Mimarlara enflasyon muhasebesi!
Meral Tamer enflasyon muhasebesi ve bankalar konusunda yaptığı saçmalamaların
esası ile ilgili bir itiraz getirememiş. Esasa ait bir şey söylememesi haklılığımızı
kabul demektir. Hırçınlaşmış, olsun! Biz esas konuya dönelim! Tartışılması
geeken önemli son soru, Türk vergi kanunlarında enflasyon muhasebesi var mı?
Bugün bir Türk banka veya şirketi yurtdışında birine bilanço veya
gelir-gider tablosu göstereceği zaman (hisse satışı veya kredi talebi için
mesela) eğer Uluslararası Standard IAS 29 ile düzenlenmiş mali tablolar götürmezse
kimse bu kurumları ciddiye almaz. Ama Türkiye içinde orman kanunu geçerlidir.
Devlet daha çok vergi alabilmek, enflasyonu bile vergi tabanı olarak
kullanabilmek için yıllardır ayağını sürümüştür. Ve enflasyon
muhasebesi konusunda sadece kısmi ilerleme kaydedilmiştir.
Halbuki Türk bilim insanları bu konuda oldukça derin çalışmalar yapmışlar
ve bu çalışmalar yayınlanmıştır, ama bunlar da gazetecileri, mimarları
ve toplumun gengelini pek ilgilendirmez! İlginçtir ki değerli hocam ve dostum
Prof. Dr. Nuri Uman 2002 yılı başında 'Enflasyon Muhasebesi: Teori ve
Uygulama' adı altında son derece kapsamlı bir eser yayınlamıştır. Bu
kitap 'Denet Yayıncılık AŞ/ Avni Dilligil Sokak No 6 / Mecidiyeköy-İstanbul'
adresinden temin edilebilir (Tel. 0212-274 87 40). 438 sayfalık bu kitabın
165'inci sayfasında enflasyon muhasebesi kavramının ülkemizdeki tarihçesi
son derece güzel anlatılıyor. Müthiş bir kaynak!
Ülkemizde enflasyon muhasebesi konusunda ilk akademik çalışma 1954 yılında
hocam Profesör Dr. Cumhur Ferman tarafından yapılmış ve yayınlanmış.
1960 sonrasında KİT ve özel şirketlerin mali tabloları ile vergi kanunlarını
uyumlu hale getirebilmek için bir reform komisyonu kurulmuş ve çeşitli
raporlar yayınlanmış. '1961 Genel Vergi Reformu Raporu (Maliye Bakanlığı)',
'Yeniden Değerleme Vergi ve Reform Komisyonu Raporu 1963' gibi. Bu çalışmalar
sonrasında 1963 yılında Yeniden Değerleme kavramını getiren ve Vergi Usul
Kanunu değiştiren 215 sayılı yasa kabul edilmiş. Uygulama tebliği için
kurulan komisyon 1966 yılında raporunu yayınlamış, ancak tebliğ 1982 yılına
kadar, büyük çapta vergi azalmasına yol açacağı gibi mülahazalarla yayınlanmamıştır.
Sonunda 23 Ocak 1983 tarihinde kabul edilen 2791 sayılı yasa VUK'nunun 11'inci
maddesini yeniden düzenleyerek, yeniden değerlemeyi yürürlüğe sokmuştur.
Ancak yeniden değerleme hep geçici bir önlem gibi düşünülmüş (enflasyon
düşer ümidi ve hayali) ve yeniden değerleme VUK'nuna geçici madde olarak
girmiştir. Ama 1989 yılında 3332 sayılı kanun ile mükerrer 28'inci madde
olarak esas maddeler arasına alınmıştır.
Ancak kanun koyucu enflasyon muhasebesi yaklaşımını genel bir kanun çıkartarak
değil, birçok konuda kısmi düzenlemeler yapmak şeklinde gerçekleştirmiştir.
Mesela azalan bakiyeler yöntemine göre amortisman ayırımı (VUK 213-madde
315), duran varlık yenileme fonu (VUK 213-328-329 maddeleri), yeniden değerleme
(VUK 213-mükerrer 298'inci madde), gayrimenkul ve iştirak satışlarından doğan
karın sermayeye eklenmesinde vergi bağışıklığı (4108 sayılı yasa madde
32), gayrimenkul, iştirak hissesi ve sabit kıymet satışlarında maliyetin
yeniden değerleme katsayısı ile düzeltilmesi (3946 sayılı kanun ve benzeri
kanunlar), stokların değerlendirilmesinde LIFO yöntemi (VUK madde 274), yatırım
indiriminde yeniden değerlendirme (4108 sayılı kanuna ek maddeler) gibi!
Kapsamlı bir enflasyon muhasebesi girişimi ise TÜRMOB, Türkiye Serbest ve
Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği'nin Türkiye Muhasebe Standartlarını
hazırlama görevini üstlenmesi ile başlamış, bu standartlar 2000 yılında
yayınlanmıştır. Bu standartlar çerçevesinde kabul edilen 2 numaralı
standart (TMS 2) 'Yüksek Enflasyon Dönemlerinde Finansal Raporlama' adını taşımakta
olup, uluslararası standart IAS 29 ile hemen hemen aynıdır. Diğer taraftan
Sermaye Piyasası Kurulu da Yüksek Enflasyon Dönemlerinde Mali Tabloların Düzeltilmesine
İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliği (Seri XI NO: 20) yayınlanmıştır.
Şimdi tek beklenen şey bu standartların resmi gazetede yayınlanmasıdır.
TMS 2 düzenlemesi aslında 1997 yılında yayınlanmış olup standart ile
ilgili bilgi Resmi Gazete'de yayımlandığı andan itibaren uygulamaya
girecektir. Uygulamaya gridikten sonra da, daha evvelki iki yılın finansal
tabloları da düzeltilecektir.
Özet: Gazeteci ve mimarlar da bu konuları bilenlere sorarak öğrenebilirler,
öğrenmenin yaşı, yeri zamanı yoktur, bilmeyenlerin ise 'kanunlarımızda ve
vergi kanunlarında enflasyon muhasebesi yoktur' demesi de açık-seçik
cehalettir, bunu gazete sütunlarında yazmaları ise trajikomiktir!
Akşam
|