SİT alanına inşa
edilen Deprem Müzesi iki yıldır açılamıyor
Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenleri, depremde yaşananları
anlatmak ve hatırlatmak amacıyla yaptırılan Deprem Müzesi, inşa edilen
yerin SİT alanı olması sebebiyle 2 yıldır ziyarete açılamıyor.
Depremde yıkılan eski orduevinin yerine ‘Fay Kırığı’ teması kullanılarak
göçük şeklinde Deprem Müzesi inşa edildi. Ancak, 500 milyar liraya mal
olan müzenin yapıldığı yer, Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından daha önceden
SİT alanı ilan edilmişti.
Sakarya Valisi M. Cahit Kıraç, müzeyi Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın
yaptırdığını belirterek “Müzenin yapıldığı yer SİT alanı olarak görülüyor.
Deprem Müzesi’nin Kültür Bakanlığı’na devri söz konusu. Bu konu ile
ilgili yazışmalar devam ediyor.” dedi. Hukuki meseleleri olan müzeyi Kültür
Bakanlığı’nın devralmak istemediği öğrenildi. 2–3 aydır bu konudaki
yazışmaların yoğunlaşmasına rağmen herhangi bir netice alınmaması,
bakanlığın isteksiz olduğunun bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Kültür
Bakanlığı’na bağlı Kültür Müdürlüğü yetkilileri olayla ilgili
sadece ‘yazışmaların sürdüğü’ bilgisini verdi.
Adapazarı Depremzedeler Derneği (DEP–DER) Başkanı Yıldız Önem, karşı
karşıya olunan durumu ‘hiçbir işin planlı ve programlı yapılmadığının
göstergesi’ olarak nitelendirdi. Önceden hesaplanmayan, ince düşünülmeyen
bir işin sonucunda bu tür sıkıntıların yaşanmasının utanç verici olduğunu
ifade eden Önem, “Deprem Müzesi’ni koruma altına alınmış yer üzerine
inşa et. Bu olacak iş değil. Müzeye harcanan 500 milyar lira ile 30 kalıcı
konut yapılırdı. 30 aile evlerine bir an önce kavuşurdu. Ne gerek vardı
hukuki sorunu olan kent merkezine deprem müzesi yapmaya? Şu anda bile kentin
her yeri bir deprem müzesi.” dedi.
İlginç mimari tarzıyla dikkatleri çeken müzenin Türkiye’de başka bir
örneği bulunmuyor. Göçük şeklini andıran yapı, yıkık duvarları, eğik
kolonları ve kırık kirişler temasıyla depremin sonuçlarını yansıtıyor.
Ayrıca müzenin girişinden itibaren binanın her noktasında depremin acı
sonuçlarının etkileri göze çarpıyor. Müzenin bir bölümü ise
makinelerle yapay sarsıntı oluşturulacak şekilde dizayn edilerek depremin
etkisi plastik eşyalarla izlenebiliyor.
Kapısında bekçi bile bulunmayan müzenin bahçe giriş bölümüne çamaşır
ipi çekilmekle yetinilmiş. Ayrıca giriş kapısına asılmış ‘kapalı’
yazısı dikkat çekiyor.
Zaman
|