reklam

21 Nisan 2005 Perşembe
Ana Sayfa > Haberler

St. Petersburg'un mimarları

Balkanlar, Rusya, Kafkas ya, Anadolu, Ortadoğu, Orta Asya...

Uygarlığın köklü kültürlerini barındıran bu coğrafya, aynı zamanda Uluslararası Mimarlar Birliği 'nin (UIA) dünya örgütlenmesinde '2. Bölge' ... Kentler tarihinin beşiğini paylaşan ülkelerin mimarlık kurumları da UIA-2. Bölge'nin üyelerini oluşturuyorlar...

Bu nedenle temmuz ayında İstanbul'da yapılacak 'UIA-2005 Dünya Mimarlık Kongresi' nin genel teması olan 'Kentler ve Mimarlık' konusu, 2. Bölge ülkeleri için özel bir önem taşıyor. Ayrıca yine böylesi bir uluslararası buluşmanın 2. Bölge'de yapılacak olması da aynı ülke mimarlarını Türk meslektaşlarıyla 'ortak ev sahibi' kılıyor...

Bu bağlılıkla birlikte İstanbul kongresinde 'mimaride kimlik' konusunu dünya gündemine taşımaya karar veren UIA 2. Bölge Yönetimi, Balkanlar'dan Orta Asya'ya tüm ulusal mimarlık kuruluşları başkanlarını ve temsilcilerini 01-05 Nisan 2005 günlerinde St. Petersburg 'da bir araya getirdi.

UIA 2. Bölge'nin Başkanı, Rusya Mimarlar Birliği'nin emektarlarından Yuriy Gnedovskiy 'in davetiyle ve St. Petersburg Mimarlar Birliği Başkanı Vladimir Popov 'un ağırlamasıyla gerçekleşen buluşmada, ev sahibi kentin 'planlama' çalışmaları da tanıtıldı ve eleştiriler alındı.

'Sürdürülebilir kimlik' için
03 Nisan 2005 Pazar günü St. Petersburg'u süsleyen 19. yüzyıl saraylarından birindeki 'Belediye İmar Dairesi binası' nda gerçekleşen tanıtım toplantısında, tüm sunumların 'mimarlar' tarafından yapılması ise özellikle 'bizim' için ayrı bir önem taşıyordu.

Çünkü, 2. Bölge ülkeleri arasında, kent planlamasıyla mimarlığı 'birbirinden tümüyle ayırma' hastalığına yakalanan sadece Türkiye'ydi.

'St. Petersburg Metropoliten Master Planı' çalışmaları da ABD dışında dünyada pek örneği olmayan 'mimarsız şehirciliğin' öncelikle tarihsel kentler için akla bile gelemeyecek bir aymazlık olduğunu öylesine çarpıcı bir şekilde kanıtlıyordu ki...

Ünlü Rus Çarı 'Büyük Petro' nun 1703 yılında 'Kuzey'deki Venedik' i yaratmak üzere Neva Irmağı 'nın deltasında kurduğu ve Moskova'nın yerine yaklaşık 200 yıl 'başkent' olan kentin, 2025 yılında 5 milyonluk nüfusa ulaşacak 'metropoliten geleceğini' planlayan mimarları dinledikçe hayıflandık...

Keşke şu bizim 'mimar olmamakla övünen' plancılarımızla birlikte, tarihi kent dokusunun koruma planlamasını bile 'mimarlık saymayan' kimi Kültür Bakanlığı uzmanları ve hatta aynı yönde kararlar alabilen TMMOB yöneticileri de bu sunumu dinleyebilselerdi... Sadece 300 yıllık geçmişi olan bir kentin bile 'tarihsel mimari karakterini sürdürerek büyüyebilmesi' için izlenecek şehircilik kurallarının nasıl da 'mimarca' belirlendiğini görebilselerdi.

'Efsanevi kentliler'
St. Petersburg'un 'geleceği' ni planlama tarihi, kuruluşundan 30 yıl sonra, 18. yüzyılda başlıyor. Kuzey Denizi ile birleşen Neva Deltası'nın 'kent kanalları' na dönüştürülmesiyle birlikte bugün 42 adacık üzerinde bulunan yerleşim alanları da 'zarif taş köprüler' le sağlanan bütünsellik içinde yayılıyor.

Her biri dönemin 'Avrupa- Baltık mimarisi' ndeki en görkemli örneklerini oluşturan boy boy saraylar, etkileyici kamu binaları, dinsel yapılar ve hatta özel konut sıraları da İtalyan ve Fransız sanatçılarının yaptıkları 2000'den fazla 'heykel' in cadde ve parkları süslemesiyle birlikte St. Petersburg'un kent dokusunu yaratıyorlar.

Bu 'sanatsal doku' nun günümüze kadar gelebilmesindeki en önemli neden, 'mimariye öncelik veren planlama tarihi' olduğu kadar, özellikle 2. Dünya Savaşı'ndaki 'efsanevi kentlilik bilinci' nin de aynı sonuçtaki payı çok fazla.

1940'ların başlarında 3 yıl süren ve bir milyonu sivil, iki milyon insanın hayatı pahasına kentin teslim edilmediği 'Nazi kuşatması' başlamadan önce, o yıllardaki adıyla 'Leningrad halkı' nın ilk işi meydanlardaki ve parklardaki heykelleri toplayıp 'kanalların içine' atmak oluyor. Böylece 900 günlük 'bombardıman' dan suların altında saklanarak korunan heykeller, kuşatma biter bitmez kanallardan çıkartılıp aynı yerlerine konuyor.

Bu bilincin, savaş sonrasındaki 'kentsel onarım ve yenileme' çalışmalarında da yine doruğa çıkan bir duyarlılıkla sürdüğünü anımsatalım.

Barışla birlikte hemen kolları sıvayan mimarlar, hayatta kalanların anlattıklarından ve eski fotoğraflardan yararlanarak bomba yağmurunda yıkılmış hemen tüm 'St. Petersburg binaları' nı eski görünümlerinde kente armağan ediyorlar.

Dünyanın bu en büyük 'kentsel restitüsyon' u ile tarihi dokuyu yeniden yaratan 'Leningradlı mimarlar' a, 1917 devrimiyle bitirilen 'Çarlık dönemi' ne ait kimliği eksiksiz yaşattıkları için 'Lenin Nişanı' veren sosyalist hükümet, aynı zamanda 1991'deki halkoylamasından çıkan 'St. Peterburg adına dönüş' kararının da 'kültürel güvencesini' ödüllendirdiğini elbette bilmiyordu.

Savaş sonrasındaki şehircilik anlayışında böylesi bir uygarlık bilinci yerine, hani şu bizdeki 'kentsel dönüşüm' özlemleriyle körüklenen 'yeni ve modern bir kent kurma' hevesi ağır bassaydı, halkoylamasında 'eski adı' isteyen yüzde 51' in bile 'tarihlerini anımsamaları' belki de mümkün olmazdı.

Öncelikle 'mimar'lar
İşte bu anılarla birlikte daha da anlam kazanan St.Petersburg Master Planlaması'nı, metropol belediyenin imar bürosundaki 'plancı mimar' lardan V.F. Nazarov ile V.E. Poloshchuk anlattılar. Ardından aynı büronun 'restoratör mimar' larından S.Sementsov , bu plana göre oluşturulan koruma bölgelerindeki uygulama ilkelerini belirtti.

Yine büronun 'Anıtlar Grubu' na başkanlık yapan mimar A.Komlov ise kent merkezinin yanı sıra 'Puşkin' gibi çevre yerleşimlerin de mimari karakterlerini geleceğe taşıyacak bir 'St.Peterburg üslubu' nun tüm metropoliten alandaki yeni yapılanmalarda gözetileceğini vurguladı...

Sözün kısası, Rus kentleri ve St.Petersburg, sadece imar rantlarına bağlı yapılaşma baskılarına karşı değil, mimarinin belirleyici olmadığı 'ABD kökenli mimarsız plancılığa' karşı da koruma altında.

Bunu sağlayanlar ise 'önce mimar' olan plancılar, restoratörler ve kent tasarımcıları...

Darısı başımıza...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Nisan 2005 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
      01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30  
diğer aylar için tıklayın

Mimarlık ve tasarım dünyası ile ilgili genel tartışma konuları Mimarlık forumunda

Arkitera.com/forum

  

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz