Köşe Yazısı

Asıl seçim şimdi başlıyor

Yazan: Korhan Gümüş Tarih: 1 Nisan 2004

Siyasetçiler için seçimler sonuçlandı. Siyaset dışındaki kuruluÅŸlar, STK'lar, üniversiteler için seçim ise asıl ÅŸimdi baÅŸlıyor. Åžimdi gündemdeki konu ÅŸu: Politik bir süreç sonucu iktidara gelen yerel yönetimler, iktidardayken ne derece politik olabilecekler? Ne ölçüde katılım saÄŸlayarak ne derecede kamu malı olan ürünler ve hizmetler üretebilecekler? Kent için yaptıkları imar planlarını, yerel kamu hizmetlerini, ulaşım önceliklerini ve planlarını, park ve yeÅŸil alan düzenlemelerini, kültür ve sanatı desteklemek için yaptıkları projeleri örneÄŸin, ne ölçüde kamu ürünleri olarak görecekler?

Plan, proje ve kararlara sivil toplumun, kentlilerin katılımını saÄŸlamak için yönetim servisleri ile ilgili bilgi üretenler, uzmanlık kurumları, üniversiteler nasıl bir yol izleyecekler? Neler yapacaklar? Uzmanlık kurumları, STK'lar kentle ilgili plan ve projelerde kendi konumlarının gerektirdiÄŸi kavramsallaÅŸtırma/sorgulama becerisini nasıl sergileyecekler? Yoksa bir sivil toplum kesimi olarak kendi kamu yararlarını savunmayı ve yalnızca kendi fikirlerini, görüÅŸlerini yönetimlere kabul ettirmeyi yeterli mi görecekler?

Uzmanlar, meslek kuruluÅŸları için asıl seçim ÅŸimdi baÅŸlıyor
Temsil edilenlerin, kentlilerin taleplerini kamu sahasına taşımak yöneticilerin yalnız baÅŸlarına yapabilecekleri bir ÅŸey deÄŸil. Yöneticilerin seçildikten sonra da politik olmaya devam edebilmeleri, aldıkları kararları, geliÅŸtirdikleri plan ve projeleri halkın katılımına açabilmeleri için STK'lara ve üniversiteler gibi bağımsız uzmanlık kurumlarına ihtiyaç var. Bu ihtiyacı karşılamak için uzmanlık kurumları, STK'lar yönetimlerle nasıl bir iliÅŸki kuracaklar? Sonuçta seçimlerden çok daha fazla plan, proje gibi kamusal ürünlerin geliÅŸtirilme yöntemleri ve biçimleri demokratik standartlarımızı, ulaşım, deprem riski, yoksulluk gibi sorunlar karşısındaki çözümlerimizi belirleyecek.

Tıpkı kent yönetimlerinin yaptıkları iÅŸler gibi, uzmanlık kurumlarının yaptıkları iÅŸler de karmaşık bir olguya, kent yaÅŸantısına cevap vermek zorunda. Kent yönetimlerinin ne kadar farklı tarafları iÅŸin içine katarak, birlikte yönetim bilincini paylaÅŸtıkları, sorunların çözümünde ne kadar ilgili tarafları harekete geçirebildikleri, kararları ne kadar bir müzakere süreci içinde aldıkları sorusunun cevabı uzmanlık kurumlarını, STK'ları da ilgilendiriyor.

Bu nedenle uzmanlık kurumları her ne kadar bir takım araÅŸtırmalardan, sorunların çözümlenmesinden hareket etseler de, temsil ettikleri sorunlar ve çözümler hakkında yönetimlere fikirler verseler de her türlü çıkar iliÅŸkisinden bağımsız olmak zorundalar. Bu kuruluÅŸlar yönetimlerle informel iliÅŸkiler içinde yeraldıkları ölçüde kentlileri kalıcı bir biçimde kamu alanından ve politikadan dışlayacaklar. Bu da farklı kamu yararlarını temsil eden sivil toplum kesimlerinin siyasal süreçlerden dışlanması, yönetime dar bir grubun katılarak ayrıcalık elde etmesi ve kamu fikrinin özelleÅŸmesi anlamına gelecek. Ya da uzmanlık grupları yönetimlerle tanımlı, açık bir iliÅŸki kuracaklar ve plan, proje gibi kamu iÅŸlevlerinin ÅŸeffaflaÅŸmasına hizmet edecekler.

