İki milyar dolarlık sanayi sitesi
boş duruyor
İstanbul Kağıthane'de LPG
tankının patlamasıyla gözler şehir içindeki sanayi tesislerine çevrildi.
Birçok tesis bir türlü şehir dışındaki sitelerine taşınmıyor. İstanbul
İkitelli’de 2 milyar dolar harcanan Organize Sanayi Bölgesi, sadece yüzde
15 kapasite ile çalışıyor.
Büyük şehirlerin çoğunda sanayi tesisleri sokak arasında kaldı. İstanbul
Kağıthane’de LPG tankından sızan gazın patlamasıyla dikkatler şehir içlerindeki
fabrika, imalathane ve atölyelere çevrildi. Her geçen gün büyüyen şehirlerin
yerleşim bölgesinde kalan bu yerler patlamaya hazır birer bombaya dönüşebiliyor.
81 bin 453 işyeri kapasiteli 349 küçük sanayi sitesinin bulunduğu Türkiye’de,
büyük şehirlerde inşa edilen küçük sanayi sitelerinin çoğu boş
bekliyor.
Örneğin İstanbul’daki İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan küçük
sanayi sitelerinin çoğu ancak yüzde 15 doluluğa sahip. İşletmecilerin ucuz
işgücü kaygısı ve yerel yönetimlerin göz yumması, küçük sanayi
tesislerinin sokak aralarında kalmasına sebep oluyor. Yerel yönetimler ise
yerleşmiş olan bu tür işyerlerini yerleşim bölgelerinin dışına çıkartmadaki
zorluklardan yakınıyor.
Küçük işletmeler ile orta ölçekli sanayicinin modern ve sağlıklı
gelişmesi amacıyla 1965’ten itibaren oluşturulan küçük sanayi siteleri
özellikle büyük şehirlerde gereken ilgiyi görmüyor. İstanbul’da 800
hektar alan üzerine kurulan İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde 36 adet küçük
sanayi sitesi yapı kooperatifi var.
İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyeti Başkan Yardımcısı
Yusuf Akgün, Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile özerk yapıya kavuştuklarını
ve planlamalarını kendilerinin yaptıklarını söylüyor. Akgün, İkitelli’yi
‘sanayi vadisi’ haline getirmeyi hedeflediklerini, bu konuda Sanayi Bakanlığı
ile ortaklaşa çalıştıklarını belirtiyor. Aralarında sektörel dış
ticaret şirketi ve alışveriş merkezlerinin de bulunduğu yeni yapılanmalarla
bölgeye hareketlilik getireceklerini söyleyen Akgün, doluluk oranını her geçen
gün artırmayı hedeflediklerini belirtiyor. 30 bin işyerinin bulunduğu İkitelli
Organize Sanayi Bölgesi yüzde 100 kapasiteye ulaştığında 300 bin kişiye
istihdam sağlayabilecek. Oysa bu sayı şu anda 80 bin civarında. Kriz öncesi
ise 180 bin kişi İkitelli bölgesinde çalışıyordu. Akgün, istihdamla
ilgili kendi firmasını örnek gösteriyor. “34 yıllık geçmişi olan
firmamda kriz öncesinde 25 kişi çalışıyordu, şimdi bu sayı 6. Çalışan
6 kişi de boş duruyor. İş yok.” diyen Akgün, bölgedeki firmaların yüzde
10–15 kapasite ile çalıştığının altını çiziyor. İkitelli için bugüne
kadar kooperatifler 2 milyar doları aşkın harcama yaparken, devletin ana
artel yolların yapımı için harcadığı para 8 milyon dolarda kalmış.
Yusuf Akgün, İkitelli için sadece 300 milyon dolar KDV ödediklerini söylüyor
ve devlet hizmetlerini yeterli bulmuyor. Akgün, İkitelli bölgesinin Türkiye
ekonomisinin ihracat ambarı olabileceğini söylerken, devletin kendilerine
ihracata yönelik imalat konusunda rehberlik yapmasını talep ediyor.
Başkan Vekili Akgün’e göre, yerleşim yerlerindeki işyerlerinin
organize sanayi bölgesine taşınmamalarının temelinde taşınma maliyetleri,
halihazırdaki müşterileri kaybetme ve yeni yerde müşteri edinememe korkuları
yatıyor. Belediyeler de sokak aralarında çalışmaya göz yumunca sanayi
sitelerinde doluluk oranı istenen düzeye ulaşmıyor. Akgün, en küçük bir
imalathanenin taşınmasının mali boyutunu 5 milyar lira olarak açıklıyor.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tanrıkulu, bölgenin ana arter yol,
kanalizasyon, içme suyu, yağmur suyu, dere ıslahı ve elektrik tesisinin yapılması
için proje hazırladıklarını belirtti. Tanrıkulu projeye devlet katkısı
olarak 2002 yılı fiyatlarıyla 12,5 trilyon lira harcama yapıldığını söyledi.
Küçük sanayi siteleri için 2002 yılı fiyatlarıyla 1 katrilyon 163 trilyon
lira kredi kullandırıldığını belirten Bakan Tanrıkulu, 2002 yılı yatırım
programlarında 19 bin 909 işyerlik 141 projelerinin bulunduğunu söyledi. 367
trilyon liralık proje için 2002 yılında 71,4 trilyon lira harcanacak. Bakanlık,
küçük sanayi sitelerini teşvik amacıyla düşük faizli ve uzun vadeli
kredi imkanı da sağlıyor.
İstanbul İkitelli’de bulunan Ayakkabı İmalatçıları Küçük Sanayi
Sitesi (Aykosen) yüzde 20 doluluk oranına sahip. Aykosen Site Müdürü Zafer
Karpuzcu, 3 bin 500 işyerinin planlandığı sitede bin 280 işyerinin
tamamlanarak sahiplerine teslim edildiğini belirtiyor. Fakat bu bin 280 işyerinden
sadece 200’ü çalışır durumda. Krizlerin yaşandığı 2001 yılında ise
açık olan 200 işyerinden 15–20 tanesi kapanmış. Karpuzcu’ya göre
doluluk oranının yüzde 15’lerde olmasının temel sebebi, İstanbul’daki
32 ilçe ve belde belediyesinin sınırları içindeki işyerlerini sitelere yönlendirmemesi.
Sokak aralarındaki imalathane, sanayi tesisi ve atölyelerden yerel yönetimler
de şikayetçi. Bayrampaşa Belediye Başkanı Hüseyin Bürge, yerleşmiş
durumdaki çevre kirleticisi tesisleri şehir dışına çıkarmak
istediklerinde ölüm tehditleri aldıklarını belirtiyor. “Tehditler çocuklarımıza
kadar geldi.” diyen Başkan Bürge, işyeri sahiplerinin yerleşik konumlarından
kolay kolay vazgeçmediklerinin altını çiziyor. Tüm tehditlere rağmen
Bayrampaşa Murat Mahallesi’nde bulunan 190 işyerinin bulunduğu Sarıdökümcüler
Sitesi’nde üretim belediye tarafından durdurulmuş. Sitede eritme ve döküm
işi yapanlar şehir dışına çıkartılmış.
Şehir için tehlike arz eden işletmelerin yerleşim dışına çıkarılmasında
kararlı olunması isteniyor. Birçok müteşebbis, yıllardır mekan
edindikleri bölgelerden ticari açıdan ayrılmalarının zor olduğunu
belirterek, taşınmanın toplu olmasını istiyor. Örnek olarak
Zeytinburnu’ndaki deri fabrikalarının Tuzla’ya götürülmesi gösteriliyor.
Dönemin Belediye Başkanı Nurettin Sözen, Zeytinburnu’ndaki işyerlerini yıktırmıştı.
Zaman
|