reklam

01 Şubat 2003 Cumartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Türkiye, Irak’taki eserler için ‘halkalı koruma’ istedi

Irak'taki tarihî eserlerin muhtemel savaşta zarar görmemesi için Kültür Bakanlığı düğmeye bastı. Eserler havadan ve karadan görülebilecek bir halka ile bombalardan korunacak.

ABD'nin Irak askerî müdahale hazırlıklarını sürdürdüğü bir dönemde Türkiye, savaşın başta insanlar olmak üzere tarihî ve kültürel doku üzerinde büyük tahribata yol açacağı tezini yüksek sesle dile getiriyor. Bu çerçevede Kültür Bakanlığı, Irak'taki 74 Türk eserinin korunması için Dışişleri Bakanlığı'na müracaat etti. Bakanlığın girişimleri sonuç verirse, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi doğrultusunda Osmanlı ve Selçuklu döneminden kalma eserlere havadan ve karadan görülebilecek bir halka takılacak.

Bu durumun benzer bir örneği İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşandı. Amerika, bütün Alman şehirlerini bombalarken, Avrupa'nın kültürel mirasını barındırdığı için Heidelberg'e tek bir bomba atmadı. Tarihî eserlerin zarar görmesi tüm dünyada tepkiyle karşılanıyor. 11 yıl önceki Bosna savaşında Sırpların Mostar Köprüsü'nün yanı sıra yüzlerce mimarî eseri bombalayarak tahrip etmesi dünya kamuoyunca tepki ile karşılanmıştı. Yine Afganistan'da Taliban yönetiminin Buda heykellerini yıkması da uluslararası sivil toplum örgütlerini ayağa kaldırmıştı.
Türkiye'nin söz konusu girişimi de bu çerçevede imzalanan Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) sözleşmesine dayanıyor. 1954'te 140 ülke tarafından imzalanan sözleşmede, 'Silahlı bir çatışma halinde kültür mallarının korunması' maddesi yer alıyor. Sözleşmeye 1965 yılında Türkiye de imza atmıştı.

Irak'taki eserlerin savaştan zarar görmesi ihtimaline karşı konunun hassasiyetinin bilincinde olduklarını belirten Kültür Bakanı Hüseyin Çelik, Dışişleri Bakanlığı'na 'eserlerin korunması için gerekli çalışmaların yapılması' konusunda müracaatta bulundukları bilgisini verdi. Bakan Çelik, Irak'ta bulunan eserlerin yer tespiti ile ne türde bir koruma gerektirdiği yönündeki çalışmayı da hızlı bir şekilde yaptıklarını vurguladı. Çelik, Dışişleri'nden binaların görünen yerlerine 'boyutuna uygun olarak havadan ve karadan görülebilecek şekilde koruma işareti' konulmasını istediklerini dile getirdi.

Amerika'nın İkinci Dünya Savaşı sırasında bütün Alman şehirlerini bombalarken, Avrupa'nın kültürel mirasını barındırdığı için Heidelberg'e tek bir bomba bile atmadığı bilinen bilgiler arasında yer alıyor. Bu hassasiyetin hangi kültüre ait olursa olsun korunması gerektiğini savunan Türkiye'deki sanat tarihçileri, daha önce Afganistan'da Buda heykellerinin yok edilmesinin tüm dünyada yankı bulmasını da hatırlatarak, aynı durumun şu an Irak'taki Türk eserleri için de söz konusu olduğunu ifade ediyor.

Tarihçiler, Mimar Sinan'ın kalfası tarafından yaptırılan ve Sırplar tarafından 'hilalin suya gömülüşü' düşüncesiyle yıkılan Mostar Köprüsü'nü de örnek göstererek, Batılıların, Buda heykellerine gösterdiği tepkiyi Mostar'a göstermemesini eleştiriyor. Irak'ın Savunma Bakanlığı olarak kullandığı binanın Osmanlı'ya ait bir eser olması, yine Türkler tarafından inşa edilen Bağdat Kalesi'nin Iraklılar tarafından kışla olarak kullanılması, eserlerin, büyük oranda zarar göreceği düşüncesini pekiştiriyor.

Doç. Dr. Abdüsselam Uluçam'ın yaptığı 'Irak'taki Kültür Varlığı' konulu araştırmada, Bağdat'ta, Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle yaptırılmış Saray Camii, Küçük Hasan Paşa tarafından yaptırılmış Vezir Camii, Haseki Mehmet Paşa tarafından yapımına başlanan ve Vezir Uzun İbrahim Paşa tarafından tamamlanan Haseki Camii gibi toplam 24 cami, Mimar Sinan tarafından 1534 yılında yapılan Abdülkadir Geylani Külliyesi gibi toplam 37 eser bulunuyor. Yine Bağdat'ta Karakoyunlular tarafından yaptırılan ancak şu anda büyük bölümü kışla olarak kullanılan Bağdat Sarayı bulunuyor. Irak'ta Bağdat ve Musul kadar tehlikeli olmayan bölgeler de dahil olmak üzere toplam 74 tarihi eser bulunuyor.

Bu arada Bamiyan'daki Buda heykellerini bombalayan Taliban durumuna düşmemek için ABD Başkanı'nın şimdilerde Irak'taki tarihi yerlerin haritasını çıkarttığı belirtiliyor. 40 kadar bilim adamı ve arkeolog, Mezopotamya bölgesinde bulunan kültürel mirasın yerlerini tespit etmeye çalışıyor. Amaç ise Sümerlerden başlayıp sırasıyla Yahudi, Hıristiyan ve İslam medeniyetlerinin merkezi haline gelen bölgedeki tarihi eserlerin zarar görmesini önlemek. Arkeologların tahminine göre, Irak'ta çoğu henüz araştırılmamış yaklaşık 10 bin tarihi yer bulunuyor.
Zaman

 

Ocak 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Platform

"Güncel Basın ve Mimarlık"  tartışılıyor.

Forum'da başlayan tartışmaya şimdi katılmak için tıklayın.  Tartışma 06 Şubat'ta İTÜ Mimarlık Fakültesi 109 No'lu Salon' da davetli konuşmacılar ile son bulacak.

Yönetici: Korhan Gümüş
Konuşmacılar:
Serhan Ada, Behiç Ak,  İhsan Bilgin
Tan Oral

Lamp 83' ün katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz