reklam

01 Mayıs 2002 Çarşamba
Ana Sayfa
>
Haberler

Tekirdağ sallanırsa hasar daha az olur

Kandilli Rasathanesi’nin araştırmasına göre, Marmara’daki deprem Adalar yerine Tekirdağ’da olursa, İstanbul’un Asya yakası kurtulur...

Boğaziçi Üniversitesi Kandili Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nden Dr. Gündüz Horasan, Doç. Dr. Aysun Boztepe ve Jeofizik Mühendisi Ethem Görgün’ün yaptığı araştırma sonucunda Marmara’nın batısındaki depremlerin doğuya doğru fren yaparken, doğusundaki depremlerin batıya ilerlediği belirlendi. Yıkıcı etkilerin, deprem dalgalarının iletkenliğinin de, doğudaki (İzmit, Yalova, Çınarcık) depremler kadar hasar verici ve etkili olmadığı vurgulandı.

100 kilometre öteyi vurmaz
Dr. Gündüz Horasan, yaptıkları çalışmadan çıkan sonucu şöyle özetledi:
• Tekirdağ merkezli deprem, Yalova veya 100 kilometre ötede başka bir yeri yıkmaz. Ama İzmit veya Çınarcık’ta meydana gelen bir deprem, batıda aynı mesafede bir yeri yıkabilir.
• Marmara’nın doğusunda olan depremlerde yaptığımız incelemede, fazlar (deprem dalgaları), Marmara Adası’nda yani denizin batısında yer hareketini büyütüyor. Yani insanların hissettiği değerden daha fazla bir sarsıntı hissediliyor.
• Yer hareketini artırdığı zaman, depremin merkezi İzmit ise, 100 kilometre ileride hasar yaratabiliyor. Bunlar yansıma fazı olduğu için daha büyük enerji taşıyorlar. Mercek etkisiyle o bölgeyi daha fazla sarsıyor ve yıkabiliyor. Batıdakiler de bunu görmüyoruz.

‘İçimiz artık rahat’
Kadıköy’de depreme önlem alan tek bina olan Semur Apartmanı’nın sakinleri, "Artık rahat uyuyoruz" diyor.

Uzmanların dediğine bakılırsa, Marmara Denizi’nde en geç 30 yıl içinde büyük bir deprem yaşanacak. Ve bundan en çok etkilenecek kentlerin başında da hiç şüphesiz İstanbul gelecek. Peki İstanbul’da yaşayanlar, her an olabilecek bir depreme karşı ne yapıyorlar? İstanbul’un nüfus olarak en büyük ilçesi olan Kadıköy’de yapılan bir araştırma, ilçede bulunan 43 bin binanın yüzde 78’inin, yani 33 bin 500’ünün elden geçirilmesi gerektiği gerçeğini ortaya çıkarmış. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, 17 Ağustos depreminden bu yana sadece 26 apartmanın, takviye ve güçlendirme için kendilerine başvuruda bulunduğunu söylüyor. İlçede takviyesi biten tek apartman ise Kozyatağı’ndaki Semur Apartmanı.

Tam bir yıl sürdü
8 katlı binada 16 daire bulunuyor. Binalarında hasar olmamış ama, yine de onlar ileride yaşanacak bir depreme karşı tedbirli olmayı düşünmüşler. Bir yıla yakın sürmüş güçlendirme işlemi. 1999’un parasıyla 12 milyar lira ödeme yapmışlar. Eski yönetici Jülide Gürsu, "Artık bu binadan sağ çıkacağımızı biliyoruz, içimiz rahat" diye konuşuyor.

İşte M.Ö. deprem kavramı:
Depremler dünyayı taşıyan 8 file bağlı!
ABD’de yapılan bir araştırmada, milattan önceki çağlarda çeşitli halkların ‘depremin nasıl gerçekleştiğine’ dair görüşleri şöyle sıralanıyor:
• ESKİ YUNAN: Dünya denizin üzerinde, deniz çalkalanınca deprem oluyor.
• MEKSİKA: Kızılderili tanrısı ‘El Diablo’, yeraltından yüzeye kestirme bir yarık yaptı. Ortalığı karıştırmak istediğinde, bu yarıktan dünyayı sallıyor.
• HİNDİSTAN: Dünya 8 dev filin sırtında duruyor. Aralarından biri yorulunca durup başını sallıyor ve deprem oluyor.
• SİBİRYA: Tuli isimli tanrı kızağına bağladığı dünyayı köpeklere çektiriyor. Köpekler durup kaşındıklarında sallanıyoruz.
• PERU: Tanrı ne zaman insanları saymak için dünyaya gelse, adımları deprem yaratıyor.
Milliyet

 

Nisan 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
diğer aylar için tıklayın

Tanju Özelgin 30 Nisan Salı günü  Diyalog bölümümüze konuk olacak...

Tanju Özelgin ve çalışmaları hakkında daha fazla bilgi edinmek için buraya, Diyalog'da buluşmaya katılmak için  buraya tıklayın...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz