Deprem sigortasının tanıtım
filmine 1 milyon dolar harcandı
Doğal Afet Sigortalar
Kurumu’nun Zorunlu Deprem Sigortası’nı yaygınlaştırmak için hazırlattığı
reklam filmi Tv’lerde yayımlanmaya başladı. Ancak filme harcanan para tartışma
konusu oldu. Prof. Dr. Ercan, “Bu bütçeyle deprem zararlarını önlemeye yönelik
ciddi projeler üretilebilirdi.” dedi.
Doğal Afet Sigortalar Kurumu (DASK) tarafından Zorunlu Deprem Sigortası’nın
yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanan 90 saniyelik tanıtım filmi
televizyonlarda yayınlanmaya başladı. Sultandağı depreminde evlerini
kaybeden bir ailenin küçük kızının kuşuna ev almak için harçlıklarını
biriktirmesi fikrinden yola çıkılan tanıtım filminde evlere deprem sigortası
yaptırılmasının önemi anlatılıyor. Filmin yapımı ve yayını için
toplam 1 milyon dolarlık bütçe ayrıldı. Afyon’un Çay ilçesinde Kızılay
çadırlarında yapılan reklam filmi çekimleri, yönetmen Sinan Çetin tarafından
mart–nisan aylarında 2 haftalık bir çalışma ile gerçekleştirildi. DASK
Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’nın da gönüllü
olarak rol aldığı tanıtım filmi, 8–14 Nisan tarihleri arasında
prime–time’da, nisan ayı sonuna kadar ise bant reklam olarak yayınlanacak.
Filmin müziğini Atilla Özdemiroğlu hazırladı. Olası bir depremde konutların
göreceği zararları devlet yerine DASK fonundan karşılamak üzere başlatılan
zorunlu deprem sigortası uygulaması çerçevesinde bugüne kadar yaklaşık 2
milyon 300 bin konut sigortalandı. Tanıtım filmiyle zorunlu deprem sigortasının
özendirilmesi ve Türkiye’deki 14 milyon konutun en az yüzde 50’sinin
sigortalanması hedefleniyor. Tanıtım filmini hazırlayan Çözüm Reklam’ın
sahibi ve filmin senaristi Hamdi Koyuncu, reklamın izlenme oranının yüzde
80’lerde olduğunu söyledi. Koyuncu, halkın zorunlu deprem sigortasını
vergi olarak görmeleri nedeniyle oluşan ön yargıyı yıkmak istediklerini
kaydetti.
Bu arada Türkiye Jeofizik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, Zorunlu
Deprem Sigortası ile ilgili tanıtım filminin ‘kamuyu bilgilendirme görevi’
nedeniyle kanallarda ücretsiz yayınlanması gerektiğini belirterek, bu bütçesiyle
deprem zararlarına yönelik daha ciddi projeler üretilebileceği eleştirisini
getirdi. Halkın zorunlu deprem sigortası yaptırdığında evinin yıkılmayacağı
fikriyle hareket ettiğine dikkat çeken Ercan, “Oysa bu sigorta deprem sonrasında
hasarların ödenmesine yönelik. Türk insanının depremde yıkılabilir
evlerde oturuyor olması hükümeti rahatsız etmiyor. Halbuki halkın can ve
mal güvenliğini sağlamak hükümetin anayasal görevi. Bu tür kaynaklar
kullanılırken daha dikkatli davranılmalı.” dedi. Uzmanların verdiği
bilgiye göre 1 milyon dolarlık bir bütçe ile 100’e yakın sismometrik
deprem istasyonu kurulup, 2 yıl işletilebiliyor. Örneğin Marmara ve İstanbul
çevresinde yerin elektrik alanlarının ölçümüyle deprem tahmini yapılan
‘Kayaç Gerginliği Yöntemiyle Depremlerin Önceden Belirlenmesi
Projesi’ndeki istasyon maliyetleri ortalama 20 bin dolar tutuyor.
Zaman
|