reklam

18 Eylül 2002 Çarşamba
Ana Sayfa
>
Haberler

Bir çıkış yolu aranıyor

Yollar planlanırken gündemde olmayan ve sonra birbiri ardına açılan yüz binlerce kişi kapasiteli gökdelenler, toplu konutlar, sanayi siteleri ve statlar tam kapasite dolunca İstanbul ne olacak? Altyapısı düşünülmeden yapılan dev projeler zaten sorunlu olan İstanbul trafiğini yakın gelecekte içinden çıkılamaz hale getirecek. Büyük çoğunluğu boş olan on binlerce konut ve çalışma tesisleri tam kapasite çalıştığında, kuyruklar kilometrelerce uzayacak.

İstanbul'da 1980 yılında ilk defa 'imar planı' yapıldı ve kentin gelişimi ile buna bağlı olarak yapılması düşünülen yol ve güzergâhları belirlendi. Ancak 80'li yılların ortasından itibaren imar planında öngörülmeyen şekilde, Maslak'ta gökdelen, İkitelli'de sanayi bölgesi ve toplu konut projeleri gündeme geldi. Planlamacıların 'Altyapı yetersiz' uyarılarına rağmen sanayi bölgeleri, gökdelenler ve toplu konut alanları, 'yol' ve 'toplu taşıma sistemi' düşünülmeden inşa edildi. Bu konut ve işyerleri tamamlanıp hizmete açıldı ama bu bölgelere gidiş gelişi sağlayacak sağlıklı bir ulaşım sistemi hâlâ ortada yok.

İlk kâbus: İkitelli bölgesi
Karayolları 17. Bölge Müdürvekili Cahit Turan'ın verdiği rakamlar, Büyükdere Caddesi üzerindeki gökdelenlerin ve TEM otoyolu İkitelli-Hadımköy güzergâhının İstanbul trafiğinin nasıl korkulu rüyası haline geldiğini gösteriyor:
"TEM otoyolunun üzerinde İkitelli Sanayi Bölgesi ile Hadımköy arasında çok büyük yerleşim ve sanayi bölgeleri var. İkitelli Sanayi Bölgesi'nde 33 bin işyeri, Başakşehir'de 20 bin ve Oyak'ta 10 bin konut, Bahçeşehir'de 45 bin konutluk alan ve Hadımköy'de 400 fabrikalık sanayi bölgesi var. Arada ise 80 bin kişilik Olimpiyat Stadı ve ve 200 bin kişi kapasiteli Olimpiyat Köyü bulunuyor. İkitelli Sanayi Sitesi'nin yüzde 80'i boş. Başak ve Oyak konutlarının yüzde 20'sinin, Esenkent'in ise yüzde 40'ın dolu olduğunu söyleyebiliriz. Bu yerleşim ve ticaret birimleri dolduğu zaman, nasıl bir trafiğe neden olabileceğini düşünebiliyor musunuz?"

100 bin araç daha
Turan, kâbus senaryosuna, sadece 33 binlik İkitelli Sanayi Bölgesi'nin dolduğunda nasıl bir trafik yaratacağını ele alarak devam etti:
"Bunu, dükkân başına en azından günde üç araçlık trafik oluşacak diyerek hesaplamamız lazım: İşyeri sahibi, çalışanları ve müşterileri olarak. Bu 100 bin trafik eder. Bunu hangi yolla taşıyacaksınız. Şu anda bu yapıların kullandığı TEM'in o bölgesinde 200 bin araç trafiğiyle zaten kapasitenin üzerinde trafik var. Buna kısa sürede 100 bin araç ekleneceğini sanıyoruz.

"Büyükdere Caddesi İstanbul'un trafiği en yoğun bölgelerinden biri ve günlük 200 bin araç trafiği var. Gidiş geliş üçer şeritli bu yolda, gece yarısından sonra bile yoğunluk yaşanıyor. Büyükdere Caddesi üzerindeki gökdelenlerin yüzde 70'i boş. Dolduğunda mevcut yoğunluğun en az yarısı kadar trafik eklenecek. Ama yol yok. Burada her gün her saat kuyruk oluşacak. Nasıl çözümlenecek? O bölgede istimlak yoluyla, yeni bir yol yapmak mümkün değil. Üçüncü çevreyolunun, Çağlayan-Seyrantepe arasındaki 4 kilometrelik bağlantı yolu, Büyükdere Caddesi'nin paralel baypas'ı konumunda ve üç çevreyolunu da birbirine irtibatlayacak. O zaman bu trafiğin yarısı oraya kayar, trafik gidilebilir hale gelir.

80 bin kişilik Olimpiyat Stadı'na insanları park süresi dahil altı saatte toplayıp boşaltmanız gerek. Maç bittikten sonra yedi, sekiz saat yola gireceğim diye beklenmez. Bu olimpiyat kompleksinin eksikliğidir. Bu insanları nasıl getireceksiniz? Taraftarların bir bölümünün araçla, bir bölümünün raylı sistemle geleceğini öngörelim. Olimpiyatlar sırasında en yoğun günde Olimpiyat Köyü'nde 200 bin kişi ve en az 25 bin araç olacağı öngörüldü. Bunları taşımak için, bir yöne sekiz şeritli yol lazım. Üç farklı noktadan köye girilip çıkılması gerekiyor. Üçüncü çevre yolundan Olimpiyat kavşağına üçer şerit gidiş-geliş, havalimanından üçer şerit gidiş-geliş, yan yollardan iki çarpı iki ve toplamda gidiş ve geliş sekiz şerit kapasiteye ulaşılacak."

'Sadece karayoluyla olmaz'
Turan, bu trafik keşmekeşine çözüm konusunda da şöyle konuştu:
"Biz TEM otoyolunu yaptıktan sonra bu birimler oluştu. Planlarda bu yerleşim ve sanayi birimleri yoktu. Yol ihtiyacı ürkütücü boyutta. Sadece karayoluyla bu sorunu çözmek olur mu? Projelerimiz, karayolu ulaşımı talebini hallediyor ama oralardaki günlük iş ve insan talebinin tamamını halleder demek mümkün değil. Bir metro hattının bu bölgeleri ayrıca kat etmesi gerekiyor. Bir yol yapılması, bir de metroyla entegrasyonu lazım. Biz ana arterleri yapıyoruz, bu merkezlere bağlantıyı sağlayacak kavşakları da inşa ettik. Ama belediyelerin ayrıca mahalli yolları yapması lazım."
Radikal

 

Eylül 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01
02 03 04 05 06 07 08
09 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30
diğer aylar için tıklayın

Aziz & Derin Sarıyer 
01 Ekim 2002
günü  Diyalog bölümümüze konuk olacak.

Aziz & Derin Sarıyer hakkında daha fazla bilgi edinmek için  tıklayın
Selim Velioğlu ile görüşlerinizi paylaşmak, sorularınızı yöneltmek için 
tıklayın.


Vitra - Artema'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz