Türkiye’de mimarlık
var midur?
İnşaat
sektörü sahip çıkmadığı için Türk mimarı dik duramıyor. Sadece o mu?
Aydınlarımız nedense mimarlık hakkında iki çift laf etmez. Oysa mimarlık
eleştirel bir ortama giremezse gelişemez. Ama uluslararası yayınlarda adı
geçen genç mimarlarımız, dünya çapında binalara imza atmış ustalarımız
var. Buyrun mimarlık testusuna, Türk mimarlığını tanımaya...
Adnan Menderes’in "favori" Temel fıkrası
şuydu: "Temel ve Cemal bir Amerikalı ile kavgaya tutuşur. Amerikalı
boksör olduğu için ikisini de yere serer. Biri ayağa kalkar gibi olur,
derhal yumruğu yer. Diğeri kalkmaya yeltenir, o da devrilir. Bir ara
birbirleriyle konuşurlar. Cemal "Kak ula, çek biçağuni" der. Temel
cevap verir: "Çekmesine çekeceğum ama dikine duramayrum ki..." Bu fıkra
aynen Türk mimarını tarif etmiyor mu? İnşaat sektörü gerektiği gibi
sahip çıkmadığı için Türk mimarı dikine duramıyor. Son 50 yılın paldır
küldür kentleşme sürecinde nefessiz kalmış ve yumruğunu çizim masasına
bir türlü coşkuyla indirememiş Türk mimarının temel görüntüsü bu değil
mi? Dikine duramayan mimar, belleğine de sahip çıkamıyor sanki. Belleği
giderek yok oluyor, kendine yabancılaşıyor.
Sadece inşaat sektörü mü? Eğer mimarlık pratiği
eleştirel ortama sahip değilse gelişemez. Mimarlık hangimizin gündelik
sohbetinde yer alır? Aydınlarımız sofra etrafında her konuda ahkam keser;
edebiyat, sinema, tiyatro, resim, hemen her konuda ama mimarlık hariç! Mimarlık,
yaşamımızın ve kültürümüzün gündemine oturamamıştır hiç. Aydınımızın
her konuda bilgi edinme sorumluluğu vardır ama nedense mimarlık konusunda hiçbir
sorumluluğu yoktur! Halbuki eleştirilmeyen, gündemde tutulmayan bir pratik
gelişebilir mi? Mimarlık kültürü hepimizi neden doğrudan ilgilendirmez?
Evden ofise, okuldan stada, bahçeden parka... Kim yaptırdı? Kim tasarladı?
Kim izin verdi? Kim denetledi? Kim inşa etti? Kim ruhsat verdi? Kim benimsedi?
Kimin canına tak etti?
Ama Türk mimarlığı her daim vardı... Türk mimarı
vardı... Dün de bugün de var... Hiç duydunuz mu? Uluslararası yayınlarda
eserleri tanıtılan genç mimarlarımız var. Han Tümertekin, Nevzat Sayın,
Ahmet İğdirligil... Son elli yılda dünya kalitesinde bina yapmış onlarca
mimar var... Her dört yılda bir verilen Uluslararası Ağa Han mimarlık ödüllerinde
Türk mimarlarının projeleri muhakkak yer almakta: Turgut Cansever, Ertur
Yener, Sedat Gürel, Can Çinici, Behruz Çinici, Cengiz Bektaş... Mimarlar
odamız yıllarca önce kuruluşunda yer aldığı UIA’nın (mimarlığın
FIFA’sı gibi bir kuruluş) yarın Berlin’de başlayacak olan uluslararası
kongresine dört sergiyle katılıyor. Türk evi, İstanbul, Evsizler, Deprem.
2005’te UIA kongresinin ev sahipliğini TMMOB Mimarlar Odası, İstanbul’da
yapacak. Buyur ola ağız tadıyla Türk mimarlığını ve Türk mimarını
dikine dikine konuşmaya bu kez de...
1 Mimar Koca Sinan’ın sermimar olarak başında olduğu ve
imparatorluktaki bütün kamu yapılarının sağlam, sağlıklı ve güzel yapılmasından
sorumlu mimarlık örgütünün adını kestirebilecek misiniz acep?
a. Hassa Mimarları Ocağı
b. Osmanlı Mühendis ve Mimarları Cemiyeti
c. Hendese-i Mülkiye
d. Mühendishane-i Berr-i Hümayun
2 Hassa Mimarları Ocağı’nın sonu ne olmuştu?
a. 1826’da bağlı olduğu yeniçeri ocaklarıyla birlikte yok edilmişti.
b. Kaldırım Mühendisleri Ocağı tarafından dava edilip kapattırılmıştı.
c. 1923’te Cumhuriyet’in ilanıyla feshedilmişti.
d. Hiçbiri
3 Cumhuriyet devri mimarlık tarihimizde 1930’lu yıllar çok önemlidir.
Hatta her şey otuzlu yıllarda başladı denebilir. Türkiye modernizm ile
otuzlu yıllarda tanışmamış mıdır? 1931’de çıkmaya başlamış olan ve
50 yıl kesintisiz süren mimarlık dergisinin adı nedir?
a. Arkitekt
b. Mimarlık
c. Mimarist
d. Mimar Sinan
4 Arkitekt dergisinin 1931’de Zeki Sayar ve Abidin Mortaş’la birlikte
üçüncü kurucusu olan mimar Abdullah Ziya Kozanoğlu aynı zamanda çok ünlü
bir roman yazarıydı. Aşağıdaki romanlardan hangisi onun değil?
a. Malkoçoğlu
b. Battal Gazi Destanı
c. Türk Korsanları
d. Bozkurtların Ölümü
5 Ankara’nın kapısı Gar binası, dünyanın savaşa hazırlandığı yıllarda
geleneksel ve çağdaş öğeleri bağdaştırma denemesi olarak hangi mimarın
1936 tarihli eseri? Her zaman görmeye, bakmaya, dokunmaya değer...
a. Ernst Egli
b. Bruno Taut
c. Clemens Holzmeister
d. Şekip Akalın
6 Atatürk’ün mimarı kimdi? Hariciye Köşkü ve Florya Atatürk Köşkü
onun eserlerinden...
a. Sedad Hakkı Eldem
b. Şekip Akalın
c. Şevki Balmumcu
d. Seyfi Arkan
Yanıtlar: 1) a, 2) a, 3) a, 4) d, 5) d, 6) d
Milliyet - Testus Gugukmugukus / Ahmet Turhan Altıner
|