İstanbul'u Yıkıp Yeniden Yapalım
Bu başlıkla yazdığım kaçıncı yazı anımsamıyorum. 17 Ağustos
depreminin hemen ardından yazmaya başladığım bu yazılara o dönemde
umutsuz tepkiler almıştım. ''Olmaz Oral Bey'' diyen çaresiz karşılıklarla
yüz yüze gelmiştim. Bu çağrılarıma cılız da olsa destek verenler de
oldu.
17 Ağustos depreminin üzerinden üç yıl geçti. İstanbullular zaman
zaman depremden uzaklaştılar, bu tehlikeyi unuttular. Deprem, kendisini
unutanlara Düzce'de, Afyon Sultandağı'nda ve son olarak da Marmara'da yaptığı
çıkışlarla gereken uyarılarda bulununca durum değişmeye başladı.
Sultandağı depreminin ardından yazdığım, ''İstanbul'u yıkıp yeniden
yapalım'' çağrısını içeren son yazıma başta profesör Ahmet Ercan olmak
üzere çok sayıda destek mesajı aldım. Umutlandım. Marmara depreminin ardından
bu konuda daha olumlu bir noktaya geldiğimizi hissediyorum.
Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın şunları söylüyor: ''Geçici
önlemlerle depreme hazırlık yapılamaz. Anılan önlemlerle depreme karşı
durmak imkânsız. İstanbul'u depremden önce biz yıkıp yeniden kuralım. Böylesi
daha hayırlı.''
Küçükçekmece Belediye Başkanı Halidun Özbatur 'un tutumu da aynı doğrultuda:
''İlçemizdeki binaların yüzde 80'i olası bir depreme karşı risk taşıyor.
Oluşturduğumuz deprem laboratuvarında yapılan incelemeler sonrasında
binaların özürlü olduğunu tespit ettik. Yeniden kurulmalı.''
Profesör Ahmet Ercan ise ne olacağı konusunda net düşünceler öne sürüyor
ve somut önerilerde bulunuyor: ''Olası bir İstanbul depreminin Türkiye'ye
maliyeti yaklaşık 100 milyar dolar olacak. Bu meblağ Türkiye'yi öldürür.
Halbuki deprem öncesi 5 milyar dolarlık bir yatırım depremi hasarsız
atlatmak için yeterli.''
Mimarlar Odası Genel Başkanı Oktay Ekinci ile sabah bu konu üzerinde konuştuk.
Oktay, ''İstanbul'u yıkıp yeniden yapalım düşüncesi artık tek seçenek
olarak kabul edilir hale geldi. Bunu yazmak istiyorum'' dedi. İyi de İstanbul'u
yıkıp yeniden yapmak büyük proje. Çaplı bir örgütlenmeyi gerektiriyor.
Çünkü, onbinlerce hasarlı binayı yıkmak, onların yerine yeni binalar
yapmak ancak siyasi iradenin kararıyla gerçekleşebilecek bir şey.
Öncelikle benim aklıma gelenler şöyle sıralanabilir: İlk elde yapılacak
en çürük zeminlerin üzerindeki çürük binaları saptamak. Bunların yerine
yeni sağlam zeminlerde yeni binaların yapılması için bir proje hazırlamak.
Sağlam zeminlerin saptanması öncelikli koşul. Hangi bina yıkılacak, hangi
zemin terk edilecek, bunların yerine ne türden binalar yapılacak? En önemlisi
bu tür büyük çaplı bir organizasyonu kim oluşturacak?
Profesör Ahmet Ercan bu konuda bazı fikirler geliştirmiş. Bir maliyet
bile çıkarmış. Örneğin, ''Bu işin en sağlam yolu, sağlam zeminlerde gökdelenler
yapmak ve çürük zeminleri de parklara dönüştürmek'' diyor. Ancak bunu ne
Ahmet Ercan, ne Mimarlar Odası, ne İstanbul Belediyesi tek başına yapabilir.
Öncelikle olması gereken siyasi iradenin bu çözüm yolunu benimsemesi.
Çürük zeminlerin ve çürük binaların terk edilerek yeni bir konut üretme
faaliyetinin gerekli olduğuna inanması. Buna inandıktan sonra, bu konuda
ilgili bütün kurum ve kuruluşları harekete geçirerek projeler oluşturulması
için bir örgütlenmeye öncülük etmesi. Sonrası gelir.
Şimdi, bu gerçeği siyasi iradenin görüp ona uygun bir hareket yaratması
için kolları sıvaması. Bu kabul görene kadar hep birlikte bu çağrıyı
yinelememiz gerekiyor: ''İstanbul'u yıkıp yeniden yapalım.'' Bugün daha mümkün.
Not: İstanbul yeni bir sanat galerisine kavuştu. ''Dirimart Artist'' Arman
Palas'taki, modern ve çarpıcı mekânıyla ressam Komet 'in desteğiyle açıldı.
Hazer Özil 'in sahipliğini yaptığı bu yeni mekândaki ilk serginin adı
Compilicite. Komet bu sergide bohçasını açtı. Yıllardır biriktirdiği
bavullar dolusu eseri, İstanbullu sanatseverlerle buluşturdu. Sergi, yerli ve
yabancı tanınmış ustaların yanı sıra tanınmamış ustaları ve genç
yetenekleri de kapsıyor.
109 yapıtla 55 sanatçının katıldığı bu sergi yakında sona eriyor.
Abdi İpekçi Caddesi 7/4 Arman Palas adresindeki Dirimart Artist galerisi, önümüzdeki
günlerde, Yüksel Arslan 'ın Karl Marx 'ın ''Kapital'' ini resimlediği
sergisine ev sahipliği yapacak.
Cumhuriyet - Oral Çalışlar
|