reklam

04 Mayıs 2002 Cumartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Kaçakçılar, köylünün evinde kullandığı tarihî eserlere dadandı!

Uşak’ın Ahat köyünde, MÖ 3. yüzyıla ait eserlerin evlerin duvarında kullanıldığı, bazılarının da çöplüğe, ahırlara ve çay kenarlarına atıldığı ortaya çıktı. Yetkililerin duyarsız kaldığı eserler, son bir haftadır kaçakçıların ilgi alanında. Kaçakçılar, gece operasyonlarıyla evlerin duvarlarındaki eserleri bile söküyor.

MÖ 3. yüzyıla ait tarihî eserlerin bulunduğu Uşak’ın Banaz ilçesinin Ahat köyü, kaçakçıların uğrak yeri oldu. Köylülerin bilmeden evlerinin duvarlarında kullandıkları tarihî taş ve mozaikler son bir haftadır, gece yarısı hırsızlar tarafından sökülerek kaçırılıyor. Köylüler, çalınan eserlerden kendilerinin sorumlu tutulduğunu ifade ederek, “Köyümüzdeki bütün evlerde tarihî eserler var. Biz bunları nasıl koruyalım? Yetkililerin, köyümüzdeki tarihî eserleri koruma altına alması gerekiyor.” şeklinde konuşuyor.

‘Böyle sorumsuzluk olmaz’

Tarihî eserleri yerinde görmek ve yöre halkının dertlerini dinlemek amacıyla Ahat köyüne giden Banaz Belediye Başkanı Avni Öztürk, gördüğü manzaranın tüyler ürpertici olduğunu söyledi. Tarihî eserlerin çöplüklerde, hayvan pislikleri içinde, çay kenarlarında ve evlerin duvarlarında bulunduğuna işaret eden Başkan Öztürk, “Ben böyle bir sorumsuzluk örneği görmedim. Yabancı ülkelerin milyarlarca dolar verdiği tarihî eserler, burada bilinçsizce kaderlerine terk edilmiş. Köylülerimiz, tarihî eserleri evlerin temellerinde ve duvarlarında kullanmış. Bazı tarihî taş ve mozaikler, eve uygun olması için kırılarak şekillendirilmiş. Kral süt yollarına ait testiler, köy meydanında kedi köpeklerin evi olmuş. Uşak Müze Müdürlüğü yetkililerini göreve çağırıyorum. Buradaki tarihî eserler toplanarak müzeye konulmalı ya da Ahat köyü SİT alanı ilan edilmelidir.” dedi. Bu tarihî ayıbın ilk olmadığını iddia eden Öztürk, daha önce de yetkililerin sorumsuzluğu yüzünden aynı köyden değeri 20 milyon dolar olan Tykhe heykelinin çalındığını, aradan bir yıl geçtikten sonra heykelin İstanbul’da bulunduğunu hatırlattı. Köylüler ise evlerde kullandıkları taşların tarihî değerinin farkında değil. Köylülerden Ali Aybey (75), “Bunların değerli taş olup olmadığını biz nereden bilelim? Biz böyle taşları, yıllardır evlerimizde yapı malzemesi olarak kullanıyoruz. Geçen günlerde hırsızlar, benim evimin duvarından taşımı söküp götürmüş. Sonradan çok değerli bir taş olduğunu, müze müdürlüğü yetkililerinden öğrendik.” şeklinde konuşuyor. 15 yaşındaki ilköğretim öğrencisi Emine Yüce de hiç tanımadıkları insanların geceleri kazılar yaptığını anlatıyor.

‘Sergileyecek müze yok’

Uşak iline 40 kilometre ve Banaz ilçesine 8 kilometre uzaklıkta bulunan Ahat köyünde yer alan Akmonya (Akmonia) şehri meşhur Kral Yolu üzerinde bulunuyor. Şehrin Frigya, Lidya, Helen, Roma ve Bizans dönemlerinde çok geliştiği belirtiliyor. Bu arada Uşak Kültür Müdürlüğü yetkilileri, buralardaki tarihî eserleri sergileyecek müzenin olmadığını açıkladı. Uşak’ta birçok tarihi eserin yer olmadığı için açıkta bırakıldığının altını çizen yetkililer, “Buralarda hırsızlık olaylarının olduğunu biliyoruz. Bunun önüne geçebilmemiz için Uşak’a acilen büyük bir müze yapılması gerekiyor. Böylece hem buradaki tarihî eserleri sergilemiş oluruz, hem de hırsızlık olaylarının önüne geçmiş oluruz.” görüşünü savundu.
Zaman

 

Mayıs 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Mimarlar Odası Eski Genel Başkanı Oktay Ekinci 7 Mayıs Salı günü  Diyalog bölümümüze konuk olacak...

Oktay Ekinci hakkında daha fazla bilgi edinmek için buraya, Diyalog'a katılmak için  buraya tıklayın...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz