KÜLTÜREL AÇIDAN AVRUPA BİRLİĞİ'NE YAKLAŞIM
SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRİSİ
Kültür Girişimi'nin, İstanbul Kültür ve Sanat
Vakfı'nın desteğiyle düzenlediği
"Kültürel Açıdan Avrupa Birliği'ne Yaklaşım" konulu sempozyum,
22-24 Kasım 2001 tarihlerinde yapıldı. Yaklaşık 500 katılımcıyla
gerçekleştirilen sempozyumda, 40'a yakın bildiri sunuldu.
Toplantılarda, her şeyden önce Türkiye ve Avrupa
Birliği ülkelerindeki kültürel göstergeler incelendi ; yaratıcılık
olanakları, düşünce ve anlatım özgürlükleri, medyanın ve gazetecilerin
çalışma koşulları, kültür hakları, yazarların, bilim adamlarının,
sanatçıların yeteneklerinin geliştirilmesi, eğitim, iş bulma ve çalışma
olanakları, kültürel, doğal varlıkların ve çevrenin korunması, yerel ve
ulusal kültürlerin geliştirilmesi üzerinde duruldu ve bu konularda aşağıdaki
öneriler getirildi:
1) Türkiye, daha demokratik bir toplum yapısını Avrupa Birliği'ne uyum
sağlamak için değil, kendi vatandaşlarının özgürlük ve haklarını
korumak için oluşturmak zorundadır.
2) İnsan haklarına, özgürlüklere ve laikliğe dayalı bir demokrasinin
ve hukukun üstünlüğünün sağlanması için Anayasa'da yapılan ve yapılması
önerilen değişiklikler zorunludur, ancak yeterli değildir. Bu anlamda, anlayışların
değişmesi de gereklidir. Bunun için de, eğitimin tüm kademelerinde "İnsan
Hakları ve Demokrasi" dersi konulmalıdır.
3) Önümüzdeki süreçte, idam cezası, DGM'ler, düşünce ve örgütlenme
özgürlüğü, anadilde eğitim ve yayın, olağanüstü hal uygulamaları ve Kıbrıs
meselesi tartışılmaya devam etmelidir.
4) Her şeyden önce, özgürlüklerin, hukuk devletinin ve demokrasinin
etkisiz hale getirilmesi önlenmeli, farklılıklara karşın bir arada yaşamak,
ülke bütünlüğünü korumak ve ekonomik, sosyal sorunların aşılmasını
sağlamak hedeflerinden ödün verilmemelidir.
5) Türkiye'nin üzerinde bulunduğu coğrafyadaki uygarlık ve kültür
birikiminin evrensel özelliği, Doğu ve Batı kültürlerinin ortak, birbirini
tamamlayan ve daha da zenginleştiren kucaklaşmasıdır. Türkiye'nin "İslam
coğrafyası" denilen haritada, diğer ülkelerden çok farklı ve dinsel
dogmatizmden uzak bir toplumsal ve siyasal düzeni yaratmasının ve yaşatmasının
temelinde "insan odaklı düşünce derinliği" ve Anadolu hümanizması
vardır. Türkiye, başka hiçbir coğrafyada bulunmayan en değerli varlığını,
yani tarihinden gelen uygarlık ve kültür zenginliğini, Avrupa Birliği'nin
kimlikli ve ayrıcalıklı bir üyesi olma "kaynağı" ve
"potansiyeli" olarak görmeli, korumalı ve değerlendirmelidir.
6) Yaratıcılık ve sanat eğitimi konularında Avrupa Birliği'yle aramızdaki
farklılığın giderilmesi için, bireyi meşrulaştıran bir eğitim sistemi
kaçınılmazdır. İdeal eğitim için öğrenciye seçenekler getiren ortam ve
yaratıcılığın ipuçları sunulmalı, öğrenci ve öğretim üyesi arasında
karşılıklı güven oluşturulmalıdır. İnsan hakları, çevre, kent
kültürü ve tarihsel, doğal mirasın korunmasını, yurttaşlık bilinci ve
özgür birey kimliğiyle özümseyip geliştirebilecek nesillerin yetişmesini
temel alan bir eğitim hedeflenmelidir.
7) Bilgi ve iletişim toplumunun gelişme sürecinde kültür boyutu
kesinlikle yer almalı, bu nedenle kültür programları desteklenmelidir.
8) Demokrasi kültürünün yerleşmesi ve çağdaş iletişim teknolojisinin
yaygınlaşması için sayısal (dijital) televizyon yayınlarının, interaktif
televizyon yayıncılığının ve tematik kanalların izleyiciye ulaşması sağlanmalıdır.
9) Medyanın mülkiyetinin sınırsız ve sorumsuz kullanımından
kaynaklanan, gazetecilerin iş korkusu ve kariyer ihtirasıyla propagandacılar
seviyesine indirilmesini, yine medyanın küresel ve ulusal finans çıkarlarının
içine, eline ve çizgisine düşmesini engelleyecek önlemler alınmalıdır.
10) Kültür alanında "çeşitlilik içinde birlik" görüşünden
yola çıkarak küreselleşen dünyada, ulusal ve yerel kültür ve sanatlarımızın
bir arada korunması ve gelişmesi sağlanmalıdır.
11) Demokrasi kültürünün yerleşmesi ve geliştirilmesi için, demokratik
rejimin, hem çoğunluğun baskısına hem de azınlıkta kalan çeşitli
gruplar tarafından temel hak ve özgürlüklerin demokrasiyi tahrip etmek amacıyla
kullanılmasına karşı korunmasına özen gösterilmelidir. Ayrıca,
demokratik kural ve kurumların toplumsal zenginliklerimizin yağmalanması
için kullanılması da önlenmelidir. Türkiye'deki demokrasinin geliştirilmesi
için sivil toplum örgütlerinin yaygınlaştırılması ve etkinleştirilmesi
özendirilmeli, bu örgütlerin siyasal kararlar üzerinde ve yasa yapılması sırasında
katılımının ve demokratik etkilerinin arttırılması desteklenmelidir.
12) Kültür ve sanatın korunması ve geliştirilmesi için, yerel
yönetimlerin ve devletin olanaklarının siyasal çıkarlara ya da ideolojik
saplantılara göre kullanılmasını önleyecek biçimde, Avrupa Birliği'nde
olduğu gibi, bu hizmet alanlarında kamusal sorumluluklarla faaliyet
gösterecek özerk yapıların yaratılmasına olanak sağlanmalıdır.
13) Anadolu uygarlıklarından başlayarak, doğal ve kültürel mirasımızın
envanterinin hazırlanması üzerine çalışmalar yapan Türkiye Bilimler
Akademisi desteklenmeli ve bu çalışmalar dijital ortama geçirilmelidir.
14) İnternet ortamında, fikri mülkiyet haklarının sağlanması için
gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
15) Avrupa Birliği ülkelerinin aldığı önlemler çerçevesinde, kültür
alanındaki ulusal üretimin, uluslararası rekabet ortamında daha güçlü bir
konuma getirilmesi yolunda çabalar artarak sürdürülmelidir.
16) Avrupa Birliği kültür programlarına katılım özendirilmelidir.
17) Kültürel Açıdan Avrupa Birliği'ne Yaklaşım Sempozyumu'nun Sonuç
Bildirisi, Avrupa Birliği Uyum Yasaları'nda dikkate alınmalıdır.
Arkitera
|