Kentin sorunlarını çözmek, kentsel refahı artırmak, haksızlıkları engellemek için seçim asıl ÅŸimdi baÅŸlıyor...

Siyasal demokrasi seçimlerden ibaret deÄŸil
Seçimlerden önce bir çok aday ellerinde projelerle ekranlarda boy gösterdiler. Ancak bu yeterli olabilir mi? Seçimler öncesi önceliklerin nasıl belirlendiÄŸi belli olmadan ortaya konan birkaç projenin önümüzdeki yönetim dönemi için yeterli olması ve kentlilerin sorunlarına çözüm getirmesi mümkün mü? Plan ve proje dediÄŸimiz kamu ürünlerinin önceliklerini ve iÅŸlevlerini belirlemek için de demokrasiye ihtiyacımız yok mu? Yönetim kararları, plan ve projeleri dediÄŸimizde kamusal bir konuya dair bir hizmetin, bir ürünün, bir uygulamanın önceden temsil edilmesini anlamamız gerekmiyor mu? Bir kurgunun, bir planın veya projenin gerçekleÅŸtirilmesi için ilk önce onu gerektiren ihtiyacın tanımlanabilir olması gerekli deÄŸil mi?

Bir projenin ortaya konması, baÅŸkaları adına bir fikirin ortaya çıkarılmasını, bu fikirin nasıl ve hangi yolla geliÅŸtirilebileceÄŸinin belirlenmesini, projelendirilen fikirin nasıl uygulanacağının tanımlanmasını ve uygulamanın denetlenmesini içermiyor mu? Plan ve projelerin geliÅŸtirilmesi için öncelikle bir yönteme sahip olmamız gerekmiyor mu? Kent yönetimleri kentliler adına karar veren, koÅŸul koyan, takip eden kuruluÅŸlar deÄŸil mi? Yönetim kararlarının ÅŸeffaflaÅŸması için yalnızca yönetimlerin deÄŸil, profesyonellerin, üniversitelerin, uzmanların yapmaları, talep etmeleri gereken ÅŸeyler yok mu? Meslek kuruluÅŸlarının plan ve proje adı verilen uzmanlık hizmetlerini informel iliÅŸkilerin dışına çıkarmaları, bunu saÄŸlamak için yaptıkları siyasal tercihler kadar önem taşımıyor mu? Kamu ürün ve hizmetleri ister istemez farklı taleplere cevap vermek zorunda deÄŸil mi? Kentle ilgili projeler bizim marketten satın aldığımız ürünler gibi seçme hakkımız olan özel ürünler gibi görülebilir ve geliÅŸtirilebilir mi?

Yazara Görüşlerinizi Bildirmek İçin
Buraya yazacağınız görüşleriniz, Arkitera Forum bölümüne yansımayacak, sadece yazara ulaşacaktır. * İşaretli alanlar mutlaka doldurmanız gereken alanları belirtmektedir.
Sizin:
Adınız, Soyadınız *
E-Posta Adresiniz *
MesleÄŸiniz *
Telefon Numaranız Adres seçimi:
Adresiniz
Mesajınız:

ÝPUCU: küçük harf "x", büyük harf "B", büyük harf "U", küçük harf "d", sayý yedi, küçük harf "h"

Lütfen sol imajdaki resimde görülen dizgiyi yandaki kutucuğa giriniz.
Köşe Yazısı Arşivi
Dönem içindeki köşe yazarlarının listesi aşağıdadır. Yazısını okumak istediğiniz yazarı listeden seçiniz. Bütün yazarların listesini görmek için buraya tıklayınız