Köşe Yazısı

Päivi ile Sofi’nin Dünyası: Hayal ve Gerçek Arasındaki Mimarlık

Yazan: Hüseyin Yanar Tarih: 1 Aralık 2005

Päivi Jääskeläinen Finli, bayan bir mimar. Yeni kurduÄŸumuz atölyenin bir üyesi. Päivi ve biraraya geldiÄŸimiz farklı ülkelerden ve farklı disiplinlerden diÄŸer tasarımcı arkadaÅŸlarla birlikte bir platform oluÅŸturmak istiyoruz. Kendisi ile ortak bir yanımız, ortak bir hikayemiz daha var. Bu da, daha önce ayrı ayrı yerlerde baÅŸlayarak tasarladığımız konut projelerimizin mutfakları arasındaki bir çeÅŸit benzerlik, bir çeÅŸit diyalog.

       
Paivi'nin çatı arasından bir detay ve Sofi'nin Dünyası için ilk eskizlerden biri
FotoÄŸraflar: Hüseyin Yanar ve Oliver Walter

Geçenlerde Päivi projesini tamamladı ve her hafta en azından iki defa mimarlıkla ilgili makalelerin, yarışma kazanan yapıtların ya da yeni yapılan ilgi çekici projelerin yayınlandığı Finlandiya’nın en çok okunan günlük gazetesi Helsinki Sanomat’ta bir büyük sayfa, resimleri ile basıldı. Olumlu reaksiyonlar alıyor. Bir çatı arasının yeniden tasarımını, renovasyonunu yapan Päivi, projesinin hem mal sahibi hem de mimarı. Bizim projenin mal sahipleri ise Jouko ile Auli Saarinen. Jouko Fin Havayolları’nda pilot. Auli ise bir meslek okulunda giysi tasarımıyla ilgili öÄŸretmenlik yapıyor. Üç buçuk yaşında bir kızları var. Küçük Sofi. Mimar olan eÅŸim Anu’nun da katıldığı proje üzerindeki bazı tartışmalarımızda, Sofi’nin annesi ve babası ile konuÅŸurken o hep tatlı bakışlarıyla yanımızda resimler yapıyordu. Bizde projenin ismini Sofi’nin Dünyası koyduk. Binanın yapımı baÅŸlamasına karşın, alacak daha çok yolu var gibi görünüyor. Belediye sonrası detaylı çizimler ve mal sahipleri ile proje üzerine tartışmalarımız ise hala bütün hızı ile devam ediyor, üzerinde çalıştığımız mutfaÄŸa ve evin iç dünyasına yöneliyor. Bu iki dünyayı Sofi’nin dünyası ile Päivi’ninkini, hikayeleri ile, bazı fragmanlarıyla yanyana getirmeye çalışalım.

Päivi Finlandiya’nin daha da soÄŸuk bir bölgesi olan kuzeydeki Oulu kentinden. OuluTeknoloji Üniversitesinin mimarlık bölümünü 1989 yılında bitiriyor. Diploma çalışmasını New York’ta yapıyor. Jürisine çok katlı bir sanat galerisi, sanat merkezi programı sunarak Lafayet Caddesi’ndeki onu etkileyen kılıç gibi bir köÅŸe arsada projesine baÅŸlıyor. Bu projesinde abartılı, ince uzun çekmelerle yarattığı mekanlarda ve ortasındaki etkili boÅŸlukta bir anlamda yine daha sonra yapacağı projelerde de olduÄŸu gibi Zaha Hadid havasını sezmek güç deÄŸil. Çünkü 1985 ile 1987 arasında aralıklarla Zaha ile birlikte çalışıyor. O zamanlar Hadid’in bürosunda çalışan 6 kiÅŸi var. Bilgisayar yok ama bilgisayar gibi 3D leri ‘hand made’ gerçekleÅŸtiren iki kiÅŸi bulunuyor ve Päivi’nin dediÄŸi gibi genellikle ‘gerçek gibi olmayan ÅŸeyler’, onları ortaya koyan skeçler, boyamalar ve tabii ki çiniye geçmeler yapıyorlar. O zamanki bazı önemli projelerde çalışıyor. Päivi Zaha ile birlikte 3 boyutlu dünyanın içine girdiÄŸini yüzen perspektiflerle tanıştığını ondan sonra da uzun süre kutularla arasının iyi olmadığını vurguluyor. Ama tasarladığı bu mutfağın bir kutu olduÄŸunu da bu arada inkar etmiyor.

    

Benim tarafım ise bir yandan Anadoluya bir yandan buralara, kuzeye baÄŸlı. Etrafımızı saran doÄŸa ve doÄŸanın inanılmaz deÄŸiÅŸimleri burada yaptığımız birçok projenin düÅŸünsel tarafını, senaryosunu oluÅŸturdu çoÄŸu kez. Ayrıca mimari altyapım Anadolu kaynaklı olduÄŸu için küçük yaÅŸlarda yaÅŸadığım eski Gemlik sokaklarındaki Rum ve Türklerin beraber paylaÅŸtığı mekanlara, kent dokularına, gerek antik, gerekse geleneksel mimarideki düzensizliklere, irrasyonel duvarlara nedense hep çok özel bir ilgi ve sempati duyduÄŸumu itiraf etmeliyim. Tabii ki Hadid de çok ilgimi çekti ve Päivi gibi adımlarını dikkatle izledim. Projenin ilk eskizlerinde doÄŸanın organik örgüsü ile binayı biraraya getirmeye çalıştık. Duvarlar, dönen eksenler, doÄŸa ile bütünleÅŸme derken proje bir aÅŸamaya kadar tamamlandı. Üzerinde çalıştığımız, Jouko ve Auli ile tartıştığımız bizim mutfak projesi de diÄŸer mekanların ortasında sevgili Päivi’nin mutfağı gibi bir kutu, bir küp. Åžimdi bu iki mutfaktan baÅŸlayarak su damlalarını biraz daha büyütelim. Päivi’nin mutfağı ile bizim mutfağın sınırlarını yani gerçek olanla, bizim hayalimizin sınırlarını daha da geniÅŸletelim.

Küçük bir çatı katında yaÅŸamak birçok kiÅŸinin hayalidir. Päivi de yıllardır bir çatı arasının olmasını istemiÅŸ. Sonunda böyle bir olanak geçen yıl önüne çıkmış. Bir grup profesyonelle bir araya gelip sınırlı bir yarışmada Punavuorenkatu’daki beÅŸ katlı, Jugend Stili yaklaşık 100 senelik bir binanın çatı katlarını yenileme iÅŸini almışlar. Aynı sıra üzerinde yer alan altı tane çatı katı yapılmış bir yıl içinde. Binaların kontrolünü de üzerine alan Päivi’nin çatı arası da bunlardan birisi. En baÅŸtaki 95 m2 lik bu alanın içinde yaklaşık üçte bir bölüm Päivi’nin kızı Maya için tasarladığı bölüm. BeÅŸ kat merdiven çıkılarak Päivi’nin bölümüne girilince, tam eksende, üstte dairesel ışıklığı olan yuvarlak bir oturma bölümü var. Mistik ışığı ile özel bir oturma bölümü. Solda ise gardrobun yanından ÅŸömine, mutfak ve yemek yeme bölümüne gidiliyor. Åžömine arkasındaki balkonun tam karşısında, buradaki eski ustalardan Lars Sonck’un kilisesi ve güney Helsinki’nin bir bölümünün çatıları arasından deniz Päivi’nin her zaman önünde. Balkon derin bir iç bahçeye bakıyor.

Tasarladığımız projede de ön taraftaki iki komÅŸu arasından, uzaktan deniz gözüküyor. Arkada ise kayalardan oluÅŸan eÄŸimli, doÄŸal bir oditoryum, üzerinde aÄŸaçların olduÄŸu kayalık, doÄŸal bir park var. Helsinki’nin hemen yakınındaki Jollas semtinde.Yeni yerleÅŸmeye açılan bir bölgede. DiÄŸerleri yerel Finli mimarlarca projelendirilen on iki arsanın doÄŸuya doÄŸru üst köÅŸesinde olanı. Bizim bina L ÅŸeklindeki duvarlarıyla, arkadaki kayalarla kucaklaÅŸmayı deniyor. Üstte denizi gören yatak odaları ve ana binanın yanındaki garaj, ana mekanın dış duvarları üzerinde ve yanında ters yüz edilmiÅŸ tüpler ÅŸeklinde. Bu tüpler huni gibi denize ve doÄŸaya doÄŸru açılıyor. Mutfak ana bölümün ortasında. Mutfağın üstünde ise yatak odaları koridorundan baÄŸlanan bir orta oturma ve seyir mekanı var, bir ada gibi. Arkadaki kayaları görüyor. Ayrıca etrafında giriÅŸi, merdiveni, kahvaltı yerini gören galeriler bulunuyor. Eski bir Fin geleneÄŸi vardır. Akrabalarımdan Lasse’nin evinde de görmüÅŸtüm. Mutfak merkezi yerdeydi. Evi, ocağından ötürü ısıtıyordu. Eskiden soÄŸuklarda, ocağın üzerindeki üst bölmede, yaÅŸlılar uyurmuÅŸ. Bir anlamda bu geleneÄŸi yorumlamaya çalıştık. Mutfağı evin merkezine koyduk. Evin ana giriÅŸi, garaj ile ev arasındaki diagonal paket taÅŸlı düÅŸündüÄŸümüz yoldan. Mutfağın bir yanı wc olan koridorunun hemen yanından bir küçük rüzgarlıkla eve giriliyor. Belediyenin verdiÄŸi dikdörtgen ÅŸeklindeki yapım alanının m2 sınırlamalarına ve komÅŸu çekmelerine baÄŸlı olarak ev iki katlı, bir de bodrumu var. Bodrum katı dışında 140 m2 ve ayrıca garaj evin yanında. Bu toplam tutarın 10 m2 si mutfağın üstü. Bunu planın doÄŸasından ötürü fazladan vermeyi kabul ettiler. Dış duvarlar, düÅŸey olarak biribirlerine baÄŸlanan büyük briketler ÅŸeklindeki beton bloklardan yığma olarak yapılıyor. Duvar kalınlığı sıvasız 40 cm. Ortada 17 cm izolasyon var. Pencereler arka arkaya 3 yada 4 katlı cam. Alanın 52 m2 si üstteki yatak odaları, arkada Sofı’nin önde ise anne ile babasının odaları ve mutfağın üstü. Ve 88 m2 lik giriÅŸ katı. GiriÅŸ katının altında ise bazı servisler ile sauna ve sauna oturmasının da bulunduÄŸu bir bodrum katı var. Evden dikdörtgen parseli bölen dıyagonal giriÅŸ yolu ile ayrılan garaj, garajın deposu ve bahçeye hizmet eden yarı açık ek ise 28 m2.

    

Tasarladiğı çatı katı için önceleri bir sürü farklı eskiz yapan, Päivi sonunda aynı proje grubunda yer alan meslekdaşı Pekka Littow’un önerisi ile mutfak ve bazı servislerin bir kısmını mekanın ortasına koymuÅŸ. Sauna ve çamaşır dolabı kenarda kalmış. L ÅŸeklindeki mutfak dolabı ile gardrobu oturmaya açılan bir kenar, bir köÅŸe olarak kullanmış. Arka köÅŸeye ise bir diÄŸer servis olan wc yer alıyor. Yan duvarı ve kapısı ile duvarları beyaz cam olarak kullanılarak arkadaki yarım yuvarlak bölüm ışık yandığında büyük bir lambaya dönüÅŸüyor. Mutfak aslında basit bir dolap, Üzerinde sadece bir tezgah var. Bu dolap bütününde oyulmuÅŸ gibi. Ä°çerideki merkezi kare, bir boÅŸluk ÅŸeklinde. Üst köÅŸesi de boÅŸaltılmış. Altta metal ocağın yanında, dolap içinde görünmeyen küçük bir buz dolabı var. Farklı seviyedeki dolaplar hafif itilince açılabiliyor.

Dolaplar kalın bir kadraj yapılarak saklanmış, koyu kırmızı ve siyah renklerle. Evin bütün detaylarına yansıyan açık ve koyu renklerdeki, dikine yapıştırılma tekniÄŸiyle yapılan ahÅŸap yüzey malzeme kullanımı göze çarpıyor. Bazı duvarlardaki tuÄŸlanın eski haliyle bırakılması, bazı tuÄŸla duvarlarında kırmızı renkle boyanması doÄŸal ve sıcak bir atmosfer yaratıyor.

Bizim mutfakta ise, ilk önceleri ortada ÅŸeffaf bir mutfak yapma isteÄŸimiz Auli’nin kapalı bir mutfak mekanı istemesinden ötürü bizi baÅŸka bir arayışa götürdü. Daha da önceki bir baÅŸka önerimizde mutfak yatak odalarının altında ortadaydı. Åžu andaki mutfağın yeri ise iki katlı bahçe aksında kayaları gören, yukarıdaki galeriden bakılan büyük bir boÅŸluktu. Åžimdiki hali ile mutfak ise bir tarafı pencereye açık bir küb. Bir kutu, bir büyük mobilya. Suni bir kaya gibi ortada. Mutfağın giriÅŸ eksenin tam karşısındaki yanı yüksek pencereye doÄŸru açık. Karşıdaki arka bahçeye bakıyor. Ä°çerideki alt tezgah ve üst dolapların ve diÄŸer mutfak elemanların yerleÅŸtirilmelerine paralel olarak dışarıdan da takip edilen yatay, yukarı aÅŸağı, kübün etrafını saran bir pencere kuÅŸağı, yarık, mutfağı saran bir çizgi oluÅŸturuyor. Izgara kapaklar istenildiÄŸinde açılabiliyor. Yani ortada oturma odasından, giriÅŸten yukarıdan görülen büyük bir ışık kaynağı, lamba oluyor içinde ışıklar yanınca. HerÅŸey bitince içine kapanıyor yeniden. Mutfağın ayrıca duvarlarını saran, içerisini gösteren yarıklar aracılığıyla etrafında dolaşılırken evin diÄŸer bölümleri ile görsel iletiÅŸimde saÄŸlanabiliyor ortada olmasına karşın.

Jouko ile beraber ilk defa arsalarını görmeye gittiÄŸimizde bana ısrarla sık aöaçların arasından biraz uzaktaki denizi iÅŸaret etmiÅŸti. Ben de bir süre etrafta dolaÅŸtıktan sonra, tam ters yöndeki, arkada yer alan, ilgimi çok çeken, o mevsimde bazı aÄŸaçlarla kısmen örtülü kaya denizini göstermiÅŸtim. O tarafa dönüp spontane bir ÅŸekilde iki kolumu tepeye doÄŸru açtığımı hatırlıyorum. Jouko burası senin için bir hazine, hiç kapanmayacak, komÅŸularda bu ÅŸans yok, boÅŸver denizi nasıl olsa görürsün demiÅŸtim. Biraz yadırgamıştı. Buraya hiç böyle bakmamıştık demiÅŸ ve Auli ile uzun uzun düÅŸünmüÅŸlerdi projeye baÅŸlamadan önce. Ä°nsanın kendi evini yapması zor ama Päivi yine de istediÄŸini yaptığı için ÅŸanslı herhalde. Bizim ise nelerin olup nelerin olmadığını görmek için projenin sonunu beklememiz gerekiyor. Päivi’nin mimar olarak, kendisi ve tek başına yetiÅŸtirdiÄŸi onbeÅŸ yaşındaki kızı için gerçekleÅŸtirdiÄŸi hayali, kendi evi, bir mimarın yaptığı bir tablo gibi. Sanki bir kat bir kat daha boyanarak adım adım geliÅŸtirdiÄŸi, boyadığı bir tablo. SöylediÄŸi gibi ”hayalini gerçekleÅŸtirdi sonunda”. Päivi’nin bitmiÅŸ çalışması ile yapımına baÅŸlanan projemizi ve hala Auli ve Jouko ile sürüp giden sohbetlerimizi, tartışmalarımızı yanyana getirince hayal ile gerçek içiçe giriyor. Mimarlık bir hayal iÅŸi. Hemde çok güzel bir hayal. Tasarımı yapanın, giderek bunu yaptıranlarla birlikte gereksinimleri, malzemeyi, yeri, araziyi, manzarayı, ustaları, bütün tartışmaları birleÅŸtirdiÄŸi yerine oturttuÄŸu, senaryosunu yazdığı bir film yapmak gibi birÅŸey. Bir beste yapar gibi çizgilerle notaları yazmak ve onları tekrar tekrar okumak, okudukça seslerin uyumunu dengelemek gibi birÅŸey. Parayla ilgili ama aslında ilgisiz, ve her zaman gerçekleÅŸmeye hazır, belki de bazen sadece kafada gerçekleÅŸen bir tasarı, bir umut. GerçekleÅŸmeye doÄŸru adım adım giderken, herÅŸeyi ile, her anı ile heyecanlı, belki de hiçbir zaman bitmeyecek gibi bir serüven. Ve sonuç. Hayal ile gerçek arası oldukça büyülü, ama aradaki çizgisi çok hassas. Biribirlerine hem çok yakın hemde çok uzak.

Yazara Görüşlerinizi Bildirmek İçin
Buraya yazacağınız görüşleriniz, Arkitera Forum bölümüne yansımayacak, sadece yazara ulaşacaktır. * İşaretli alanlar mutlaka doldurmanız gereken alanları belirtmektedir.
Sizin:
Adınız, Soyadınız *
E-Posta Adresiniz *
MesleÄŸiniz *
Telefon Numaranız Adres seçimi:
Adresiniz
Mesajınız:

ÝPUCU: küçük harf "j", büyük harf "H", küçük harf "r", büyük harf "B", büyük harf "T", büyük harf "Y"

Lütfen sol imajdaki resimde görülen dizgiyi yandaki kutucuğa giriniz.
Köşe Yazısı Arşivi
Dönem içindeki köşe yazarlarının listesi aşağıdadır. Yazısını okumak istediğiniz yazarı listeden seçiniz. Bütün yazarların listesini görmek için buraya tıklayınız