Haberler

Ciğerimiz sökülüyor

Tarih: 27 Kasım 2006 Kaynak: Radikal
Çevre Bakanı Pepe'nin Acarlar İnşaat'ı suçlaması orman talanını gündeme getirdi. Boğaziçi'nde tespit edilen binlerce kaçak yapıdan 20 yılda sadece 300'ü yıkıldı. Çevreciler: İnşaatçılar korundu.

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin, 'Acarlar İnşaat Şirketi'nin silahlı adamları yüzünden Serdaroğlu Özel Ormanı'na girilemediğini söylemesi İstanbul'daki orman talanını ve kaçak yapılaşmayı yine gündeme getirdi.

İddiaların merkezindeki Serdaroğlu Özel Ormanı, Acarlar İnşaat tarafından 2000 yılında mahkeme satışıyla 13.5 milyon dolara satın alındı. 2 bin 500 dönümlük ormanın satışına devlet katılmadı. Acar İnşaat villaları inşa etme girişimlerine 2003 yılında başladı. Acarlar aleyhine dava süreci

emekli Orman Yüksek Mühendisi Ahmet Başer'in 20 Eylül 2004'te Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Çevre Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'na yazdığı ihbar mektubuyla başladı. Başer, Sait Molla Ormanı'nda olduğu gibi Serdaroğlu Özel ormanının da yağmalandığını ileri sürdü. Başer, 2 bin 500 dönümlük özel ormanda binaların yanı sıra 2.5 kilometrelik asfalt yol inşasıyla Orman Kanunu'nun çiğnendiğini ihbar etti. Bakanlık müfettişlerinin hazırladığı rapor sonrasında Mart 2005'te Beykoz Sulh Ceza Mahkemesi'nde İsmet Acar'ın mesul müdürleri Mehmet Haluk Öztürk ve Güz Aslan hakkında Orman Kanunu'nu ihlalden dava açıldı. Özel orman alanlarında yüzde 6'lık yapılaşmaya izin veren Orman kanunu, yapı ruhsatı alınmasının ardından inşaatlar için Ormana Bakanlığı'ndan kesin izin alınmasını gerektiriyor. İsmet Acar bakanlık izni olmadan Beykoz Belediyesi'nden aldığı yapı ruhsatı ile özel orman alanında villa yapmakla suçlanıyor.

Çevre ve Orman Bakanı Pepe, İsmet Acar ve oğlu Erdal Acar tarafından yapılan Acarkent Sitesi'yle ilgili şunları anlatmıştı: "Acarlar, inşaat için biz seçilmeden önce 12 aylık bir ön izin almış. Evraklar yetişmeyince de ekstra almışlar. Süre olunca, ben bakanlığımın ilk günlerinde izni iptal ettim. Sonra bunlar Orman Fakültesi'nden dört öğretim üyesinden oluşan bir heyet kurmuşlar ve mahkemeden 'Bakanlıktan izin alınmasına gerek yok' diye bilirkişi raporu almışlar. O kararla Beykoz Belediyesi'nde ruhsatlarını alıp inşaata başlamışlar. Normal olarak belediyeden ruhsat aldıktan sonra bizim bölge müdürlüğümüze getirmeleri lazım. İtiraz etme hakkımız var. Bölge müdürlüğümüzde bir bölge müdür yardımcımızı ayarlamışlar. İki ay itiraz edilmeyince, ruhsat kesinleşmiş. Biz o kişiyi görevden aldık, sonra onlar alıp istihdam ettiler. Serdaroğlu Ormanı'nda (Acaristanbul) da yüzde 6 sınırını aşacaklarını düşündüm. Bölge müdürümüz, muhafaza memurlarıyla geçen yıl kapılarına gitti. İçeri alınmadılar. 'Nasıl giremezsiniz' dedim. 'Efendim, adamlar silahlılar. Korktuk' dediler. Kaymakamlığa şikâyet edildi."

