyenlere ruhsat verdi. Yapı mevzuatının geçerli olmadığı dönemde ruhsat yağdı.” dedi. Özdemir, Türkiye’nin deprem gerçeğine rağmen ruhsat işine izin veren belediyelerin gerçek suçlu olduğunu savundu. Türkiye’nin yüzde 75’inin her an büyük bir depremle sarsılma riski bulunduğunu yerel yönetimlerin hâlâ anlamadığına ve fırsatçılara göz yumduğuna dikkat çeken Özdemir, “Bu kafa değişmediği müddetçe, ülkemiz her depremde yıkılmaya devam eder. Türkiye’de her yıkımın baş sorumlusu önce belediyelerdir, sonra müteahhitlerdir.” diye konuştu. 17 Ağustos depreminden önce yıkımın gerekçesi olarak gösterilen 3194 sayılı İmar Kanunu’na tabi olarak 3 ayda alınan ruhsatların hiçbirisinin kanuni ve hukuki olarak iptal edilemeyeceğini vurguladı.

Kanuni boşluktan yararlanılarak binlerce bina için ruhsat alındığını doğrulayan İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Cemal Gökçe’nin verdiği bilgiye göre, bu ruhsatlar ağırlıklı olarak yapı denetim mevzuatının geçerli olduğu 27 pilot ilde verildi. Gökçe, fırsatçı zihniyet yüzünden yasal düzenlemelere rağmen yapı denetimlerinin sağlıklı ve yeterli ölçüde gerçekleştirilemediğinin altını çizdi.

Devlet İstatistik Enstitüsü verilerine göre 1999’da Türkiye genelinde belediyelerce 92 bin 469 yapı ruhsatı verildi. İnşaat sektörü Marmara ve Düzce depremleriyle büyük darbe aldı. 2000 yılının ilk altı ayında yapı denetim şirketleriyle düzenlemeler nedeniyle 27 ilde ruhsat verilmedi. Bu sürede 24 bin civarında ruhsat alınırken, yapı denetim şirketleriyle ilgili mevzuat düzenlemeleriyle birlikte 2000 yılı sonunda ruhsat sayısı 75 bin 884’e ulaştı. 2001’in ilk altı aylık döneminde 22 bin 936 ruhsat verildi. Ancak ekonomik krize rağmen 2001 yılının ilk dokuz aylık döneminde alınan ruhsat sayısı 55 bin 161’e ulaştı. Yapı denetim mevzuatına tabi olmayan 2001’in 6. ayından 9. ayına kadar geçen 3 aylık süreçte 32 bin ruhsat alınarak âdeta patlama yaşandı. 3 ayda alınan ruhsat sayısı yapı denetim mevzuatının geçerli olduğu ilk altı aya oranla yüzde 150 artış gösterdi.
Zaman

 

Şubat 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz