reklam

15 Temmuz 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Yangın ve eğlence kültürü İstanbul’un tarihini bitiriyor

Ortaköy’de son tarihi bina yangını, bölgede eğlence kültürünün bir sonucu olarak yaşanan otopark mafyası iddialarını tekrar gündeme getirdi. Bölgede yaşanan her yangının ardından eğlence merkezlerinin ihmali ve otopark mafyasının olduğu gündeme gelse de tarihi yapıları korumak için köklü hiçbir tedbir alınamıyor.

İstanbul’un en güzel ve rantı en yüksek bölgesi olan Ortaköy’de, birbirinden değerli ahşap binalar birer birer yanarak kül oluyor. Son olarak Gaziosmanpaşa İlköğretim Okulu olarak kullanılan tarihi Naime Sultan Yalısı yangınıyla gündeme gelen Ortaköy, gece hayatı ve eğlence kültürünün merkezi olarak sürekli göz önünde olsa da yasalara uyulmaması, kontrolsüzlük ve tedbirsizlik yüzünden tarihi eserlerini kaybediyor.

Bölgede yaşanan her yangının ardından eğlence merkezlerinin ihmali ve otopark mafyasının olduğu gündeme gelse de tarihi yapıları korumak için köklü hiçbir tedbir alınamıyor. Yangının sebebi henüz belirlenemedi. Ancak Naime Sultan Yalısı 1912’den beri okul olarak kullanılıyordu. Yalının tekrar alev alması ihtimaline karşı pazar günü öğle saatlerine kadar soğutma çalışması yapan itfaiye yetkilileri, bu tip tarihi binaların topluma açık olmaması gerektiği, halka açılması halinde ise mutlaka çok ciddi yangın söndürme teşkilatları ile donatılması gerektiğini söyledi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’nın İstanbul’da uyguladığı 1992 tarihli Yangından Korunma Yönetmeliği’ne göre, tarihi nitelikli bu tip ahşap binaların kesinlikle topluma açık halde kullanılmaması gerekiyor. Naime Sultan Yalısı okul olması sebebiyle kısmen korunarak bugünlere geldi; ancak son yangınla çoğu altın işlemeli Osmanlı ahşap mimarisinin en güzel örneklerini de kaybetti. Yetkililerin verdiği bilgiye göre Ortaköy, Kuruçeşme, Arnavutköy, Yıldız civarında okul, kamu binası, dinlenme ve eğlence mekanı olarak kullanılan ya da yanı başında geç saatlere kadar yüzlerce insanın eğlendiği göz önünde; ama kontrolsüz onlarca tarihi bina bulunuyor. Bölgenin rantının yüksek olması sebebiyle zamanında ruhsat alan bu yapılara ne yerel yönetimler ne de yönetmelikleri uygulamakla görevli itfaiye ve polis teşkilatları beklenen müdahaleyi yapamıyor.

Yalı yangınından önce mayıs ayı sonunda tarihi Ali Paşa Konağı ve 2 metruk ahşap bina yangınıyla gündeme gelen Ortaköy’de, terk edilmiş ve her an yangın tehlikesiyle karşı karşıya 40’a yakın eski bina bulunuyor. Semt sakinlerinin bildiği, Ortaköy’ü için için bitiren; ancak bir türlü çözüm üretilemeyen gerçek ise otopark mafyası. Çünkü bölgede yanan veya yıkılan tarihi binaların tamamına yakını bugüne kadar otopark olarak kullanılmış. Tarihi yalıda çıkan son yangından sonra gözlerin tekrar bu gerçeğe çevrildiğini söyleyen bölgeyi tanıyan üst düzey bir itfaiye yetkilisi, Boğaz kıyısında eğlence yeri veya kamuya ait olması sebebiyle toplu kullanıma açılan yalı gibi tarihi binaların bir an önce envanterinin çıkarılması ve çoğu ahşap bu binaların Yangın Yönetmeliği’ne uygun hale getirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Yangından sonra polisin 24 saat korumaya aldığı ilköğretim okulunun tarihi binasını gören Ortaköylüler ise ahşap işlemeciliğinin en güzel örneklerini barındıran yalıda yaşanacak hırsızlıkların önlenmesi ve tarihi binanın tekrar aynı hüviyete kavuşturulmasını istediklerini söyledi.
Zaman

 

Temmuz 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz