• Depreme hazırlık çalışması yapan kuruluşlar arasında sonuç odaklı, etkili işbirliği ve koordinasyon yok.
• Kurumların yetersizliği yüzünden etkili sonuçlar alınamıyor. Faaliyetler, hesap verme sorumluluğu ve şeffaflık ilkelerine dayalı yürütülmediği için, kaynaklar verimli tahsis edilememekte, istenilen sonuçlara ulaşılıp ulaşılmadığı değerlendirilmemekte.

İtfaiye yeterli değil

• Deprem sonrası yangın açısından riskli bölgeler ve tesisler belirlenmiş. Ancak kaynak ve planlama yetersizliği nedeniyle çözüm için somut adımlar atılamamış.
• İtfaiyenin mevcut istasyon, araç, gereç ve personel sayısı da risk azaltmaya elverişli düzeyde değil.
• Deprem sonrası yangın riskini azaltmak için İGDAŞ ve Kandilli Rasathanesi ayrı ayrı proje geliştiriyor. Kaynakların iyi kullanımı açısından bu projelerde koordinasyon olmalı.
• İl Acil Yardım Teşkilatı'nı oluşturan hizmet grupları afette uygulanacak planları hazırlamakta. Planlarda sadece grup ve servis başkanlarının görevleri belirlenmiş. Ayrıca hangi ihtiyacın, ne zaman, nasıl ve kim tarafından karşılanacağı belli değil. Planlarda görevli olanların deprem mağduru olabilecekleri düşünülmemiş.

Kaçak yapılar felaket

• Kaçak, projesiz, yasadışı ve plansız yapılaşma, yanlış yer seçimi, ruhsatlı ancak denetimsiz yapılaşma ve bütün bu olumsuzlukları önleyecek yeterli yasal önlemlerin olmaması, depremi felakete dönüştürebilecek.
• İstanbul genelinde yerleşime uygun olmayan alanlar bilinmiyor. Zemin etütleri yapılan ve yerleşime uygun olmadığı tespit edilen bazı yerlerde inşa edilmiş yapılar var. Bunlar hakkında geliştirilmiş bir program ya da proje yok. Oysa İstanbul'da yapı stokunun yarısından fazlası ruhsatsız.
• İstanbul'daki mevcut bina stokunun depreme ne ölçüde dayanacağının bilinmesi, yıkılacak binaların belli bir plan içinde güçlendirilmesi ya da oturanların taşınması gerekmekte.
• Depremde hasar gören kamu binalarının onarım çalışmaları tamamlanamamış. Hasar tespiti konusundaki rakamlar güvenilir olmamakla beraber Afet Yönetim Merkezi tarafından belediyeler, üniversiteler ve diğer kamu binalarının onarımı ve güçlendirilmesi için toplam 146.9 trilyona ihtiyaç olduğu tespit edilmiş. Buna karşılık 5.2.2002 tarihi itibarıyla kurumlara toplam 33.6 trilyon verilmiş.

Güçlendirme çok yetersiz

• Tüm kamu binalarının, özellikle okulların, hastanelerin, köprülerin, viyadüklerin, tünellerin, tarihi ve kültürel değeri olan binaların depreme dayanıklı olup olmadığı tespit edilerek, ihtiyaç gösterenler güçlendirilmeli. Kurumlar güçlendirme çalışmalarını kendi olanaklarıyla yapıyor. 
• Sağlık Bakanlığı 26 devlet hastanesinde, Kültür Bakanlığı da tarihi varlıklar konusunda bu tür çalışmalara başlamışlarsa da kaynak yetersizliğinden işler gerektiği kadar hızla ilerlememekte.