Acarkent'e af mı geliyor?
Geçen günlerde yaşanan 'Sevda Tepesi' tartışmasıyla birlikte Boğaziçi İmar Yasası'nın değiştirilmesi gündeme gelmişti. Tasarıyagöre, Boğaz'daki arazi sahiplerine, yeşil alanlarının yüzde 75'ini kamuya vermeleri halinde geri kalan kısımda yapılaşma izini verilecek. Yasada yapılacak olası bir değişiklikten yararlanacaklar arasında Serdaroğlu Ormanı'ndaki Acarkent de bulunuyor. İstanbul'un ormanlarında yaşanan sorun Beykoz'daki yapılaşmayla bitmiyor. Boğaziçi'ndeki kaçak yapılaşmayla da başa çıkılamıyor. İstanbul Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nün inceleme yetkisi 4635 hektarlık alanı içine alıyor. Bu bölgenin içinde Avrupa ve Asya yakalarındaki 31 kilometrelik sahil şeridi bulunuyor. Avrupa Yakası'nda Garipçe'den Ortaköy'e, Anadolu Yakası'nda ise Harem'den Anadolukavağı'na kadar uzanan bu bölgede Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nün 2005 yılına kadar tespit ettiği yaklaşık 3000 kadar kaçak yapı var. Ancak 20 yılda bu 3000 yapının 300 kadarı yıkılabildi.

'3. köprü yeni bir talan'
Doğa Savaşçıları Çevre Örgütü Başkanı Zafer Murat Çetintaş'sa Serdaroğlu Ormanı'na ilişkin ilk tartışmayı kendilerinin başlattığını belirterek şöyle konuştu: "Bu orman talanını 2004'te gündeme getirdik. Sadece Acarkent ve Acaristanbul'da değil Kemer Country'de de talan sürüyor. Buralarda milletvekillerinin de evi var. İSKİ su havzalarına yapılan evlerden işine geleni yıkıyor işine gelmeyeni yıkmıyor. Kendilerine yakınlara göz yumuyorlar. Kemer Country turizm ruhsatı aldı orada yine ağaç kıyımı yaşanacak. Kanlıca sırtlarındaki konutlarda ağaç kesimi devam ediyor. Bu talana hükümet de ortak. 3. köprü yapılınca belki 5 milyon ağaç kesilecek."

Çetintay Sarıyer sırtlarındaki Uyum Villaları'nın da İsmet Acar'a ait olduğunu belirterek şunları söyledi: "Yıllardır ne yıkıldılar ne yapıldılar. Serdaroğlu Ormanı'nında ona benzemesinden korkuyorum. Bir milyon 200 bin ağacın kesildiği söyleniyor. Biz bunu iki yıl önce söyledik, o zaman harekete geçilseydi belki bu ağaçların bir milyonu kurtarılabilirdi."

'Uyum Villaları'yla başladı'
TMMOB Şehir Planlamacıları Genel Başkanı Buğra Gökçe, Boğaziçi'nde kaçak yapılaşmanın son 15-20 yılda gerçekleştiğini belirterek yaşanan sıkıntıları şöyle anlattı: "Kaçak yapılaşmanın arttığı dönem Uyum Villaları'nın yapıldığı 1985 yılları. Bu villalar bir köşe taşı. O dönemde Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın başkanlığı döneminde, Boğaziçi öngörünüm bölgesinin kısmen imara açılmasını sağlayan bir karar alındı. Bu kararla Uyum Villaları'nın yanı sıra birçok villa yapıldı. Sonra bu değişikliği Anayasa Mahkemesi iptal etti. Uyum Villaları habis olarak kaldı. Boğaziçi'nde sayısı 25 bine vardığı söylenen kaçak yapı olduğu söyleniyor. Kentsel dönüşüm adı altında gecekonduları yıkarken kararlı ve somut adımlar atan yönetimler, Boğaz'a gelince 'nedense' aynı kararlılığı ve sabrı gösteremiyor. Hükümet politikası ülkenin ekonomisini inşaat ve konut sektörü üzerinden kurtarmaya odaklanmış durumda. Dolayısıyla kentsel rantı yüksek alanlar konut yapımı için pazarlanmaya ya da satışa konu ediliyor."
Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.