‘Her yere havaalanı’na son
Ekonomik olmayan havaalanı yapımları çıkarılan, yönetmelikle
durduruldu. Yeni yönetmeliğe göre ‘Her ile bir havaalanı’ sloganını
artık siyasi partiler kullanamayacak. Yeni havaalanları, Uluslararası Sivil
Havacılık Teşkilatı’nın koyduğu ilkelere göre yapılacak.
Türkiye, yeni bir düzenlemeyle her önüne gelenin, uygun bulduğu yere
havaalanı yapma sıkıntısından kurtuldu. Dün Resmi Gazete’de yayınlanarak
yürürlüğe giren yönetmeliğe göre ‘her ile bir havaalanı’ sloganını
artık siyasi partiler kullanamayacak. Çünkü, yönetmelik Türkiye’nin
kurucu üyesi bulunduğu Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı’nın
(ICAO) koyduğu ilkelere göre havaalanı yapmayı öngörüyor.
Resmi Gazete’nin 24755 sayılı nüshasında yer alan, Ulaştırma Bakanlığı
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Havaalanı Yapım,
İşletim ve Sertifikalandırma Yönetmeliği (SHY–14A), kamu kurum ve kuruluşları
ile gerçek ve özel tüzel kişilerin havaalanı yapımı, işletimi ve
sertifikalandırılması ile ilgili yeni kurallar ve standartlar getiriyor.
Daha önce hiçbir standarta uygun olmadan yapılan havaalanları sebebiyle
yaklaşık 2 milyar 500 milyon ABD Doları değerindeki maddi kaynak heba oldu.
Ancak, meydanlar kısa süre önce ciddi maliyetleri sebebiyle kapatıldı. Ulaştırma
Bakanı Oktay Vural da yönetmeliğin çıkarılmasına onay vererek, atıl
meydanların değerlendirilmesi için bir model olarak Türkjet Projesi’ni
sektöre tanıttı. Fakat Türkjet Projesi’nde henüz önemli bir mesafe kat
edilmedi.
Son 10 yılda 6 ayrı ulaştırma bakanı döneminde ticari faydası olmayan
ve yolcu trafiğine yönelik fizibilite çalışmaları yapılmadan
Anadolu’nun değişik noktalarına yapılan havaalanlarının bazılarına hiç
yolcu bulunmadı. Bazı meydanlar ise teknik yönden eksik olduğu için uçuş
elverişlilik onayını dahi alamadı. Böylece, Ulaştırma Bakanlığı yeni düzenlemeler
yapmak zorunda kaldı.
Yeni düzenlemeyle, havaalanı yapımcısı, işletmeci ile birlikte, inşa
edilecek havaalanı ve inşaat sonrasında havaalanının işletimiyle ilgili
bilgileri kapsayan, Havaalanı Yapımı Başvuru Formu dolduracak. İstenen
bilgi ve belgeleri eksiksiz olarak hazırlayıp Ulaştırma Bakanlığı’na
sunacak.
Genelkurmay Başkanlığı’nın olumlu mütalaası ve Çevre Bakanlığı’ndan
alınacak “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED)” raporu veya “Çevresel
etkileri önemsizdir” kararı gerekli hallerde diğer bakanlıkların görüşleri
neticesinde hava meydanı yapımına izin verilecek.
Ayrıca tüm kriterleri değerlendirecek bir başkan ve dört üyeden oluşan
‘Havaalanı Yapım Taleplerini İnceleme Komisyonu’ oluşturulacak. Havaalanı
yapım talepleri, Ulaştırma Bakanlığı bünyesindeki komisyon tarafından
incelenip, ulaştırma bakanının onayıyla start alabilecek.
Bu komisyonda Sivil Havacılık genel müdürü veya yardımcısının başkanlığında
Demiryolları, Limanlar, Hava Meydanları İnşaatı genel müdürü veya yardımcısı,
Devlet Hava Meydanları İşletmesi genel müdürü veya yardımcısı,
Genelkurmay Başkanlığı ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı
temsilcileri yer alacak.
Yönetmeliğin getirdiği ve havaalanlarının yapılabilmesi için koyduğu
diğer iki önemli şart ise, ‘Havaalanı Yapım Fizibilite Raporu’ ve
‘Havaalanı İşletme Fizibilite Raporu’. Bu raporların hazırlanması ve
bunların ülke ekonomisine kısa dönemde katkısının belgelenmesi sonrasında
yeni havaalanı yapımına izin verilecek.
Ülke kaynaklarının daha iyi kullanılması için yaklaşık 1996 yılından
bu yana çıkarılması gündemde olan, 7 ve 8. kalkınma planlarında yer alan,
1998 yılında yapılan I. Yüksek Havacılık Şûrası Sonuç Bildirgesi’nde
de havaalanlarının yapımı ve işletimi konusunda bir yönetmeliğin hazırlanması
öngörülmesine rağmen bugüne kadar bir gelişme olmadı. Son olarak Bakan
Vural’ın döneminde yeni yönetmelik hayata geçirildi.
Zaman
|