Bakû-Ceyhan hattı
risk altında
Uluslararası ve ulusal yerbilimciler, deprembilimciler ve yer fizikçileri,
Erzurum'da bir araya gelerek, Doğu Anadolu'nun yerkabuğunun yapısı ve
depremselliği üzerine yapılan son araştırma sonuçlarını tartışmaya başladılar.
Toplantıda, Doğu Anadolu'nun Ege ve Marmara kadar deprem tehdidi altında olduğu,
Bakû-Ceyhan boru hattının geçeceği bütün bölgelerin depremselliğinin
mutlaka araştırılması gerektiği vurgulandı.
Doğu Anadolu çeşitli fayların ve tabakaların kesişme ve birbiri üzerine
bindirme bölgesi olması ve büyük depremlere kaynaklık etmesinin yanı sıra,
Bakû-Ceyhan boru hattına ev sahipliği yapacağı için de ayrıca önem
kazandı.
ABD'nin önde gelen üniversitelerinden Cornell Üniversitesi Yerbilimleri Bölümü
ile Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Sismoloji Bölümü, Doğu
Anadolu Bölgesi'nin yerkabuğu yapısını araştırdılar ve yepyeni bulgulara
ulaştılar.
Cornell'den Suriye asıllı şöhretli jeofizikçi Profesör Muawia Barazangi
ile Kandilli'den Profesör Niyazi Türkelli ve ekipleri, Doğu ve Güneydoğu
ile Doğu Karadeniz bölgelerine yerleştirilen 29 sismik istasyondan
yararlanarak Doğu Anadolu'da yerkabuğunun sanılanın tersine kalın olmadığını
gösterdiler. Bölgenin kabuk kalınlığı 38-46 km arasında değişiyor.
Ortalama yüksekliğin 2 km'yi bulduğu bölgede, bu kadar ince bir kabuk şaşırtıcı
bulundu. Bilim adamları, Doğu Anadolu'nun altında yer mantosunun normalden
daha sıcak olması gerektiğine işaret ettiler. Nemrut, Süphan, Tendürek ve
Ağrı gibi, Türkiye'nin en genç yanardağlarının (Nemrut'un son patlaması
1443'te oldu) bu bölgede bulunması da, bu görüşü kuvvetlendiriyor. Niyazi
Türkelli ve arkadaşları, Doğu Anadolu'da yerkabuğunun çok genç olduğunu,
80 ile 45 milyon yıl arasında bulunduğunu açıkladılar.
Bu durum Türkiye'nin diğer bölgeleriyle büyük bir tezat oluşturuyor.
Türkiye'nin jeolojik yapısı aslında beş bloktan oluşmakta: Karadeniz Dağları,
Batı Anadolu ve Toroslar, Ankara-Sıvas-Niğde üçgeninde kalan ve Kırşehir
Masifi diye bilinen bölge, Güneydoğu Anadolu'da Arap yarımadasının uzantısı
ile Ankara ile Biga arasında uzanan nispeten dar bir şerit.
Doğu Anadolu dışında bütün diğer bölgeler çok yaşlı. Örneğin,
Batı Anadolu ile Kırşehir Masifi'nin temelinde 2 milyar yıllık kayaçlar
var. Karadeniz silsileleri ile Güneydoğu Anadolu'nun temeli nispeten daha genç:
Yaklaşık 600 milyon yıllık. Ankara ile Biga arasında kalan ve Sakarya kıtası
denilen parçanın temelinde bilinen en yaşlı kayaçlar 300 milyon yıldan yaşlı.
Buna mukabil Doğu Anadolu'nun temelini oluşturan kayaçlar yaklaşık 80
milyon yıldan günümüze çökelmiş kum ve kiltaşlarından oluşuyor.
Barazangi ve Türkelli ekibinin bulguları, bu bölgede normal olarak kıtaların
altında görülen soğuk yer mantosunun, yani taşküre tabakasının olmadığına
işaret ediyor.
Barazangi-Türkelli ekibinin çalışmaları, ayrıca Doğu Andolu'nun altında
bazı yerlerde deprem dalgalarının yavaş gittiğini de gösterdi.
Bu da yer mantosunda yüksek sıcaklığa işaret ediyor. Bilimciler bu son
çalışmalar sayesinde, Doğu Anadolu'nun depremselliği konusunda çok daha
ayrıntılı bilgi edinmenin mümkün olacağını, buradaki genç tektonik
hareketleri daha detaylı olarak inceleyebileceklerini belirttiler.
Toplantının ilk günü yapılan konuşmalarda, Doğu Anadolu'nun en az ege
ve Marmara bölgeleri kadar büyük deprem riski altında olduğuna işaret
edildi ve yapılacak inşaatlarda ve mühendislik projelerinde bu durumun
dikkate alınması gerektiği vurgulandı.
Prof. Barazangi, Bakû-Ceyhan boru hattı çalışmaları sürdürülürken,
bölgedeki deprem riskinin göz önüne alınması gerektiğini söyledi. Boru
hattının geçeceği yerlerde jeofizik çalışmaların mutlaka yapılması
gerektiğini, bu yönde harcanacak paranın kötü felaketleri önleyeceğini sözlerine
ekledi.
İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör, toplantının "Marmara'da başımıza
gelen olayın, Bakû-Ceyan boru hattında meydana gelmesini önleyecek özellikte
olduğunu" belirt ti.
Cumhuriyet
|